Starbucks’ın kurucularından Howard Behar, “Hizmetçi lider olmamız lazım,
Çalışanların isteklerini gözden geçirmeli, onları bütün olarak şirketin
ortak hedefinde buluşturmalı bir lider” diyor. Aslında Behar’ın dikkat
çektiği bu gerçeğin pek çok lider de farkında.
İşte bu nedenle pek çoğu, çalışanlarını anlamak, onları dinlemek,
sıkıntılarına çözüm bulmak en önemlisi de onları ortak bir hedef
etrafında buluşturmak için çok çeşitli yöntemler deniyor.
Bazıları sabah kahvaltılarını ya da öğle yemeklerini bir fırsat olarak
değerlendirirken, bir bölümü onlarla birlikte sinemaya, tiyatroya,
konsere gitmeyi tercih ediyor. Aralarında çalışanına özel notlar yazan
da bulunuyor.
Çalışanlarıyla koşuya çıkanlar, masa tenisi oynayanlar ise sporun
birleştirici ve bağ kurucu özelliğini devreye sokuyor. Aileleri de işe
katanlar, hafta sonu etkinlikleri planlayanlar da var. Bütün bu
çabaların arkasında ise mutlu bir çalışana sahip olmak gerçeği yatıyor.
Çünkü araştırmalar gösteriyor ki mutlu çalışanlar, daha üretken, daha
sadık ve daha başarılı. İşte iş dünyasının liderlerinin çalışanı mutlu
etme taktikleri...
YEMEKLER BİR FIRSAT
Pek çok lider, çalışanı dinlemek, fikirlerini almak ve kendisine değer
verildiğini göstermek için yemek ve kahvaltıları bir fırsat olarak
görüyor. Siemens Yönetim Kurulu Başkanı ve CEO’su Hüseyin Gelis, bu
liderlerden biri.
Çalışan motivasyonu için ilk kuralın şirketin ortağı olduklarını
hissettirecek bir açık iletişim olduğunu düşünen Geliş, “Bir CEO’nun
ulaşılabilir olması gerekir. Bu amaçla çalışanlarla iletişim kurabilmek
için çeşitli yollar kullanıyorum” diyor.~
Ayda 2 kez müdür pozisyonunda olmayan çalışanlarla öğle yemeği yiyen
Geliş, bu yemeklerde onların sorularını, önerilerini ya da iletmek
istedikleri diğer konuları dinliyor. “Her pazartesi sabahı tüm
direktörlerle şirket ve çalışanlarla ilgili önemli konuları paylaşıp
tartıştığımız pazartesi kahvaltıları yapıyoruz” diyen Gelis,
erişilebilir olabilmek adına en çok sosyal medya kanallarını kullanıyor.
“Ancak, birbirimizi dinlediğimizde çalışanları da memnun edecek
inisiyatifleri belirleyebileceğimize inanıyorum” diye konuşuyor.
Deloitte Türkiye CEO’su Hüseyin Gürer, işyerinde mutluluğunu sağlamak
için “Hayattan Tatlar” adı altında yemek ve workshop gibi farklı
temalarla çalışanlarla buluştuğunu söylüyor.
Gürer, “Çalışanlarımızı mutlu etmek için birebir dokunmaların sihrine
inanıyorum. Bu sebeple kahvaltı organizasyonları düzenliyorum. Bunların
çok verimli ve yakınlaştıran bir etkisi olduğunu düşünüyorum.
Çalışanların motivasyonu, birey, ekip ve şirket performansını direkt
etkiliyor” diye anlatıyor.
MOTİVASYONA SANAT DESTEĞİ
Bazı yöneticiler ise çalışanla daha yakın ve samimi bir iletişim kurmak
için sanatsal etkinlikleri kullanıyor. Otokoç Otomotiv Genel Müdürü
Görgün Özdemir, iş dışında da çalışanlarla bir araya gelmek için fırsat
yarattığını söylüyor.
Özdemir, kasım ayı sonunda çalışma arkadaşlarıyla birlikte çektikleri
fotoğraflardan oluşan ‘Dönüşüm-Hurdanın Yolculuğu Fotoğraf Sergisi’ adlı
bir fotoğraf sergisi açtıklarını anlatıyor.
