İngiliz araştırma şirketi Weber Shandwick'in yaptığı araştırmaya
göre ABD'de CEO'ların yüzde 16'sı sosyal medyayı kullanıyor. Twitter'da
bulunanların oranı ise yüzde 8. Oran, henüz küçük olsa da araştırmalar,
yöneticilerin 2011 ajandasında Twitter gibi sosyal mecralarda yer
almanın üst sıralarda olacağının sinyalini veriyor. Türk iş dünyası da
bu gerçeğin farkında... Hatta yöneticiler arasında Twitter dalgası hızla
yayılmaya başladı bile. Twitter'da aktif isimlerden 10'unun takipçi
sayısı, 100'ü çoktan aşmış durumda. Takipçi sayısında rekoru ise 15 bine
yaklaşan kişiyle TÜSİAD Başkanı Ümit Boyner elinde tutuyor. Tweet atma
açısından da Boyner'in 100'ü aşan mesajı bulunuyor. Adnan Dalgakıran,
Rıza Kadılar ve Hilmi Güvenal, İklim Sancaktaroğlu ve Tuğrul Tekbulut,
200'ü aşan tweet sayıları ile bu alanda iletişimi kuvvetli diğer
yöneticiler olarak ön plana çıkıyor.
Capital olarak Türk iş dünyasında Twitter'da aktif olan yöneticileri
belirlemeye çalıştık. Twitter'ı kimler, hangi amaçla kullanıyor? Hangi
konularda tweet atıyorlar? Takip edecekleri kişileri nasıl seçiyorlar?
Tüm bu soruları, Twitter'ı aktif kullanan Türk yöneticilerine sorduk...
KURUMSAL MI, KİŞİSEL Mİ?
Yöneticilerin bir kısmı, Twitter'ı sadece kişisel amaçlarla, sosyal
çevreleriyle iletişime geçmek için kullanıyor. Gantek Yönetim Kurulu
Başkanı Ahmet Şefik Öngün de bu isimlerden biri. Öngün, "Ben tamamen
sosyal amaçlı bir Twitter kullanıcısıyım. İşle alakalı olarak
kullandığım Linkedln gibi başka mecralar var. Takipçilerim de genelde
sosyal çevremden arkadaşlarım, dostlarım" diye konuşuyor. Tecrübelerini
bu mecra aracılığıyla paylaşanların sayısı da hiç de az değil. "Niyetim
iş hayatındaki tecrübelerimi özellikle gençlerle paylaşmak" diyen Hitay
Yatırım Holding Başkanı Emin Hitay da bu yöneticilerden biri. "Onların
tepkilerini duymak, beni eleştirmelerine ortam hazırlamak, ilgi
alanlarını anlamak, duymak, hissetmek istiyorum" diye konuşuyor.
Twitter'ı daha çok bloğundaki yazılarına atıf yapmak için kullandığını
da belirtiyor. Bu ortamdan sosyal amaçlı yararlandığını belirten aktif
yöneticilerden bir diğeri de HP Türkiye Genel Müdürü Serdar Urçar. İşle
ilgili çok az tweet attığını itiraf ediyor. Twitter'a kurumsal bakanlar
da var. Bunda, genelde yöneticilerin her alanda şirketini, bağlı olduğu
derneği temsil etme isteğinin etkisi büyük. 450'den fazla takipçisi olan
Yapı Kredi Yönetim Kurulu Başkanı Tayfun Bayazıt, özellikle kurumsal
yönetimle ilgili başkanlığını yürüttüğü TKYD'nin ana mesajlarını
Twitter'dan aktarmayı tercih ediyor. Bayazıt, "Birkaç kez de TÜSİAD'da
başkan yardımcısı olarak sorumlu olduğum Ekonomik ve Mali İşler
Komisyonu aktivitelerinden kamuoyunu haberdar ettim" diye konuşuyor.
Nissan Otomotiv Genel Müdür Yardımcısı İlkim Sancaktaroğlu da Twitter'da
Nissan markasıyla ilgili duyuru ve bilgilendirme yapıyor.
