İnsanlar

Mexx Avrupa'ya Türkiye'den Yönetici  
 
Geçtiğimiz ay yurt dışına çok önemli iki “transfer” gerçekleşti. Bunlardan biri tekstil sektöründe. Türkiye, tekstil sektöründe önemli bir ülkedir. Ancak, profesyonelleşme düşük olduğu için bu sektörde sivrilen yönetici sayısı az, yurt dışına transfer ise pek yoktur.  
 
Uzun yıllardır hazır giyim sektöründe çalışan Nur Koca bu konuda bir ilki gerçekleştirdi.  Nur Koca, uluslararası giyim markası Mexx’in Güney Avrupa ve Ortadoğu ürün direktörü oldu.  
 
Koca ile bundan sonra görevini yürüteceği Paris’ten, ilk iş günlerinde görüştüm. Öncelikle evli bir çocuğu olan Nur Koca, ailesiyle birlikte Paris’e yerleşmiş. Yani eşi Nur Hanım için kendi düzenini bırakmış. Bu cesaretlerinden dolayı ailece tebrik ediyorum.  
 
Nur Koca, uzun yıllar Beymen’de çalışmış hazır giyimde çok tecrübeli bir yönetici. Daha sonra Mexx’in Türkiye distribütörlüğünü yapan Demsa’ya geçmiş. Henüz altıncı ayında ise Mexx’ten bu teklif gelmiş. Nur Koca, özellikle tedarik ve koleksiyonların oluşturulması konusunda ortaya koyduğu fikirlerin onları etkilediğini söylüyor. “Bunları bizde yapacak adam yok, gel bizim içimizde bunları yönet” teklifi üzerine transferin gerçekleştiğini söylüyor. Şimdiki amacı ise sorumlu olduğu bölgelerde, Mexx’in büyümesini hızlandırmak. Kültürlere uygun koleksiyonların oluşmasını sağlayarak markaya ivme kazandırmak.  
 
Faik Somer, Başkan Yardımcısı Oldu  
 
Geçtiğimiz ay bir transfer de ilaç sektöründen gerçekleşti. Merck Sharp & Dohme Türkiye Genel Müdürü Faik Somer, Orta ve Doğu Avrupa’dan sorumlu başkan yardımcısı oldu. İlaç sektöründe daha önce Türk yönetici transferleri gerçekleşmişti. Ancak, dünya devi bir ilaç şirketinin başkan yardımcılığı pozisyonuna ilk defa bir Türk yönetici geldi. Faik Somer’i tatilde yakaladım. Telefonda sohbet etme imkanım oldu.  
 
Somer, sorumlu olduğu bölgede 18 ülkenin kendisine bağlı olacağını belirtiyor. Bu ülkeler Baltık ülkelerinden Çek Cumhuriyeti’ne ve Türk cumhuriyetlerine kadar geniş bir coğrafyaya yayılıyor. Bu ülkelerdeki toplam ciro 600 milyon doları aşıyor. Çalışan kişi sayısı ise 2 bin civarında.  
 
Kendisini bu noktaya taşıyan etkenleri sordum. Somer, 1993 yılında Türkiye’de göreve geldiğinde 10 milyon dolar ciro yapan şirketin şu anda 120 milyon dolara ulaştığını ve ilk 5 içinde yer aldığını söylüyor. Faik Somer, “Uluslararası Yeni Geliştirilen İlaçlar Komitesi”nde yaptığı çalışmaların da dikkati çektiğini belirtiyor. Tabii çok önemli bir nokta daha var. Faik Somer’in sorumluluk alanına giren bölgeler ilaç sektörü için  “en hızlı büyüyen pazarlar” olarak gösteriliyor. Somer, böyle bir bölgede grubun onun tecrübelerinden yararlanmak istediğini söylüyor.  
 
Tuna'yı "Ev"e Bu Kadın Soktu!  
 
“Tuna Çelik” adı, iş hayatındakilerin kolay hatırlayacağı bir marka. Yıllarca, ofislerde Tuna Çelik’in ürettiği çelik dolaplar, masalar kullanıldı. Tabii şimdi şirket Tunaofis markasıyla ve modern bir anlayışla hazırladığı “ofis mobilyalarında” Türkiye’de önde gelen bir şirket. Bu alanda da en büyük üretim tesislerinden birine sahip. Silivri’deki tesisin büyüklüğü 15 bin metrekare alana yayılıyor.  
 
