İş dünyası PKK'nın silah bırakmasına ne dedi?

İş dünyası temsilcileri terör örgütü PKK'nın fesih ve silah bırakma kararına ilişkin açıklama yayımladı.

12.05.2025 17:18:030
Paylaş Tweet Paylaş
İş dünyası PKK'nın silah bırakmasına ne dedi?

İstanbul Ticaret Odası (İTO) Başkanı Şekib Avdagiç, sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda, terör örgütünün kendini feshettiği açıklamasına ilişkin olarak Türk iş dünyasının görüşlerini paylaştı.

Bugünün tarihi bir gün olduğunu belirten Avdagiç, gelecek nesillerin, şehitlerimiz sayesinde "Terörsüz Türkiye"de huzur içinde yaşayacaklarını kaydetti.

Avdagiç, "Onları hep minnetle anacağız. Hafızalarımızda hep taze kalacaklar. Vatan toprağı uğruna şehit düşen her bir Mehmetçiğimizi, onların eşlerinin, çocuklarının ve ailelerinin acılarını, fedakârlıklarını sonsuza kadar tüm nesillerimiz hafızalarında diri tutacaktır." değerlendirmesini yaptı.

Yeni döneme damgasını vuracak kavramların artık "kardeşlik, demokrasi, kalkınma ve büyüme, refah, üretim, yatırım ve istihdam" olacağına işaret eden Avdagiç, Türkiye'nin, 21. yüzyılın "Türkiye Yüzyılı" olması yolunda önemli bir prangadan kurtulduğunu, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve MHP lideri Devlet Bahçeli'nin büyük inisiyatifleriyle zorlu bir dönemecin daha başarıyla geride bırakıldığını vurguladı.

"Ekonomide olumlu sonuçlar elde edileceğine inanıyoruz"

Avdagiç, Türk iş dünyası olarak "Terörsüz Türkiye"nin gerçekleşmesinde payı ve katkısı olan her kesimi ve kişiyi takdirle andıklarını ifade etti.

Türkiye'nin ekonomik açıdan da gerçek potansiyelini ortaya koymasının önündeki bir engeli daha kaldırdığını görmenin sevincini yaşadıklarını belirten Avdagiç, "41 yıl sonra 'kesin bir kararlılıkla' varılan bu aşamada, dikkatli bir planlamayla üretimde, ticarette, istihdam ve ihracatı geliştirmede olumlu sonuçlar elde edileceğine inanıyoruz." açıklamasında bulundu.

Yerli ve yabancı yatırımcının yatırım için şart gördüğü güven ortamındaki artışın ülke ekonomisine olumlu yansıyacağına dikkati çeken Avdagiç, şunları kaydetti:

"Risk algıları minimum seviyeye inecek, uzun dönemde iktisadi kazanımlarımızı çoğaltmada, sözgelimi dünyanın ilk 10 büyük ekonomisi arasına girme çabamızda önemli bir başlangıç noktası olacaktır. Bunun güçlü beklentisi içindeyiz. Bilhassa bölgesel istikrara yapacağı etkiyi kısa dönemde hissedeceğimizi, Irak, Suriye ve İran başta olmak üzere yakın ve uzak komşularımızla karşılıklı yatırımlarımızı hızlandıracağını düşünüyoruz."

İTO Başkanı Avdagiç, Türkiye'nin bulunduğu coğrafyanın yapısı itibarıyla birinci önceliğinin hep güvenlik olacağının da altını çizdi.

Avdagiç, "Öte yandan yakın tehdit olarak yaşadığımız terör örgütü tehlikesinin, devletimizin kararlı ve doğru stratejisi sayesinde bertaraf edilmesiyle, savunma ve iç güvenliğe tahsis edilen yüksek pay ülkemizin ve bölgemizin kalkınmasına ayrılacaktır. Eğitimden sağlığa, altyapıdan yeni iş yatırımlarına, turizmden ticarete kadar Türkiye’yi başta doğu ve güney doğu bölgelerimiz olmak üzere yeni bir dönem bekliyor. Barış ve 'Terörsüz Türkiye'nin şehitlerimizin asil kanları üzerinde yükseldiğini hiçbir zaman unutmayacağız." ifadelerini kullandı.

"Terörsüz Türkiye' ile birlikte ekonomide pozitif kazanımların önünü açan yeni bir güven ortamı oluşacak"

Dış Ekonomik İlişkiler Kurulu (DEİK) Başkanı Nail Olpak da terörle mücadelesini Türkiye'nin 40 yılı aşkın süredir kararlılıkla sürdürdüğünü hatırlattı.

PKK terör örgütünün kendini feshetme ve silah bırakma kararını açıklamasıyla birlikte Türkiye'nin barış, huzur ve güven iklimiyle adım atacağı güçlü bir gelecek için tarihi eşikte olduğunu belirten Olpak, "Bu çerçevede ülkemizin aydınlık yarınları için bir dönüm noktasında olduğumuzun bilincindeyiz. Karşılıklı diyalog kanallarının açık tutularak, siyaset zemininde ilerleyen 'Terörsüz Türkiye' sürecinin somut sonuçlarının eksiksiz ve kesin biçimde bir an önce alınmasını temenni ediyoruz. Bugüne kadar terör sebebiyle yitirdiğimiz canlarımız, kayıplarımızın insani boyutu bakımından çok ağır bir acıyı yüreklerimize kazıdı. Terörle mücadelenin ekonomik boyutunda ise ülkemizin kaynaklarının harcandığı çok büyük bir bedel ödendi. Ümit ediyoruz ki, 'Terörsüz Türkiye' ile birlikte ekonominin en önemli ayaklarından biri olan beklenti yönetiminde de hem daha olumlu işleyen bir ticaret iklimi hem de pozitif kazanımların önünü açan yeni bir güven ortamı oluşacaktır." açıklamasında bulundu.