“Mutlu çalışan mutlu müşteri demektir” diyen Özdemir, önümüzdeki dönemde
de iç iletişim faaliyetlerine ağırlık vereceğini söylüyor: “Örneğin
çalışma arkadaşlarım küçük bir teatral ders ile birlikte çalışırken
deneyimledikleri ilginç ama bir o kadar da düşündürücü noktaları sahnede
skeçler halinde sergileyecek.”~
Arzum Yönetim Kurulu Başkanı Murat Kolbaşı da çalışanlarla sosyal
paylaşımların motivasyonu artırdığını düşünen yöneticilerden biri...
“Zafere Hücum” filmini çalışanlarıyla birlikte sinemada izleyen Kolbaşı,
ofiste flamenko gösterisi düzenlediklerini anlatıyor ve şöyle
konuşuyor: “Çalışanlarımızla Andre Rieu konserine de gittik. 2014’te
oynayacak ‘Notre Dame de Paris’ gösterisi için şimdiden biletlerimizi
aldık. Bir de son çok çekişmeli geçen Playstation turnuvası
düzenliyoruz.”
SPOR AİDİYETİ ARTIRIYOR
Sporu ve spor etkinliklerini, çalışanları motive etmek için etkili bir
şekilde kullanan liderler de var. Sarkuysan Yönetim Kurulu Başkanı
Hayrettin Çaycı bu liderlerden biri. Çalışanların boş zamanlarını
verimli kılarak onları mutlu etmeyi hedefleyen Çaycı, Süper Lig’de
mücadele eden bir masa tenisi takımı kurduğunu söylüyor.
Çaycı, bunun dışında müziği de çalışanlarla iletişim kurmak için bir
araç olarak kullanıyor. “Genel müdürlük binamızın arkasındaki boş
araziyi muhteşem bir bahçeye dönüştürerek çalışanlarımızın öğle
tatillerinde ve özel günlerde hoş bir ortamda dinlenip eğlenmelerini
sağlayan bir ortam yarattım” diyen yönetici, şirket bünyesinde bir Türk
Müziği korosu kurarak çalışanların dinlenmelerine, kendilerini
geliştirmelerine imkan sağladı.
Çaycı, “16 yıl önce kurulan bu koro çok başarılı oldu. Her yıl halkımıza
konserler veriyor. Motivasyon çalışmaları şirket aidiyetini artırıyor.
Bunun en önemli göstergesi ortalama kıdem yılımızın çok yüksek olması”
diye konuşuyor.
Global Menkul Değerler Genel Müdürü Gökhan Özer, kendisini mutlu eden
hobisini çalışanlarla paylaşan bir yönetici. Özer, “Koşu sporuyla
ilgilendiğim için şirketimizde bu spora ilgi duyan çalışanlarımızla
birlikte bir grup oluşturdum. Belgrad Ormanları’nda antrenman yapıp 26
Mayıs’ta Vodafone Istanbul Champions Running’e katıldık” diye
konuşuyor.~ KİŞİYE ÖZEL TOPLANTI
Axa Holding’de de yöneticiler, olası iletişim bariyerlerini yok etmek
için çalışanlarla baş başa vakit geçirmeye de özen gösteriyor. Axa
Yönetim Kurulu Başkanı Cemal Ererdi bu yaklaşımın öncülüğünü yapıyor.
Her yeni çalışanın şirkete adaptasyonunu hızlandırmak için “CEO ile öğle
yemeği” aktivitesi gerçekleştirdiklerini anlatan Ererdi, “Katılımcılar
bu yemek süresince hobilerini, özel yaşamlarında ilgilendikleri
aktiviteleri bu sosyal ortamda paylaşıyor.
Ayrıca kişilere direkt olarak kutlama mailleri göndererek çalışanların
katkılarının en üst seviyede fark edildiğinin mesajını veriyorum” diye
konuşuyor. Herkesi ismen tanıdığını anlatan Ererdi, çalışanlarını
gördüğü yerde son dönemde yaptığı işten bahsederek kutluyor.
Bu şirket içinde önemli bir motivasyon kaynağı oluşturuyor. Ererdi, 2014
yılında da “CEO ile 15 dakika” adı altında kişiye özel farklı bir
format geliştirmeyi planladıklarını anlatıyor ve ekliyor: “Böylece
kişisel veya mesleki paylaşımlarda bulunmak isteyen çalışanlarımızla
birebir görüşme yapma fırsatı elde edeceğim.”
ÖZEL NOTLAR GÖNDERİYOR
Securitas Güvenlik Hizmetleri Türkiye Ülke Başkanı Murat Kösereisoğlu,
kişisel dokunuşları önemsiyor. Bu dokunuşların hem motivasyonu
artırdığını hem de aynı hedefe birlikte koşmayı hızlandırdığını
düşünüyor.
