Setur Genel Müdürü Üstün Özbey’in aklı Kenya’daki Masai Mara turunda
kalmış. Vahşi hayvanlar eşliğinde yapılan safari, onun “unutulmazlar”
listesine çoktan girmiş bile. TNT Genel Müdürü Turgut Yıldız’ın favorisi
de yine Afrika’dan. Tanzanya Serengeti’deki tatili hala unutamadığını
belirtiyor.
İşi gereği çok sık seyahat eden Ayşen Zamanpur’u en çok
etkileyen tatil yeri ise Fransa’nın Leman Gölü kıyısındaki Ortaçağ
kasabası Yvoire. Yılın 3 ayını yollarda geçiren Kiğılı CEO’su Hilal
Suerdem ise çok uzaklara gitmiyor ve “Trabzon’daki Sümela görülmeli”
diyor. İşte iş insanlarının en çok etkilendiği tatil yerleri ve bu
kentlere dair önerileri...
SUMELA'NIN BÜYÜSÜ
Yılın 3 ayını seyahatlerde geçiren Kiğılı CEO’su Hilal Suerdem, tatili
de seyahati de seven yöneticilerden. “Bu seyahatler benim için hem tatil
hem iş” diyen Suerdem, şimdiye kadar çok fazla yer gördüğünü, çok fazla
insan tanıdığını belirtiyor. Ama onun için Türkiye’nin yeri her zaman
bambaşka...
Suerdem, kendisini en çok etkileyen tatil yörelerini ve
buralara ait keyifle rotaları şöyle paylaşıyor: “Her bir kentin ayrı bir
doğası ve güzelliği var. Bu hem yurtiçi hem yurtdışı için geçerli.
Yurtdışında beni etkileyen yerler İsviçre’deki Lugano ve İtalya’daki
Como’dur. Türkiye’de ise Trabzon’un Maçka ilçesindeki Sümela Manastırı,
‘İyi ki gördüm’ dediğim yerlerdendir.
1.150 metre yüksekliğindeki
Karadağ’ın eteklerindeki kayalık üzerine kurulu. Halk arasında ‘Meryem
Ana’ olarak adlandırılıyor. ‘Sümela’ adını siyah anlamına gelen ‘melas’
sözcüğünden aldığı söyleniyor. Bu ismin manastırın kurulduğu koyu renkli
Karadağlar’dan geldiği düşünülüyor.
Bir efsaneye göre, manastır MS
365-395 tarihleri arasında Atinalı Barrnabas ile Sophronios adlı iki
keşişin aynı rüyayı görmesiyle inşa edilmiş. Hikayesi de kendisi de çok
etkileyici.~
Maçka’da konaklamak isteyenler için pek çok alternatif var. Seçim yapmak
ziyaretçilerin zevkine kalmış. Doğayla iç içe olmaktan keyif alanlar,
yeşilin, temiz havanın, doğallığın hasretini çekenler için ideal bir
yer.
Oraya kadar gitmişken, birbirinden leziz Karadeniz yemeklerinin
tadına bakmadan dönmek olmaz tabii ki. Mıhlama, kuru fasulye, Akçaabat
köftesi, Hamsiköy sütlacı gibi pek çok yöresel lezzeti tatmanız mümkün.
Trabzon’un tereyağlı levreği de mutlaka denenmeli.”
ASLANLARLA TANZANYA TURU
TNT Türkiye Genel Müdürü Turgut Yıldız, farklı coğrafyaları keşfetmeyi
seven iş insanlarından. Son yıllarda onu en çok etkileyen yer ise
Tanzanya olmuş. Bu gezinin detaylarını ve keyifli bir Tanzanya turunun
inceliklerini şöyle anlatıyor: “Bugünkü Tanzanya, Tanganyika ve Zanzibar
ülkelerinin birleşmesiyle oluşmuş bir ülke.
Orada eşim ve oğlumla birlikte unutulmaz bir tatil geçirdik. Bu çarpıcı
coğrafyayı görmeyi, imkanı olan herkese öneririm. Artık THY Tanzanya’ya
direkt uçuyor. Ülkedeki yolların çoğu toprak. Asfalt yol sadece
Darüsselam gibi büyük şehirlerde mevcut.
