İlk 20'deyiz ilk 10'a gireriz

İzak Koenka, son yıllardaki büyüme performanslarını ve önümüzdeki döneme ilişkin planlarını şöyle anlattı

1.08.2012 00:00:000
Paylaş Tweet Paylaş
İlk 20'deyiz ilk 10'a gireriz
Ulusal Faktoring, sektörün öne çıkmayan, hızlı büyüyen şirketlerinden... 2009’da başlayan çıkışını sürdürüyor. Şirketin genel müdürü İZAK KOENKA, gündemlerinde KOBİ’ler, tahvil ihracı ve birkaç yıl içinde halka açılma olduğunu söylüyor. Hedef ise hızlı büyüme trendini sürdürmek. Koenka, “2012 yurtiçi alacak hedefimiz 310 milyon TL. Şu anda sektörde ilk 20’deyiz. Önümüzdeki 4 yılda ilk 10 içerisinde yer almak istiyoruz” diyor. Ulusal Faktoring son yıllarda sektörün hızlı büyüyen şirketlerinden... 2009 yılında 78 milyon TL faktoring alacağı olan şirket, geçtiğimiz yıl bu rakamı 185 milyon TL’ye ulaştırdı. Birkaç yıl öncesine kadar daha küçük bir yapıdayken 2006 yılında büyüme kararı aldıklarını belirten Ulusal Faktoring Genel Müdürü İzak Koenka, kadro ve departmanların da bu yönde güçlendirildiğini anlatıyor. Özellikle pazarlama ve ekip çalışmasına verilen önemle birlikte büyümenin geldiğinin altını çiziyor. Tabii sadece bu yapılanlar değil, geçtiğimiz Aralık ayında Amerikan sigorta devi AIG nin fon yönetim şirketini satın alan Pinebridge Investments’la yapılan ortaklık da şirkete güç katmış durumda. Koenka, bundan sonra büyümelerinin daha da ivme kazanacağını söylüyor. “Özkaynağımızın gücü ile pazar payımız 2012’de artacak. Bu yıl içinde tahvil ihraç edeceğiz ve birkaç yıl içinde de halka açılmayı planlıyoruz” diyor. Ulusal Faktoring Genel Müdürü İzak Koenka, son yıllardaki büyüme performanslarını ve önümüzdeki döneme ilişkin planlarını şöyle anlattı:

Capital: Ulusal Faktoring’in performansı nasıl gelişti?
- Şirket özellikle son 3-4 yıldır istikrarlı bir büyüme trendinde. 2009’da 200 milyon TL, 2010’da 431 milyon TL, 2011’de 615 milyon TL, 2012’nin 6’ncı ayı itibariyle de 433 milyon TL’lik bir ciroya ulaştık. 2010 yılında 5 milyon TL olan kârlılığımız, 2012’nin ilk 6 ayında ise 6,7 milyon TL’ye ulaştı. Şu anda sektörde ilk 20’deyiz. Önümüzdeki 4 yılda ilk 10 içerisinde yer almak istiyoruz. 2009 yılında faktoring alacağı 78 milyon TL’deyken bugün itibari ile 270 milyon TL’nin üzerinde. 2012 altıncı ayı itibariyle 1.100 adet aktif müşterimiz var. Hedefimiz yıl sonunda 1.500 aktif müşteriye ulaşmak. Bunun için de şubeleşmeye başladık. Geçen yıl Gebze ve Ankara’da 2 temsilcilik açtık. Bu yıl da İkitelli ve Ümraniye şubelerimiz faaliyetine başladı. Şube açarken şubenin katkısını çok yönlü düşünüyoruz. Her ay şube bazında bilanço çıkararak şubelerin performanslarını yakından takip ediyoruz. Bir bölgede şube açmadan bölge potansiyelini ve fizibilitesini değerlendiriyoruz. Sadece kozmetik bir ihtiyaçtan ziyade, kârlılığa olan katma değerini de ölçüyoruz. Bu hedeflerine ulaşabilmesi için şubeleri gerek reklamlarla gerek saha çalışmalarıyla destekliyoruz. Bütçede hedeflerimizi koyarken ciroyu değil, faktoring alacaklarını ve kârlılığı kriter aldık. Ciro kâr olmadığı sürece bir anlam ifade etmiyor sadece performans kriterlerinden bir tanesi. İş modelimizi de bu zihniyetle yaptık.~

