Kendimi bırakmayı öğrendim

Sefamerve CEO’su Metin Okur ile iş dışıtutkularını, bu tutkuların hayatını nasıl etkilediğini konuştuk…

11.03.2019 15:39:000
Paylaş Tweet Paylaş
Kendimi bırakmayı öğrendim

Nilüfer Gözütok Ünal

[email protected]

Sefamerve Yönetim Kurulu Başkanı Metin Okur, tam bir adrenalin bağımlısı. Yaptığı her işte tutku ve heyecan arıyor. F1 pilotu olarak ehliyeti var. Hatta yarışlara bile katılıyor. Çocuk yaştan itibaren motosiklet kullanıyor. Uzun yıllar rüzgar sörfü yaptıktan sonra son 12 yıldır en büyük tutkusu kitesurf. Neredeyse hayatını kitesurf’e göre organize ediyor. Bu anlamda her fırsatı değerlendiriyor. Bugüne kadar 100’ü aşkın kişiyi etkileyerek bu spora ilgi duymalarını sağladığını da itiraf ediyor. Kitesurf’ün Okur için bu derece büyük bir tutku haline gelmesinin pek çok sebebi var. Kitesurf yaparken yaşadığı heyecan, karşılaştığı zorluklar, bitmeyen öğrenme macerası, tanıştığı insanlar ve önüne çıkan fırsatlar ise onun nedenlerinden birkaçı. Bundan sonra da hayatından kitesurf’ü çıkarmaya pek niyetli olmayan Okur’un en büyük hayallerinden biri ise ünlü girişimci Richard Branson ile kitesurf yapmak. Sefamerve CEO’su Metin Okur ile iş dışı tutkularını, bu tutkuların hayatını nasıl etkilediğini konuştuk… 

Nasıl bir çalışma temponuz var? 

Ben gece 12.00-02.00 arası daha çok aktifim ama sabah ya çok erken ya da 10.00 civarı kalkmayı tercih ediyorum. Hayatımda sadece spor ve iş var. Günde ortalama 10-12 saat çok tempolu çalışıyorum. Mesela dün fuara gittim, 1 gün içinde fuarda 40-45 kart toplamış, 24 toplantı yapmışım. İş hayatında gideceğiniz yeri görüp oraya en kısa zamanda gitmek için hamle yapmak önemli. Mesela bir toplantı yarım saat sürer. Ben 15’inci dakikada o toplantının nereye gideceğini görür ya masadan kalkarım ya sonuçlandırır el sıkışırız. Bu hafta SAP’nin dünya başkanıyla toplantım vardı, altıncı dakikada masada el sıkıştık. 

İş dışında en büyük ilgi alanınız spor… Ne tür sporlar yapıyorsunuz?

Eski voleybolcuyum, rüzgar sörfünde Türkiye beşincisiyim. Motosiklette aile baskısı var kurtulayım derken F1 Formula ehliyeti aldım. Fırsat buldukça master yarışlara gidiyorum. Yarışlar haricinde lastik testi yapmak için Lassa çağırdı, Kuzey Kutbu’na götürdü. Kuzey Kutbu’nda donmuş derenin içinden 4 yüz kilometre yol gittim. 

Kaç yıl voleybol oynadınız? 

Voleybola ortaokulda başladım. Bir gün okul bahçesinde direk kurmaya çalışanlara yardım etmeye kalktım. Sonra öğrendim ki okula yeni gelen beden eğitimi öğretmenleriymiş, bir voleybol takımı kuracaklarmış, beni de kadroya aldılar. Üniversiteye kadar voleybol oynadım. Birlikte voleybol oynadığım Mehmet Yılmaz, Fenerbahçe’de oynadı, milli takımın 10 yıl kaptanlığını yaptı. Benim hayatım hep böyle. Yardım ettiğim her şey hayatımda bir yol açtı. Bu nedenle ben hep farklı hayaller kurarım. Örneğin Richard Branson ile tanışma ve onun adasına gitme hayalim var. O hayalim bir sürü insanla iş yapmama neden oldu. Örneğin İngiltere’de önemli cirolara imza atan Cafer Mahiroğlu ile tanıştım ve iş yaptım. 

Voleybola neden devam etmediniz? 

Üniversitede çalışmak durumundaydım. Varlıklı bir aileden gelmiyorum, ailem taşrada Karamürsel’de yaşayan bir Boşnak ailesi. Çalışmak durumunda kaldım. Çalışınca da voleybolu bıraktım. Gazi Üniversitesi’nde Elektrik Elektronik Mühendisliği’nde okudum. Üniversiteyi bitirince de normal çalıştım. İş hayatım babamın bacağını kırıp 4 yıl yatmasıyla 9 yaşındayken başladı. 

O yaşta ne iş yaptınız? 