Arusha bölgesi ve sonrasında
Ngorongoro krateri, ilk birkaç gün içinde gezilmesi gereken yerler. Bu
krater 26 km2’lik bir alanda ve içinde her türlü vahşi hayvanı ve yaşamı
bulunduruyor. Burayı gezerken o anda doğum yapan antilopları, avlanan
çitaları görmek inanılmazdı.
Ngorongoro’dan sonra Serengeti safari alanı daha büyük ve daha vahşi
doğanın içinde bir yer. Kaldığımız çadırların yakınına kadar gelen
aslanların kükremeleri bütün gece duyulmuştu. Gidilebilecek bir başka
yer ise bilim insanlarının 1,7 milyon yıl önce insanlığın başladığına
inandığı bölge. Tanzanya hükümeti buraya bir müze yapmış. Kalıntılar ve
fosiller görülmeye değer.~
Tanzanya’nın diğer bölümü ise Hint Okyanusu’nda dev bir ada olan
Zanzibar. Onun yakınlarında minicik bir mercan adası var. İsmi Mmemba.
Bizim favorimiz olmuştu. Sadece 10 bungalov bulunuyor... Bembeyaz kuma
ve turkuaz bir denize sahip. Tanzanya’ya gelenlere sadece otellerde
yemek yemelerini tavsiye ederim. Otellerdeki yemekler güzel ve
lezzetli."
VİETNAM'I KEŞFETMEK...
Ode Yalıtım’ın kurucusu ve yöneticisi Orhan Turan da seyahat etmeyi
sevenlerden. Kendisini en çok etkileyen tatil yerlerini sorduğumuzda
“Kesinlikle Küba ve Vietnam" yanıtını veriyor. Nedenini ise şöyle
anlatıyor: “Küreselleşen dünyada ülkeler de birbirlerine benzemeye
başladı.
Oysa bu iki coğrafya, kendilerine has güzelliklerini
korumuşlar. Gerek mimarileri, gerek sosyal hayatları olsun son derece
orijinaller. Örneğin Küba bana 1960’ların Türkiye’sini anımsattı.
Gerçekten etkilendim. Açıkçası gittiğim ülkeleri turist gibi değil o
ülkenin yerlisiymiş gibi yaşamayı tercih ederim. Sadece turistik yerleri
ziyaret ettiğinizde pek çok değeri ıskalamış oluyorsunuz.
Oysa gerçek hayat sokaklarda... O sebeple en bilindik yerleri gezmek
yerine oranın halkıyla birlikte şehri yaşamayı tercih ettim. Örneğin
Vietnam’da yerli rehberimizin evine konuk olduk, onlarla akşam yemeği
yedik. Tabii yabancı bir ülkede konaklarken güvenlik önemli bir kriter.
Bu sebeple konaklamak için otelleri tercih ediyorum. Gündüz şehri keşfe
çıktığım için oteli sadece geceleme için kullanıyorum diyebilirim."
Orhan Turan’ın etkilendiği ve tavsiye ettiği diğer favori rotası ise
Yunan adaları. “Ne kadar çok görmüş olsam da Yunan adalarında olmak beni
hep iyi hissettirmiştir" diyor ve şu küçük öneriyi veriyor: “Her
ülkenin kendine ait yerel lezzetlerini tatmak gerekli. Ben de olabildiğince yeni
tatlar denemekten keyif alıyorum. Kos’ta Fatma Hanım’ın işlettiği
Caravelle’yi ve Kalimnos’daki Pandeli Restoran’ı herkese tavsiye
edebilirim.”~ KENYA'DA SAFARİ MACERASI
Üstün Özbey, turizm sektörünün yakından tanıdığı bir isim. Setur’un
genel müdürlüğünü yapan Özbey, işi gereği çok sık seyahat ediyor. Ama
son 5 yılı düşündüğünde kendisini en çok etkileyen coğrafyanın Kenya
olduğunu söylüyor.
Nelerden etkilendiğini ise şöyle anlatıyor:
“Kenya’nın safari merkezi sayılan Masai Ovası’ndaki Masai Mara, en kısa
sürede, en çok hayvanı, en yakın mesafeden güvenle izleyebilme imkanı
sunmasıyla beni çok etkilemişti.
