Yaş sebze ve meyve ihracatı 10 milyar dolara ulaşacak

Antalya Yaş Sebze Meyve İhracatçıları Birliği Yönetim Kurulu Başkanı Mustafa Satıcı, "Üreticilerimiz dünya standartlarının üzerine çıktı. 2023 yılına kadar ihracatımızı 10 milyar dolara çıkaracağız" diyor.
Daha 10 yıl öncesinde birçok ürünü ithal etmek zorunda kalan Türkiye, yaş sebze ve meyve ihracatında dünya sıralamasında öncüler arasına katıldı. Antalya Yaş Sebze Meyve İhracatçıları Birliği Yönetim Kurulu Başkanı Mustafa Satıcı, Türkiye'nin yaş meyve sebze ihracatının son 10 yıllık dönemde 3 kattan fazla artarak 2010 yılında miktar bazında 2 milyon 902 bin ton, değer bazında ise 2 milyar 174 milyon dolar seviyesine ulaştığını belirtiyor. Yaş meyve sebze ithalatının ise ihracatla kıyaslanamayacak kadar düşük seviyede olduğunu kaydeden Satıcı, "45 milyon tonluk yaş meyve sebze üretimimizle Avrupa birincisiyiz. Kiraz, kayısı, incir, üzüm ve domates gibi birçok üründe dünyada adımızdan sıkça söz ettiriyoruz. Yaş meyve sebze sektörü diğer sektörlere kıyasla sağladığı ciddi istihdamın yanı sıra tamamen yerli üretimle gerçekleştirdiği net ihracatçı yapısıyla stratejik bir önem taşıyor" diyor. Yaş meyve sebze ihracatında gıda güvenliği konusunda ciddi mesafeler kat edildiğini dile getiren Satıcı, gıda güveliğine gösterilen hassasiyetin devam etmesi halinde sektörün ihracat açısından barındırdığı potansiyelin de açığa çıkmasıyla 2023 yılında ihracatın 10 milyar dolar seviyesine çıkacağını tahmin ettiklerini söylüyor. Antalya Yaş Sebze Meyve İhracatçıları Birliği Yönetim Kurulu Başkanı Mustafa Satıcı Capital'in sorularını yanıtladı:

Antalya'nın ihracat yapısından bahsedebilir misiniz? Rakamsal verileri bizimle paylaşabilir misiniz?
- Antalya'ya artık sadece bir şehir olarak değil bölge olarak bakmak lazım. Hem ihracatçı birlikleri statüsü hem yasal düzenlemeyle artık bölge birliği olduk. Bölge ihracatının yarısını yaş sebze meyve, gerisini demir, çelik, mermer ve kesme çiçek oluşturuyor. Tek birlik haline geldik. Yaş sebze, tekstil, kesme çiçekle birlikte 3 milyar dolarlık hedefimiz var. 2012 hedefimiz ise 2 milyar dolar civarında. Yaş sebze meyve ihracatının bir başka boyutu da aslında otellerde satılan ürünler. Biz bunun da ihracat olduğunu sürekli anlatıyoruz. Orada da ciddi bir ihracat söz konusu.

Antalya ekonomisi hakkındaki değerlendirmelerinizi bizimle paylaşır mısınız?
- Sektörümüz stratejik bir öneme sahip. Dünya krizinin yaşandığı 2007'de bile ihracatımızı artırdık. Tarım sektörüne Avrupa Birliği çok ciddi destek veriyor. Arsa tahsisi, istihdam desteği gibi destekler var. Bizdeyse bir arazi kiralamak istediğinizde bürokrasiyle boğuluyorsunuz. Zaten kiralar çok yüksek. Devlet kendisi üretirken zarar ediyor. Devlete ait boş bir araziyi talep ettiğinizde önünüze çıkan engel çok fazla. Bizim büyük arazilere ihtiyacımız var. Devlet bunun için arazi toplulaştırması yapacak fakat benim bu konuda büyük bir beklentim yok. Toprakları birleştiremiyorsak akılları birleştirelim. Üretici yasası çıktı ama uygulanır hale gelmedi. 10 üreticinin 1 dönüm serası var. Devlet kredisi ile 10 dönümlük bir sera yaparsanız devletin destek olması lazım. Ancak bunların çok basit usulde yapılması gerekiyor. Bankaya klasörle gidip kredi almak üretici için büyük sorun. Üretimde teknolojiyi kullanmak ise zaman alıyor. Biz Antalya'da tarım alanında en yüksek teknolojiyi kullanıyoruz. Artık zaman ortak akıl zamanı. Devlet desteğini de arkamıza alırsak ihracatta dünyanın en büyük ili olabiliriz.~

