Capital, ekonominin nabzını tutmaya yön veren yan göstergeleri araştırdı.
“İşler iyi gitmiyor” başlıklı yazısında
Avrupalı bir gözlemci, krizde gelinen
noktayı bu çarpıcı tespitlerle ortaya
koyuyor. Geçen ay 8’inci Sanayi
Kongresi’nin açılışında İstanbul Sanayi
Odası (İSO) Meclis Başkanı Erdal
Bahçıvan da bu tespitleri sanayicilerle
paylaştı. İSO Başkanı Tanıl Küçük
ise aynı kongrede yaptığı konuşmada,
“İşler düzeldi havasına girmek
yanlış, hala yolunda gitmeyen işler
var” vurgusunu yaptıktan sonra
“Unutmayalım ki ekonomide dinamizmin
göstergesi yatırımlardır. Yeterince yatırım yoksa ekonomiyi durgun
bir seyir bekliyor demektir. Yatırım yoksa toparlanma, istediğimiz
hızda olmayacak” diye konuştu. Küçük’e
göre işlerin yolunda gitmediğini
anlatan gösterge, yeni yatırımların
olmayışıydı. Küçük haklı. İş dünyasında olumluya dönüş var. Sanayi
üretimi arttı, büyüme işaretleri geliyor
ama her şeye rağmen yolunda gitmeyen
işler de var. Örneğin şirketlerin
2010 işe alım planı hala zayıf. Yeni
alım bir tarafa yüzde 35 oranında daralan
siparişlerin otomotiv, beyaz eşya
gibi sektörlerde yeniden işten çıkarmalara neden olacağı konuşuluyor.
Düzenlenen fuar, toplantı sayısının düşüşü, fuar ziyaretçilerinin sayısının yarıya inmesi ve şehir otellerindeki
doluluk oranının yüzde 60’a kadar
gerilemesi de işlerin yolunda olmadığını anlatan diğer fotoğraflar...
Atıkları genellikle kimya, otomotiv,
demir çelik, gıda, deterjan
ve boya gibi ana sanayi sektörlerinden
topladıklarını söyleyen Erksan
Çevre Teknolojileri Genel Müdürü
Hüseyin Erkanlı, “Gıda sanayi
hariç tüm sektörlerin üretimindeki
düşüş atıkların da azalmasına
neden oluyor. Atıkları en fazla
azalansa üretimi büyük ölçüde duran
otomotiv sektörü oldu” diye
konuşuyor.
Ekonomide
toparlanmanın önemli göstergelerinden
birini de istihdam piyasası oluşturuyor. Çok sayıda insan kaynakları
uzmanı, 2010 yılında istihdam piyasasında çok büyük değişiklik
beklemiyor. Egon Zehnder
International Yönetici Ortağı Murat Yeşildere, ilaç
sektöründeki son düzenlemelerin özellikle büyük
oyuncuların konsolidasyona gitmesi sonucunu getireceğine, bunun da
işten çıkarma anlamına geleceğine
inanıyor.
Yeşildere, ayrıca otomotiv, beyaz eşya ve kahverengi
eşya sektörlerinde iç talebi canlandırmaya
yönelik vergisel teşviklerin gelmemesinin de bu
sektörlerde ve yan sanayilerinde de yeni bir işten
çıkarma dalgasını Türkiye’nin gündemine sokabileceğini ifade ediyor ve
ekliyor:
Örneğin demir çelik sektöründe, global krizle birlikte
talepte ve fiyatlarda çok hızlı bir düşüş yaşandı.
Ardından mamul fiyatları stoklardaki hammaddenin
maliyetlerinin de altına geriledi.
TOPLUMSAL KARGAŞA HER ŞEYİN ÖNÜNDE Bir kere
ülkenin şu andaki toplumsal kargaşası bence her şeyin
önünde geliyor. Normal bir insanın kime inanması gerektiğini
şahsen bilemiyorum. Bunun da iş alemine çok yansıdığını
düşünüyorum. İnsanlar sinirli ve birbirine güven son derece
az, hatta yok.
Türkiye ve dünya ekonomisine yön veren gelişmeleri yorulmadan takip edebilmek için her yeni güne haber bültenimiz “Sabah Kahvesi” ile başlamak ister misiniz?