Babam demirci. 9 yaşındayken Karamürsel’den kamyon tutup Zeytinburnu’nda Demirciler Sanayi Sitesi’ne mal almaya geliyordum. O günden bugüne çalışıyorum. Voleybolu bıraktıktan sonra farklı spor denemelerim oldu ama tutku duyacağım boyutta değildi. Üniversiteyi bitirmek üzereyken Karamürsel’de denizin ortasında yelkenli bir şey gördük. Bu ne derken kıyı kıyı takip ettik. Bir yerde karaya çıktı, meğer o rüzgar sörfü yapan bir Almancıymış. Biz bunu yapar mıyız, yapamaz mıyız derken bize “Alaçatı diye bir yer var, orada bunu öğrenirsiniz” dedi. Arkadaşımla rüzgar sörfünü aldık otobüse koyduk. Alaçatı’ya gittik. Böylelikle 1994 yılında sörf hayatım başladı. 2005’e kadar rüzgar sörfü yaptım. 

Rüzgar sörfünü öğrenmeniz ne kadar sürdü? 

O zaman zordu, Alaçatı’da kalacak yer yoktu. Bulgarlar karavanla gelmişler sazlıkların içine çadır kuruyorlar ve onlardan bir şey öğrenmeye çalışıyorsunuz. Kayarken biri “Şunu şöyle değil, böyle yap” dediğinde dünyanız değişiyor. Ama rüzgar sörfünü öğrendikten sonra Türkiye beşincisi oldum.

Kitesurf öğrenmeniz nasıl oldu?

Rüzgar sörfü yaparken kitesurf var dediler. Kite öğrenmeye çalıştım. Türkiye’ye kite’ı ilk getiren kişi Hüsnü Baylav. Onun Çeşme’de bir okulu var. 2006 yılında oraya gittim. Ardından bu işin en iyi yeri olan Gökova Akyaka’da kitesurf yapmaya başladım. Kitesurf’ün bana öğrettiği birçok şey oldu. Bir kere rüzgar gibi gerçek olan şeylerle savaşmamayı öğretti. Rüzgar bir ejderha ve seni nasıl çekeceği belli değil. Onunla savaşmayacak ona uyum sağlamaya çalışacaksın. Rüzgarı göremiyor, şiddetini ölçemiyorsun. Bir anda seni beş-on metre havaya atıyor. İlk sabırlı olmayı öğrendim. İlk başladığımda çabuk kayabilecekmişim gibi geldi ama öyle olmadı. Önce uçurtmayı kontrol etmeyi sonra tahtanın üzerine basıp suda kaymayı öğrenmeye çalışırken beyninde başka hiçbir şeye yer kalmıyor. Bir taraftan ayağındaki tahtayı kontrol etmeye, bir taraftan rüzgarı hissetmeye, bir taraftan da doğru pozisyonu ayarlamaya çalışıyorsun. Üçüncüsü ben yaptığım her işte tutku arıyorum. Beni yaptığım işin bir şekilde tatmin etmesi lazım. Kite bunu hissetmeme sebep oldu. Bir şeyin beni heyecanlandırıp heyecanlandırmayacağını daha kolay anlıyorum. Dördüncüsü kite sayesinde kendimi bırakmayı öğrendim. Kite içinde çok fazla unsur barındırıyor. Örneğin kite ile suyun üzerinde saatte 50-60 kilometre hızla gidiyorsunuz. Ben Formula1’de 320 kilometre hızla giderken o kadar tedirgin olmuyorum. Çünkü hızı doğrudan ayaklarınızda hissediyorsunuz. Kite’ı öğrenmek de bitmeyen bir yolculuk gibi. Öğrenmenin her aşaması bir öncekinden daha zor. Bir hareketi öğrenmek bazen aylar alıyor. Dolayısıyla heyecanı da hiç bitmiyor. Kite yaparken bütünüyle ona odaklanıyorsunuz, başka hiçbir şey düşünmüyorsunuz.

Peki riskleri var mı? 

Çok değil. Kıyıda kite yapmaya kalkarsanız tehlikeli tabii. Gidip açıkta yaparsanız bir şey yok. Yaparken biraz korkutuyor. 

Ne sıklıkla ve nerelerde kitesurf yapıyorsunuz? 

Ayda bir kere mutlaka kitesurf’e gidiyorum. Kitesurf için her fırsatı kovalıyorum. Örneğin Fas’ta işim varsa, oraya rüzgarın olduğu günlerde gitmeye çalışıyorum. Malezya’ya Endonezya’ya iş için giderken hemen yakın yerlerde nerelerde kite yapabilirim diye araştırıyorum. Hatta ofis açacaksam kite yapabileceğim yerlere yakın ofislere bakıyorum. 

Kitesurf için size en keyif veren yer neresi?

Gökova… Gökova dünyada bu işin en iyi yapıldığı ilk 3 yerden birisi, dördüncü olmaz. Diğer yerler de İspanya’da Tarifa, Mısır ve Tayland... Güney Amerika’da Brezilya, Meksika tarafında da çok güzel yerler var. Hayalim Richard Branson’ın adası Necker Island’da Branson’la birlikte kitesurf yapmak. 

Tanışmadınız mı?