Afrika’nın ruhunu koklayabileceğiniz bu
ovada, bölgenin yemeklerinden eğlencesine kadar kültürel yapısını da
tanımak mümkün. Tuz Gölü ile aynı büyüklükte alana sahip olan Masai
Mara’da size özel safari aracınızla dünyanın en önemli aktivitelerinden
kabul edilen vahşi yaşam safarisini Kenya’da yaşayabiliyorsunuz.
Kenya’nın yerli halkı olan Masai köylüleriyle tanışarak çok farklı bir
kültürü tanıyabileceğiniz bambaşka bir tecrübe oluyor. Konaklamak için
Sarova Mara Game Camp ya da Bateleur Camp’ı önerebilirim. Böylece yerel
dokuyu da yaşayabilirsiniz.”
Üstün Özbey’in tavsiye ettiği restoran ise iddialı mönüsüyle safari
turuna yakışır bir yemek isteyenler için ideal. Özbey’in restoran
önerisi şöyle: “Dünyaca ünlü Carnivore Restaurant enfes bir ziyafet
sunuyor. Burada timsah etinden devekuşu etine kadar birçok farklı et
türünü yiyebilirsiniz. Mutlaka Tusker’ı, Mandazi’yi (lokma tatlısı)
denemelisiniz.”
EĞLENCE DOLU NINGBO!
Kişiye özel otomobil tasarımı yapan Dizayn VlP’in yönetim kurulu başkanı
Erdoğan Malkoç da gezmeyi seven genç iş insanlarından. Son 5 yılda en
çok etkilendiği yeri sorduğumuzda, “Çin’in Zheijang bölgesindeki Ningbo
şehri” yanıtını veriyor.~
Nedenlerini ise şöyle anlatıyor: “Oraya
gittiğimde inanılmaz bir lüks görmüştüm. Bir akşam çıktığımızda Çin’in
aklınıza gelebilecek en iyi yemeklerinin olduğu bir yerde, çok büyük bir
masa kurmuşlardı. Yemeğinizden sadece bir kez yiyorsunuz, ikinci
lokmayı almadan tekrar yeni servis açıyorlar. Çin’de böyle bir lüks
olabileceğini hiç düşünmemiştim.”
Malkoç’a göre Ningbo şehrinin keyfini çıkarmak için görülmesi gereken
yerleri ihmal etmemek lazım. İşte Malkoç’un Ningbo rotası: “Ningbo
Müzesi mutlaka gezilmeli. Budizm ile ve Budist tapınağıyla ilgilenenler
Tiantong Tapınağı’nı görmeli.
Lunapark ve hız treni meraklıları için Harborland Tema Parkı’nı
önerebilirim. Tabii Çin’e kadar gelmişken mutlaka Çin Seddi’nin
görülmesini tavsiye ederim. Konaklamak için Ningbo bölgesinde inanılmaz
çok seçenekler var. Burada herkesin bütçesine ve arzusuna uygun bir yer
bulabileceğine inanıyorum. Normalde Çin yemeklerini pek beğenmem ama
yerel lezzetlerin tadılmasını öneriyorum.”
Masai Mara'da unutulmaz safari
BOZULMAMIŞ BİR DOĞA
Kenya’yı favori listesine koyan yöneticilerden biri de Medline Sağlık
Grubu CEO’su Gürkan Ergenekon. Masai Mara’dan nasıl etkilendiğini ve
favori rotasını şöyle anlatıyor: “Nairobi’ye indikten sonra Masai
Mara’ya başlayan yolculuğumuzda gördük ki içinde her gün sorunlarla
boğuştuğumuz modern dünyadan farklı bambaşka bir dünya da var.
Bozulmamış bir tabiatı, daha doğrusu insanoğlunun henüz tüketmediği bir
tabiatı orada gördük.
GİDİLECEK YERLER
Kenya’yı büyük bir şehir olarak görecek olursak onun değişik yerleri
olan Nairobi-Lake Nakuru-Lake Naivasha-Masai Mara bir bütün olarak
mutlaka görülmesi gereken bölgeler. Nairobi dışındaki yerler el değmemiş
vahşi doğayı keşfetmek, 21. yüzyılda hala devam eden kabile hayatını
görmek açısından çok etkileyiciydi.~
Kendi ülkemizde işlenebilir toprak
seviyesinin 1 metrenin altına düştüğü bir durumda, oradaki toprak tabakasının 3 metre civarında olduğunu öğrenmek,
başkent Nairobi’den uzaklaştıkça kulübemsi yerlerin üzerinde otel
yazması, asfaltın hiç olmadığı yerleşim yerleri, yabani hayvanların yol
boyunca görülebilmesi bizi inanılmaz etkiledi.