Murat Kösereisoğlu, çalışanların kendini değerli ve özel hissetmelerini
sağlamak için onların özel günlerini unutmuyor ve bizzat kendi el
yazısıyla kutlama notları gönderiyor. Yönetici, “Onları önemsediğimi her
fırsatta hatırlatıyorum” diye konuşuyor. Kösereisoğlu, çalışanların
sıkıntılarını birebir dinlemek için “açık kapı” da politikası uyguluyor
ve şöyle konuşuyor:~
“Çalışanlarımızla yarım saatlik görüşmelerde sorunlarını dinliyorum ve
çözüm önerileri üzerinde duruyorum. Ayrıca kurum içinde idari kadromuzun
akıllarına takılan soruları rahatça sorabilecekleri elektronik bir
mesajkutumuz da var. Buraya gelen isimsiz sorular ilgili departmanlar ve
benim tarafımdan cevaplanıyor.”
AKTİVİTELERLE PAYLAŞIM
Software AG Türkiye Başkan Yardımcısı Nil Bağdan’ın birinci önceliğini
“pazartesi sendromu” olmadan herkesin her sabah mutlu ve keyifli bir
şekilde ofise geleceği bir ortam yaratmak oluşturuyor. Bağdan, bu
konudaki çabalarını “Hiyerarşik değil, demokratik bir iş ortamı
yaratıyorum.
Aynı zamanda sosyal düzeyde paylaşımlarda bulunabileceğimiz çeşitli
aktiviteler planlıyorum. Ofis dışı ekip kahvaltıları, ailelerle birlikte
hafta sonu programları, sportif aktiviteler gibi” diye anlatıyor.
Bağdan’ın yeni dönem projeleri de yine ekip üzerine kurulu. Bağdan bu
projeleri şöyle anlatıyor:
“Software AG’nin Türkiye’deki yeniden yapılanması kapsamında kurumsal
hedeflerimizi, bu yeni ekiple birlikte her bir ekip üyesinin katma
değerini işin içine katarak belirleyeceğim ve birlikte takip
edebileceğimiz bir yapı oluşturacağım.”
ALİ HAYDAR BOZKURT / TOYOTA PAZARLAMA VE SATIS CEO’SU
"HER DİLEĞİ TEK TEK OKUDUM"
DEĞER VERMEK LAZIM
Aslında insan oldukça karmaşık; yönetimi hem en kolay hem de en zor
varlık. İnsanlara vakit ayırmak, değerli olduklarını hissettirmek ve
gerçekten ne düşündüklerine ve hissettiklerine önem vermek, işleri
oldukça kolaylaştırıyor.
Daha mutlu bir çalışma ortamı hazırlamak için 2013’ü “Eğlence Yılı”
olarak anons ettik. İlk aksiyonumuz ise 2013 başında yeni yıl hediyesi
olarak “serbest kıyafet uygulaması” başlatmak oldu.~
“BİR DİLEĞİM VAR”
Şirketin çeşitli yerlerine “Bir Dileğim Var!” kutuları koyduk.
Çalışanlarımız şahsıma, daha mutlu ve verimli çalışabilmek için istek ve
önerilerini yazdılar. Her bir dileği teker teker okudum ve bu
taleplerle ilgili projeler geliştirmeye başladık.
Ayrıca departman toplantılarında çalışanlarımızın her biriyle sohbet
edip yaptığımız tatillerden, dinlediğimiz müziklere ve başımızdan
geçenlere kadar hayata dair her şeyden konuşuyoruz.
HEP BİRLİKTE SAHNEDE
Hayatta genel olarak kişiyi başarıya ya da başarısızlığa götürenin
“iletişim” olduğuna inanıyorum. Bu inançla şirket içi iletişimi
geliştirmek için sanatla bağlantılı bir aksiyon planladık. Şirketimizin
tiyatro topluluğunun sanat yönetmenliği yaptım.
Provalar sonrası sahnelediğimiz oyunumuz, çalışanlarımıza ve ailelerine
sahnelendi. Tiyatro deneyiminin gruplar arası iletişimin gelişmesine
büyük katkı sağladığını gözlemledik.
AİLE GÜNÜ ETKİNLİĞİ
Benim için çalışanlarımızın mutlu işe gelmesi çok önemli. Bunun iş
sonuçlarına katlanarak yansıyacağını görüyorum. Sosyal etkinlikler
komitemiz “Toyotamania”, çalışanlarımızın hangi etkinliklerden keyif
aldığını anketlerle ölçümlüyor. 2014’te aile etkinliklerine daha fazla
yer vereceğimiz, çalışanlarımızın çocuklarının ebeveynlerinin çalıştığı
ofisi yakından görecekleri aile günü etkinlikleri yapmayı planlıyoruz.~ CEOlar motivasyon İçin ne yapıyor?