Capital: Son dönemde bir yabancı ortaklığa imza attınız. Yabancı ortakla beraber şirkette ne gibi
değişimler olacak?
- Pinebridge Investments aralık ayında Ulusal Faktoring’in yüzde 47’sini satın aldı. Biz mevcut durumumuz ile gidiyor olsaydık, bilançomuzu yüzde 10-20 arası büyütürdük. Bu ancak sektör büyümesi ile paralel olurdu. Biz pazar payımızı artırabilmek için bu ortaklığı yaptık. Önümüzdeki dönemde sermaye yapısı güçlü olan şirketler ön plana çıkacak. Biz bu ortaklıkla öz kaynağımızı iki katına çıkarmış olduk. Aynı zamanda borcumuzun öz kaynağımıza oranı da düşmüş oldu. 2013’te de şube açmaya devam edeceğiz.

Capital: Peki pazar payınız nedir?
- Sektörde pazar payı olarak ilk 20’de yer alıyoruz. 2011 sonunda pazar payımız yüzde 1,2’ydi. 2012’deki pazar payımız yüzde 2’lere gelecek. Önümüzdeki yıl yüzde 3 olmasını hedefliyoruz.

Capital: Bankalardan daha farklı bir rekabet strateji uygulamaya çalışıyorsunuz. Sizin stratejiniz ne? Nasıl rekabet avantajı nasıl elde edeceksiniz?
- Her şeyden önce şunu çok iyi biliyoruz ki en büyük rakibimiz yine biziz. Hem kendimizin kalitatif seviyesini hem bir önceki yılın kantitatif hedeflerini aşmaya çalışıyoruz. Bunun için her yıl sonunda rakamsal hedeflerin kılavuzu olan bütçemizi üst yönetimimizle birlikte oluşturuyor ve yönetim kurulumuzda onaylıyoruz. Daha sonra bunu tüm şirket çalışanları ile paylaşarak herkesi işin içerisine dahil etmeye çalışıyoruz. Ulusal Faktoring olarak biz hem müşterimizi hem alacak kalitesini değerlendiren bir kurumuz. Müşterimizin bilançoda görülmeyen ve ölçülemeyen değerleri bizim için çok önemli. Değişik şapkaları takıp karar verebiliyoruz. Bizde her dönem sektör limiti oldu ama sektör ayırımı hiç olmadı. Çok iyi biliyoruz ki her sektörde gerçekten verimli çalışan başarılı ve iyi yönetilen şirketler var ve biz onları bulup onlarla çalışıyoruz. Müşterilerimizin yüzde 65’ini yıllık cirosu 25 milyon TL ve altında kalan KOBİ’ler oluşturuyor. “Nasıl kredi verebiliriz, nasıl destek olabiliriz” yaklaşımıyla çalışan bir ekibimiz var. Bu da müşterilerimizle daha samimi ve gerçek bir ilişki oluşturmamıza sebep oluyor. Ağırlığı iskontolu işlemler de alsa temlik işlemleri de yapıyoruz ve garanti de veriyoruz. Kalitatif olarak şirket içi ve dışı eğitimler yapıyoruz. Bu yıl ilk olarak uluslararası bir derecelendirme şirketi olan JCR ile 2 yıllığına anlaşarak kendimizi ulusal derecelendirme sürecine soktuk. Yabancı ortağımızın hiçbir zorlaması olmaksızın girdiğimiz bu değerlendirmede bugün çıkacak not ne olursa olsun bu disiplinde düşünmeye başlamanın bizi her
geçen gün hem kurumsal hem finansal açıdan çok daha üst seviyelere taşıyacağına eminiz. Bu aynı zamanda şirket çalışanlarını da geliştiren bir süreç.

Capital: Sektördeki rekabeti nasıl değerlendiriyorsunuz?
- BDDK ’nın yeni izinleri ile rekabetin artacağına inanıyoruz. Fakat rekabeti dezavantaj olarak görmüyorum. Rekabet daha kaliteli hizmet verebilmeyi getirecek. Bundan da hem ülkemiz hem müşterilerimiz hem de sektörümüz kârlı çıkacak. Sonuçta Türkiye’nin GSMH’deki faktoring oranı ile Avrupa ve Amerika’yı karşılaştırdığımızda gidilecek daha yolumuzun olduğunu söyleyebilirim. Şu an elimizdeki verilere göre Türkiyede kayıtlı 1,3 milyon KOBİ var ve bunun ancak 66 bini faktoring müşterisi. Bu nedenle sektörün daha da büyüyeceğini düşünüyoruz. 2013 felaket senaryolarının tutmayacağını varsayarak sektör olarak 1-2 yıl içerisinde 100 milyar TL ciro hedefini geçeceğimizi düşünüyorum. ~