NEREDE KALINIR?
Buraya gitmek isteyenlere konaklamak için Sarova Otel zincirini
öneriyorum. 5 yıldızlı hizmet sunan Sarova Otelleri, özellikle Avrupalı
ve Amerikalı turistlerin kaliteli ve temiz hizmet ihtiyacını
karşılamanın yanı sıra Nairobi dışında konaklamalarda damak tadımıza
uygun lezzetli yemekleriyle ve otantik tarzıyla beğenimizi kazanmıştı.
Buralara kadar gelmişken ‘yemeden gelmeyin’ diyeceğim yer ise
Nairobi’nin ünlü Carnivore Restaurant’ı. Biraz pahalı da olsa et
sevenler için mutlaka gidilmesi gereken bir mekan. Özellikle timsah
etini tatmak ilginç bir deneyim olmuştu.
AYSEN ZAMANPUR / SILK & CASHMERE KURUCU VE CEO
"Fransa'da zaman tüneli"
NEDEN ETKİLENDİM?
Aslında benim favorim her zaman Roma olmuştur. Roma’yı düşündüğümde
çocuklarımla yaptığım uzun yürüyüşleri ve tüm kenti gezdiğimiz seyahati
unutamam.~
Ama son sevdiğim yeri paylaşmak isterim. Çünkü çok bilinmiyor ve bence
bilinmeli. Ben ailemle gittim ve hepimiz çok sevdik. Fransa’daki Leman
Gölü’nün kıyısında yer alan Yvoire adlı ortaçağ kasabasından çok
etkilendim.~ MUTLAKA GÖRÜLMELİ
Silk&Cashmere’in Cenevre mağazasının açılışı için Cenevre’ye
gitmiştik. Oradan 2 saatliğine kaçtık ve bu çok şirin kasabaya geldik.
Minik taş evlerle, çiçeklerle bezeli çok şirin bir yer. Temiz, sevimli,
doğal ve medeni bir kasaba. Uzun süre kalınabilir mi bilemiyorum ama
gidip gezmek için son derece ilginç. Çok güzel bir çiçek ve bitki
labirenti var. Çarklı tekneyle göl turu da yapılabilir.
GÖL KIYISINDA KEYİF
Le Jules Verne adlı restoran muhakkak görülmeli. Harika deniz ürünleri
var. Leman Gölü’nün o huzurlu havasında, göl balıklarından oluşan bir
mönü alınabilir. Biz balık fileto ve deniz ürünleri almıştık. Çok da iyi
bir beyaz şarapla servis edilmişti. Konaklamamıştık çünkü maalesef çok
kısa kaldık. Ama Jules Verne Restoran’ın oteli de vardı. Bence
konaklamak için tercih edilebilir. Sakin, huzurlu ve dingin bir tatil
geçirilebilir.
FARUK GÜLLÜ / FARUK GÜLLÜOĞLU YKB "Carmel'den cok etkilendim"
NERELER GÖRÜLMELİ?
“San Francisco ve Los Angeles son dönemde beni en çok etkileyen yerler
oldu. Özellikle iki kent arasındaki sahil şeridi boyunca otomobil
yolculuğu çok keyifliydi. Bence bu rotada bulunan, sanat galerileri ve
şık restoranlarıyla sakin bir sahil kasabası olan Carmel, özellikle
görülmeden gelinmemesi gereken bir yer. Doğa ve tarihsel dokusu
muhteşemdi.
ÖNERİM BUTİK OTEL
Gittiğim yerlerde butik otellerde kalmayı özellikle tercih ediyorum.
Kendimi daha rahat hissediyorum. Yurtdışında en zorlandığım konuların
başında damak zevkime uygun yemekleri bulmak geliyor. Ama Los Angeles ve
San Francisco deniz ürünleri açısından zengin ve yaratıcı. Bu nedenle
fazla sıkıntı yaşamadım. Deniz ürünlerini kesinlikle öneriyorum.”
Türkiye ve dünya ekonomisine yön veren gelişmeleri yorulmadan takip edebilmek için her yeni güne haber bültenimiz “Sabah Kahvesi” ile başlamak ister misiniz?