Tuna bir aile şirketi, baba Turan Tuna tarafından kurulmuş. İşte bu köklü şirket son dönemde ev mobilyalı konusuna da iddialı bir giriş yaptı. Tunaofis’in bu alandaki tecrübesini ev mobilyasına yansıtması gerektiğine inanan çocuklardan Ayşe Tuna Gülsoy, bu amaçla Tunaev konseptini yaratarak, Tuna bünyesinde yeni bir şirket kurmuş.  
 
Geçtiğimiz günlerde Gülsoy ile sohbet etme imkanım oldu. Ev mobilyalarındaki yenilikçi yaklaşımı ilgimi çekti. Örneğin, mağazada bir mobilya takımı gördünüz ve çevresinde aksesuarlarıyla bir bütün oluşturuyor. Aksesuarları dahil olmak üzere ister hepsini ya da isterseniz tek tek alabiliyorsunuz. Büyümede de iddialı. “Bu alandaki kapasitemizi adım adım yükselteceğiz” diyor. Yüksek adetlerde ancak butik tarzı bir üretimi hedefliyor. Ancak, fiyat aralığını da daha düşük tutmayı amaçlıyor. Bu anlayışlarıyla fark yaratacaklarını ve “ofis”teki başarılarını “ev”e de taşıyacaklarını belirtiyor. Ayşe Tuna Gülsoy’un sektöre renk katacağını tahmin ediyorum.  
 
Ekinciler Çıkışa Hazırlanıyor  
 
Bildiğiniz gibi, Ekinciler Holding bir süre önce yaşadığımız ekonomik krizden önemli ölçüde etkilendi. Bu nedenle bir küçülme politikasına giren şirket, İskenderun’daki Ekinciler Demir Çelik fabrikasının da faaliyetini durdurmuşlardı. Ekinciler Yatırım ve Ekin İnşaat şirketleri ise faaliyetlerine devam ediyordu.  
 
Son dönemde ise grupta hızlı bir çalışma var. Namık Ekinci başta olmak üzere aile fertleri gruba tekrar çıkış ivmesi vermek üzere çalışıyorlar. Namık Ekinci’nin özellikle İskenderun’daki fabrikayı faaliyete geçirmek için yoğun bir çaba içinde olduğunu duydum. Bu önemli tesis büyük bir olasılıkla kısa süre sonra faaliyete geçecek. Bu tesislerin devreye girmesi ise grubun tekrar çıkışa geçmesine yardımcı olacak.    
 
Hyundai Assan'a Yeni Genel Müdür  
 
Otomotiv sanayinin son dönemin yıldızı parlayan şirketlerinden Hyundai Assan’ın genel müdürlüğüne M. Kurthan Tarakçıoğlu getirildi. Tarakçıoğlu bu görevi Selim Arseven’den devraldı. İş hayatına 1988 yılında Sabancı Grubu’nda başlayan Tarakçıoğlu, 1991-94 yılları arasında serbest olarak çalışmış ve 1994 yılında satış sonrası bölge müdürü olarak Opel Türkiye’de  görev almıştır. 2001 yılı başında satış müdürlüğü görevine atanarak son 2 yıl boyunca Opel’in Türkiye Satış Operasyonundan sorumlu olmuş.  
 
Tarakçıoğlu’nun bu dönemde şirketin pazar payının yükselmesine ve markanın  pazarındaki başarısına ciddi katkıları olduğu belirtiliyor. Tarakçıoğlu krize rağmen şirketin karlılık oranının yükselmesinde de etkin olmuş. Kurthan Tarakçıoğlu’nun bu başarısı da dikkat çekmiş. Hyundai hem Türkiye’de hem de dünya otomotiv pazarında hayli iddialı. Ben önümüzdeki günlerde bu transfer ile Hyundai’nın etkili stratejilerle Türk pazarında da gündemde olacağını ve önemli oyunculardan biri olacağını tahmin ediyorum.