"YABANCI İLGİSİ TEKRAR ARTACAK"
KRİZ OLMASAYDI

Bankalar bile yabancı ortak alıyor. Kriz olmasaydı yabancı ilgisi daha çok olacaktı. Ülkemizde bankaların çarpanları son satın alımlarda düştü. Bu da yeni başlayacak ortaklık görüşmelerine benchmark oluşturacak. Tabii bu durum yabancı ortaklığı biraz daha zora sokabilir. Ancak global piyasaların iyileşmesiyle yabancı ilgisinin tekrar artacağını düşünüyorum.
STRATEJİK ORTAKLIKLAR
Şu anda genelde sektöre yabancı fonların ilgisi var fakat ben stratejik ortaklık yapmak isteyen dünya devi faktoring şirketlerinin de ilgisinin muhakkak geleceğine inanıyorum. Faktoring şirketlerinin iki enstrümanı var: Öz kaynak ve borçlanma kanalları... Borçlanma ise bankalarla yapılıyor. Bankalar da doğal olarak sınırlı limitler içinde çalışıyor. Geriye farklı enstrümanlar kalıyor. Bunlardan biri de tahvil.
“TAHVİL İHRACI YAPACAĞIZ”
Biz de gerekli izinlerden sonra tahvil ihracına çıkmayı düşünüyoruz. Süreç içinde tahvil ile banka borcunu dengelemeyi hedefliyoruz. Sektör için bir diğer kaynak da halka hisse arzı. Ulusal Faktoring olarak halka açılmak planlarımız dahilinde.

"SEKTÖRÜN ÖNÜNDEKİ ENGELLER KALKIYOR"
OLUMSUZ BAKIŞ DEĞİŞTİ

Sektörümüzün BDDK denetimine girmesi ile birlikte sektörde olumlu yönde gelişmeler oldu. Sektörün tüm banka ve finans kuruluşlarını denetleyen bir kurumun denetimine girmesi sektöre olan olumsuz bakışı değiştirdi. Faktoring şirketleri daha kurumsal yapılar haline geldi.
FAKTORİNG İŞLEMLERİ YURT ÇAPINDA
Ayrıca sektöre yatırımcıların bakışında olumlu yönde gelişmeler söz konusu. Şirketler BDDK tarafından bir yerde akredite oldu, bu da yatırımcı için gerekli olan güven ve itibar konusunda olumlu bir mesaj oluşturdu. Daha önce birkaç ilde olan faktoring işlemlerinin şu anda yurt çapına yayılmış olması sektör açısından önemli bir gelişme.
ATILAN ADIMLAR YERİNDE
BDDK’nın 3-4 yıldır attığı adımlar sektörün daha rahat hareket etmesine yönelik. Bu yıl sektörün bankacılıkta olduğu gibi kanunu olacak. Bu da önümüzü açan bir gelişme. Alınan kararlar sektörü iyileştirecek. Sektörü daha güçlü hale getirecek. Sektörümüz problemli kredilerle ilgili karşılık ayırma konusunda bankalarla aynı uygulamayı görmüyor. Yeni kanun yasa tasarısında da bir karar alınmış değil.

"TÜRKİYE'NİN KONUMU ÇOK İYİ"
CİDDİ REKLAM VERDİ

Faktoring Derneği geçen yıl itibarıyla çok başarılı bir tanıtım atağına başladı. Bu sektörümüz için önemli. Sektöre olan önyargıyı yıkmaya ve sektörümüzü yakından tanıtmaya yönelik bu çabaları dernek düzeyinden sektör oyuncularına da taşımalıyız.
ÇİN’DEN SONRA İKİNCİYİZ
İhracat faktoringinde Çin’den sonra ikinciyiz. Onun için faktoring sektörü hızlı gelişiyor. İhracattaki potansiyel kadar iç piyasada da yükselme potansiyeli var. İhracatın payı toplam faktoring’in içinde yüzde yüzde 15. Yüzde 85 ise iç piyasa.


Türkiye ve dünya ekonomisine yön veren gelişmeleri yorulmadan takip edebilmek için her yeni güne haber bültenimiz “Sabah Kahvesi” ile başlamak ister misiniz?


İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR

Yorum Yaz