Sancaktaroğlu, "Genelde haftada birkaç tweet atıyorum. Bunlar da
markanın ve sektörün gelişmelerine paralel oluyor. Markamla ilgili
güncel bilgileri yayınlıyorum" diye konuşuyor.~
Twitter'ın en aktif iş insanları kimler görmek için görsele tıklayın
NABIZ TUTMADA BİREBİR
Twitter'ın sunduğu en büyük avantaj, yöneticilerin şirketleri ya da
kendileri hakkında anında ve gerçek geri bildirim alabilmesi. Marka
danışmanı Hakan Şenbir, bu konuya farklı bir bakış açısı getiriyor: Ona
göre üst düzey yöneticiler, aslında asosyal. Hep aynı sosyo-ekonomik
ortamdan insanlarla görüşüyorlar. Yeni neslin çoğunlukta olduğu Twitter
ise onların farklı yaş gruplarını, farklı hayat tarzlarını ve bakış
açılarını daha iyi anlamalarını sa��lıyor. Dünyada da Twitter'ı bir
fırsat olarak gören CEO'ların sayısı hiç de az değil. Pazarlamanın dahi
çocuğu olarak bilinen Alltop CEO'su Guy Kawasaki, bu artıyı nasıl
değerlendirdiğini şöyle anlatıyor: "İncelik anlamında, beni takip eden
herkesi izliyorum. Böylece bana e-mail atabiliyorlar. Bu yüzden 100
binden fazla kişinin takipçisiyim. Ancak sadece benden ve şirketimden
bahseden tweet'leri ve gelen mesajları cevaplıyorum." G2M CEO'su Levent
Hatay da Twitter'ı "tweet camiasında nabız tutmak" için etkin olarak
kullandığını itiraf ediyor. "Vestel'de yöneticiyken Vestel hakkında
yazılan tüm tweet'leri bizzat takip ediyordum. Bazen çok hoşuma giden
bilgileri veya bulguları da tweet veya re-tweet yaparak paylaşıyordum"
diye konuşuyor ve ekliyor: "Açıkçası Twitter'da sizi kaç kişinin takip
ettiği kadar, ne kadar arama yapıldığı da önemli. Bu ortamda geçirdiğim
zamanın yüzde 95'ini gündemdeki veya merak ettiğim bir konu hakkında
arama yaparak kullanıyorum." Bilsar Yönetim Kurulu Başkanı Selman Bilal
da Twitter'ı gözlem yapmak için kullandığını belirtiyor. Bilal, daha çok
kültür sanat kuruluşlarını takip etmeyi tercih ediyor. Logo Yönetim
Kurulu Başkanı Tuğrul Tekbulut ise Bilal gibi Twitter'ı öncelikle merak
ettiği yerli ve yabancı gazetecilerle yazarların makalelerini veya
bloglarını okumak için kullanıyor. "Bu sayede bazı konularda çok hızlı
haber sahibi olabiliyorum. Hızlı malumat edinme açısından bana çok
kolaylık sağladığını söyleyebilirim" diyor.
GÖRÜNÜLÜRLÜK ARTIYOR
Twitter, yöneticilere kişisel marka yaratma fırsatı da veriyor. Twitter
gibi sosyal ağlar, yöneticilerin farklı yanlarını göstermeleri için
paralel evrenler sunuyor. Yöneticinin iş dışındaki hayatı ya da hobileri
ile de tanınmasına imkan sağlıyor. Ayrıca bu şekilde şirket ve CEO'nun
görünürlüğü de artıyor. Bu fikrin savunucularından Insead University
profesörlerinden Soumitra Dutta, liderlerin sosyal medyayı kucaklaması
gerektiğini düşünüyor. Bu şekilde şirket içinden ya da dışından pek çok
kişiyle iletişime geçme fırsatı yakalayabileceklerini söylüyor ve "Çok
düşük maliyetle kendi markalarını da yaratmış oluyorlar" diye konuşuyor.
Marka danışmanı Hakan Şenbir de Dutta ile aynı fikirde. Yöneticilerin mutlaka Twitter'da var olması gerektiğine inanıyor. ~
"Yöneticinin meslektaşlarının, çalışanlarının ve tüketicilerinin olduğu
bir ortamda var olmaması düşünülemez. Kurumunu temsil etme açısından bu
mecrada aktif olması ve burada iletişimi nasıl iyi yönetebileceğini
bilmesi gerekir" diyor. Alphan Manas ise bu alanda var olmayan
yöneticileri şöyle uyarıyor: "Olayı sadece arkadaş edinme, boş vakit
değerlendirme olarak görmemek gerek. Başarısı ve yararı açık olan sosyal
medyayı, iş dünyası bugüne kadar anlamadıysa zaten onlar için üzgünüm."
Yalnız uzmanlar, tweet atarken 3 tehlikeli noktaya girmemek
gerektiğinin de altını çiziyor. Din, milliyet ve siyaset konularında
görüş bildirirken dikkatli olunması gerektiği konusunda uyarıyorlar.
Sosyal medya ajansı Dekatlon Buzz Kurucu Ortağı Mesut Karakaş,
"Yöneticinin sosyal medyada nasıl bir tarzla yer alacağını netleştirmesi
gerekiyor. Paylaşması gereken, gerekmeyen içerikleri nasıl
belirleyecek, bu önemli. Yöneticiler için sosyal ağın altın kuralı
istikrar" diyor.