Henüz tanışmadım ama her şeyi ayarladım. Gitme yöntemini buldum, davet edildim. Şu anda istediğim zaman gidebilecek durumdayım. Richard Branson o adayı sadece kite için satın aldı, yılın 300 günü rüzgar esiyor, sıcaklık da sabit. Oraya havaalanı yaptı. Geçen yıl kasırga geçirdi, şimdi adayı yeniden toparlıyorlar. Hayalim Richard Branson ile kitesurf yapmak. 

Siz de kite için ada almayı ister misiniz? 

Öyle bir hayalim yok, bütün adalar benim. Bir şeyin sahibi olmaktan hoşlanan biri değilim. Bu araba, iş, ev de olsa bakış açım böyle… Sahibi olduğunuz şeyin esiri oluyorsunuz, o da bana göre değil. 

F1ehliyetiniz var… Nerelerde kullanıyorsunuz? 

F1 yarışlarına gidiyorum. Geçen yıl Ferrari’nin yeni aracı çıktı, onun testine gittim. Formula1 benim için tutku değil ama çok keyif aldığım bir şey. 

Ailenizin veya yakın çevrenizin bu tutkularınıza bakış açısı nasıl? 

“Bu deli yine bir şey yapıyor” diyorlar. İş hayatında da her girdiğim işte herkes, “Böyle şey mi olur, bu deli deli işlere giriyor” der. 3 yıl sonra “Ağabey hakikaten o iş öyleymiş” derler. 

Başka bir hayaliniz, şunu da yapayım dediğiniz bir şey var mı? 

Uzaydan dünyaya atlamayı hayal ediyordum. Skydiving yapayım ama uzaydan atlayayım, uzaya kadar çıkayım, atmosferin sınır çizgisinden atlayayım hayalim vardı ama bunu yaptılar. Aslında önemli olan hayal değil, ona giden yolculuk. Benim için tutkular bu işe yarıyor.


DÜNYAYI UNUTACAK ŞEKİLDE UYUMANIZI SAĞLIYOR

“RÜZGAR SÖRFÜ HAMALLIK” 
Bence rüzgar sörfü hamallık. Kitesurf sonrasında rüzgar sörfünü bıraktım. Kite da yorucu, kitesurf sonrasında göz kapaklarınız bile ağrıyor. Bütün vücutta komple bir ağrı oluyor.
“5 GÜNDE 5 KİLO VEREN VAR” Çünkü yaparken rüzgar beni çekecek mi bırakacak mı derken kendinizi öyle kasıyorsunuz ki… Çoğu arkadaşım ilk kite öğrendiğinde 4-5 günde 5 kilo verdi. Ama tüm bunlar tatlı ağrı. Kite, gece yattığınızda dünyayı unutacak şekilde uyumanızı sağlıyor.



BAKIŞ AÇINIZI DEĞİŞTİRİYOR

“GELECEĞİN HESABI”
Kitesurf’den sonra karaya çıktığınızda biri size işle ilgili bir soru sorduğunda bambaşka bir yanıt verebilirsiniz. Çünkü kitesurf yaparken hem anı değerlendirip hem geleceği iyi hesaplamak durumundasınız. Bu da sizin bakış açınızı ciddi şekilde değiştiriyor.
İŞ DÜNYASINDA ROL SAĞLIYOR Criteo kişiselleştirilmiş yeniden hedefleme alanında dünyanın önde gelen şirketlerinden. Google bile yeniden hedeflemede Criteo’nun daha iyi olduğunu iddia ediyor. Şirket 7 yılda bu noktaya gelmiş. Criteo bütün üst düzey çalışanlarını kitesurf eğitimine göndermiş. Dediğim gibi bu spor iş hayatıyla çok bağlantılı ve burada öğrendiğiniz her şey iş hayatında size aktif olarak rol sağlıyor.



İŞİNİ SATIP KITE PEŞİNDE DÜNYAYI GEZDİ

“100 KİŞİYİ ETKİLEDİM” 
Bugüne kadar benden etkilenerek kitesurf’e başlayan kişi sayısı 100. Bir tekstilci arkadaşım yapamayacağını söyledi, ben de “Bir dene” dedim. Bir haftalığına kitesurf yapmaya gitti, fakat geri dönmedi. 50 milyon dolar ciro yapan işini sattı ve 2 yıl boyunca kite peşinde dünyayı gezdi.
“MUTLU HİSSETMEK İÇİN BİR SEBEP” Kite bambaşka bir şey, tutku haline geliyor. 2 tane kite yapan adam bir araya geldiğinde dünya bambaşka oluyor. Eğer kitesurf yapıyorsanız dünyayı gezmeniz, eğlenmeniz ve kendinizi mutlu hissetmeniz mümkün.


Türkiye ve dünya ekonomisine yön veren gelişmeleri yorulmadan takip edebilmek için her yeni güne haber bültenimiz “Sabah Kahvesi” ile başlamak ister misiniz?


İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR

Yorum Yaz