Yaş sebze meyve ihracatında geçtiğimiz yıllarda Türkiye ürünleriyle ilgili çıkan negatif haberler artık medyada yer almıyor. Bunun sorunların çözüldüğü anlamını taşıdığını söyleyebilir miyiz?
- Türkiye'de siyaset ve spor çok önemli konular. Haliyle sebze ve meyve spor adamlarıyla anılmaya başlayınca iş daha da manşet oluyor. Yaşadığımız sıkıntıların başında hızlı büyümemiz yer alıyor. En önemlisi, bizim bu alanda hızlı büyümemizden rahatsız olan ülkeler var. Son 10 yılda yaşadığımız sorunlara rağmen ihracat bazında 10 kat büyüdük. Kiraz ve domates üreticisi ve ihracatçısıyız. Kayısıda neredeyse tekel konumundayız. 43 milyon tonla en çok meyve sebze üreten ülkeyiz. Bizi 36 milyon tonla İspanya takip ediyor. Fakat biz üretimimizin sadece 2,7 milyon tonunu ihraç ediyoruz. Bizim 4 kat daha büyüme hedefimiz var. Pazar talepleri ve iklim koşullarından bakınca bu hedefe çok kolay ulaşabileceğimizi söyleyebilirim. 3 milyon tona yaklaşan yaş meyve sebze ihracatımızla rakip ülkeleri iyice rahatsız etmeye başladık. Artık çok daha titiz davranmamız gerekiyor. Hatasız olmamız gerekiyor. İhracat sürecinde payı olan her birim birbirini desteklemeli. Birbirimize güvenmemiz lazım. Üreticimiz de bu süreçte üstüne düşen hassasiyeti göstermeli. İhracatımız sürekli artıyor ama buna paralel sorunlarımız da büyüyor. Rekabet zorlaşıyor. Gümrük kapılarında bürokratik sorunlarla uğraşıyoruz. İhracatçı olarak bizler analizlerden kaçmıyoruz ama ihracatı geciktiren, aksatan uygulamalar
ihracatın gelişimini engelliyor.

Antalya Yas Sebze Meyve ihracatçıları Bşk. Mustafa Satıcı
"DÜNYANIN İLK PAKETLEME OSB'SİNİ KURUYORUZ"
OSB'Yİ TOKİ İNŞA EDECEK
Bölgemizde seracılık faaliyetleri arttıkça paketleme alanında yaşadığımız sorunları gördük. Büyük bir paketleme alanına ihtiyacımız vardı. Bölgemizde arazinin çok değerli olması ve çok fazla tarımsal arazi olması paketleme altyapısının oluşmasını engelledi. Kumluca Ticaret ve Sanayi Odası ve Antalya Ticaret ve Sanayi Odası'nın ortaklığı ile dünyanın ilk paketleme organize sanayi bölgesi için adım attık.TOKİ ile görüşmelerimiz de devam ediyor. İnşaat için TOKİ'yi seçtik çünkü çok daha hızlı yol alıyor.TOKİ'nin bu inşaatı yapması halinde ihracatın 2'ye katlanacağını tahmin ediyoruz. OSB alanı 22 hektar. 30 paketleme tesisi olacak. Sektörün içinde olan şirketlere öncelik vereceğiz. Bu şirketleri davet edeceğiz. Bütün amacımız paketleme evlerinin oluşmasını sağlamak.Alıcı ülkeler artık bazı standartları bekliyor. Biz buna hazırlanıyoruz. OSB'deki yerlerin fiyatları ise makul olacak. TOKİ ile yapacağımız anlaşmada ortaya çıkacak olan maliyetlere göre fiyat belirleyeceğiz.