HER GÜN TAKİPTELER
Tüm bu artıları Twitter'ı yöneticilerin her gün baktığı bir mecra haline
getiriyor. Örneğin İlkim Sancaktaroğlu, Twitter'ı her gün mutlaka
izlediğini söylüyor. Aynı şekilde Brightwell Holdings Yönetim Kurulu
Başkanı Alphan Manas da, "Her gün mutlaka inceliyorum. Ortalama 15
dakika vakit ayırdığımı söyleyebilirim. Blog haberlerimi ve günlük
gelişmelere paralel görüşlerimi tweetTiyorum. Günde ortalama 1-2 tweet
atıyorum" diye konuşuyor.
Twitter'a gerektiği kadar zaman ayıramadığını itiraf edenler de var...
Virgin Group Başkanı Richard Branson, Twitter'da zaman geçirme konusunda
pek iyi olmadiğini açık yüreklilikle dile getiriyor. Yine de Virgin
Grubu'nun şirketleriyle ilgili yorumları orada görmekten memnun olduğunu
söylüyor ve ekliyor: "Dürüst olmak gerekirse birinin adimi tuvalette ya
da kahve yaparken okumasındansa haberler ve bloglarda benden
bahsedilmesini daha çok tercih ederim." Selman Bilal da Branson gibi
Twitter'a yoğun iş temposu nedeniyle fazla vakit ayıramıyor. Fakat
sosyal medyanın günümüz dünyasındaki öneminin oldukça farkında. Bu
nedenle özellikle markalarının projelerini takip edebilmek için hesabını
her gün kontrol etmeye özen gösteriyor. Teknosa Genel Müdürü Mehmet
Nane de Twitter'a gerekli zamanı ayıramamaktan şikayetçi ama "Maillerimi
okurken hemen hemen her gün Twitter'a da bir göz atıyorum" diyor.
Tuğrul Tekbulut ise bu mecranın takibini daha çok evde akşam saatlerine
kaydırmış. Fırsat buldukça evde yarım saat kadar bu mecrayı takip etmeye
çalıştığını belirtiyor. Reform Kurumsal Kurucu Ortağı Hilmi Güvenal ise
medyadan kişiler, ilginç içerik üretenler ve dergileri takip ettiği
Twitter'a ayırdığı vaktin günden güne değiştiğini söylüyor.
YARARI VAR MI?
Türk yöneticiler, Twitter'ın iş ya da kişisel hayatlarına kattığı
yararları da yaşayarak görüyor. Örneğin Sancaktaroğlu, "Şirket adına
daha çok kişiye birebir ulaşmanın faydasını görüyoruz, çok olumlu geri
dönüşler alıyoruz ve önerileri değerlendiriyoruz" diye konuşuyor.
Teknosa adına kendi hesabı üzerinden şikayet yönetimi yaptığını anlatan
Mehmet Nane ise bu kanalın artısını şöyle özetliyor: "Hesabıma çeşitli
tüketici talepleri ve şikayetleri geliyor. Ben bunları birebir
çözüyorum. Tüketici ilişkisi negatiften pozitife dönebilirse değeri
fazla oluyor. Bu şekilde müşteriyi de daha fazla mutlu ediyoruz." Bu
mecrayı sosyal amaçlı kullanmayı seçen Ahmet Şefik Öngün ise Twitter'dan
aldığı keyfi şöyle anlatıyor: "Arkadaşlarımdan kim, nerede diye
bakıyorum. Benle aynı şehirde olan arkadaşlar çıkıyor. Birbirimizden
haberdar oluyoruz. Bu açıdan çok faydalı ve keyifli." Tabii Twitter'ın
hayatlarına kattıkları kazanımları görmek için erken olduğunu düşünenler
de var. Tuğrul Tekbulut, bu isimlerden biri. "Sosyal ya da iş hayatımda
bir faydasını görmedim. Tweet'lerimi de bir yarar gözeterek atmıyorum"
diye konuşuyor.~
Serdar Urçar, Tekbulut'un fikrini paylaşıyor ve "Twitter, tek başına
güncelleme fonksiyonuyla Facebook ve Linkedln kadar güçlenecek mi
sorusunun yanıtı için biraz daha beklememiz lazım" diyor. Emin Hitay ise
kişisel bir katkısını görmese de Twitter'ın genel anlamıyla iş hayatına
artısı olduğunu düşünüyor ve "İş hayatında elbette faydalı. Aracısız ve
samimi bir şekilde tecrübelerinizi paylaşabileceğiniz bir platform. Hem
yaptığınız işi bu kadar insana birinci ağızdan anlatmak, hem de bu
hızla geri dönüşünü almak Twitter'ın iş hayatına yaptığı en büyük katkı"
diye konuşuyor.
Türkiye ve dünya ekonomisine yön veren gelişmeleri yorulmadan takip edebilmek için her yeni güne haber bültenimiz “Sabah Kahvesi” ile başlamak ister misiniz?