DEİK olarak, milli birliği ve demokrasiyi güçlendireceğine inandıkları "Terörsüz Türkiye" adımını desteklediklerini vurgulayan Olpak, bu bağlamda DEİK'in küresel arenadaki temsil gücüyle de sürece katkı sağlamaya her zaman hazır olduklarını aktardı.

Olpak, "Ülkemizin gelecek yüzyıl hedeflerine emin adımlarla yürümesi, ekonomik refahının artması ve dünya ticaretinde yeni dönemin parlayan yıldızı olması için Türkiye Cumhuriyeti ortak paydasında 'bir' olmamız en büyük arzumuz. 'Terörsüz Türkiye' sürecinin olumlu adımlarla bir an önce nihayete ermesini bekliyoruz." ifadelerini kullandı.

"Güvenlik ortamının iyileşmesi, risk unsurlarını azaltacak yatırım iklimini canlandıracaktır"

Anadolu Aslanları İş Adamları Derneği (ASKON) Genel Başkanı Orhan Aydın da "Terörsüz Türkiye" sürecinin olumlu bir şekilde nihayetlenmesinden büyük bir memnuniyet duyduklarını ifade etti.

İş insanları olarak güvenli ortamların her daim öncelikleri olduğunu aktaran Aydın, kan, gözyaşı ve acıların dindiği güvenli bir ortamın yatırım iklimini canlandıracağını ve kazananın millet olacağını vurguladı.

Aydın, sürecin başından beri en büyük destekçilerinden biri olduklarının altını çizerek, şu değerlendirmelerde bulundu:

"Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan ve MHP Başkanı Devlet Bahçeli'nin çağrılarına sağduyulu bir şekilde yaklaşılması kan, gözyaşı ve acıları nihayetlendirecek bir şekilde sonuca varmıştır. Ayrıca olayın ekonomiye olan olumlu yansımaları da olacaktır. Güvenlik ortamının iyileşmesi, risk unsurlarını azaltacak yatırım iklimini canlandıracaktır. Başta yerli ve yabancı yatırımcılar için özellikle bu bölge daha cazip hale gelecektir. Turizm, inşaat ve hizmet sektörü bölgede daha da aktif olacaktır. Bölge daha çok altyapı projeleri ile yatırım imkanına sahip olacaktır. Buradaki yatırımların artması ile istihdam artışına vesile olacak bu da iç tüketimi destekleyerek ekonomik büyümeye katkı sunacaktır."

Ülke olarak, ciddi bütçe kalemlerinin güvenlik sorunlarına aktarıldığına dikkati çeken Aydın, güvenlik harcamalarının, askeri operasyon maliyetlerinin azalarak, bu kaynakların eğitim, sağlık, teknoloji, altyapı hizmetleri olarak kullanılmaya başlanacağını kaydetti.

Aydın, "Uluslararası itibarımızı güçlendirecek bu gelişme ticari anlaşmalarımıza ve yatırım ortaklıklarımıza olumlu yansıyacaktır. Yılların sorununa çözüm bulma iradesini gösteren Sayın Cumhurbaşkanımıza iş dünyası olarak şükranlarımızı sunuyor, 'Terörsüz Türkiye'nin ekonomik istikrar ve büyüme için sunmuş olduğu kritik fırsatların değerlendirilmesi için yeni politikalar ve kurumsal reformlar oluşturulmasını hatırlatarak kararın ülkemiz, milletimiz ve bölgemize hayırlı olmasını diliyorum." açıklamasında bulundu.

"Bu başarının aynı zamanda ekonomik bir fırsata dönüştürülmesi gerektiğine inanıyoruz"

Asrın İşinsanları Derneği (ASRİAD) Genel Başkanı İbrahim Cemil Yıldız da devreye sokulan "Terörsüz Türkiye" projesinin geldiği bu aşamada, terör örgütünün kendini feshetme ve silahları teslim etme anlamındaki kararının son derece önemli bir dönemece vesile olacağını, hem ülke hem de bölge barışına hizmet edeceğini umduklarını ifade etti.

Yıldız, Türkiye'nin uzun yıllardır büyük maliyetlere katlanmak zorunda olduğu bir terör sürecinin dramlarını yaşadığını ve maliyetlerini ödediğini kaydetti.

Önder Sanayici İşadamları Derneği (ÖNSİAD) Yönetim Kurulu Başkanı Ekrem Kap da bu gelişmenin sadece bir terör dosyasının kapanması değil, aynı zamanda Türkiye'nin demokratik olgunluğu, hukuki kararlılığı ve milli birlik stratejisiyle kazandığı sarsılmaz bir zafer olduğunun altını çizdi.

Kap, "Türkiye iş dünyası olarak bu büyük başarının, sadece siyasal değil, aynı zamanda ekonomik bir fırsata dönüştürülmesi gerektiğine inanıyoruz. Terörden arınmış bir Türkiye demek, yatırım ortamının güçlenmesi demektir. İç barışın pekişmesi, üretim motivasyonunun artması demektir. Ulusal birlik, küresel rekabette daha sağlam duruş demektir." değerlendirmesinde bulundu.

Türkiye ve dünya ekonomisine yön veren gelişmeleri yorulmadan takip edebilmek için her yeni güne haber bültenimiz “Sabah Kahvesi” ile başlamak ister misiniz?


İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR

Yorum Yaz