1- Siemens Genel Müdürü Hüseyin Gelis, ayda 2 kez yönetici olmayan çalışanlarla yemek yiyor.
2- Deloitte Türkiye CEO’su Hüseyin Güler’in stratejisi özel kahvaltılarda buluşmak.
3- Otokoç Genel Müdürü Görgün Özdemir çalışanlarıyla birlikte fotoğraf sergisi açtı.
4- Arzum Genel Müdürü Murat Kolbaşı, sinema, tiyatro ve konserlere gidiyor.
5- Sarkuysan CEO’su Hayrettin Çaycı’nın Süper Lig’de mücadele eden masa tenisi takımı var.
6- AXA CEO’su Cemal Ererdi, adaptasyonu hızlandırmak için yeni çalışanlarla yemek yiyor.
7- Toyota CEO’su Ali Haydar Bozkurt, 2013 yılını eğlence yılı ilan etti.
8- TTNet Genel Müdürü Abdullah Kaya, ayak üstü sohbet fırsatları yaratmak için çalışıyor.
ABDULLAH ORKUN KAYA / TTNET GENEL MÜDÜRÜ
AYAKÜSTÜ SOHBETLER DAHA ANLAMLI
YÜZ YÜZE İLETİŞİM
Büyük bütçelerle muazzam İK programları hayata geçirebilirsiniz. Ancak
günlük hayatta çalışanlarınızla temasınız bir üst perdedense o
programlar gerçek anlamda çalışan memnuniyeti doğurmaz. Asansörde,
koridorlarda karşılaştığınız çalışanlarınızla ayaküstü
gerçekleştirdiğiniz sohbetler, toplantılarda vereceğiniz mesajlardan çok
daha anlamlı. Ben çalışma arkadaşlarımla “karşılaşmak” için fırsatlar
oluşturuyorum.
KISA MESAJ ETKİSİ
Örneğin bir yardımcımla toplantım varsa sürpriz yapıp onun ofisine
gidiyorum. Bu vesileyle o katta 2-3 çalışanımızla karşılaşıyorum,
ayaküstü sohbet ediyorum, şakalaşıyorum. Çalışanlarımızın düğünlerine
katılmaya çalışıyorum, en azından telefonla tebrik ediyorum. Bazen tüm
çalışanlarınıza vereceğiniz kısa mesajlar, üzerinde haftalarca çalışılan
ödül programlarından daha etkili olabiliyor.~ SAMİMİYET ÖNEMLİ
Ay sonu performans rakamlarını gördüğümde tüm çalışanlarımıza 2-3
cümleyle teşekkür ettim. İK’nın hazırladığı bir metni kullanmak yerine o
anki duygularımla mesaj yazdım. Aynı samimiyetle kaleme alınan
cevaplardan son derece mutlu oldum. “Makam”dan gelen bir “ağırlık”
beklentisi var. Ben bu kalıplara girmedim. Çalışma arkadaşlarım da beni
mahcup etmedi. Samimiyetime rekorlarla dolu bir yılla karşılık verdiler.
GEZİNTİYE DEVAM
Çalışanlarımızın motivasyonu yüksek ve mutlu olduklarında, biliyoruz ki
iş verimliliği de artıyor. Yurtiçinden ve yurtdışından saygın
üniversitelerle bir eğitim programı üzerinde çalışıyoruz. Aramızdaki
yıldızları keşfedip bu arkadaşlarımıza uzun vadeli yatırım yapmak
istiyoruz. Bunların dışında ben yine bahaneler bulup koridorlarda
dolaşmaya, çalışanlarımızla sohbet etmeye, şakalaşmaya devam edeceğim.
"DANTELLİ ÖRTÜYÜ ÖDÜLLENDİRDİM"
CİN FİKİR KUTUSU
İnovatif fikriyle şirkete katkısı olan çalışan takdir edildiğinde
motivasyonu mutlaka artıyor. Şirketimiz içindeki “Cin Fikir” kutularının
tek anahtarının sadece bende olduğunu tüm çalışanlar biliyor. Bu
kutular, fikirleriyle bana mutlaka ulaşabildikleri yerler. İş
geliştirme, verimlilik, sosyalleşme veya iş güvenliği konularında
fikirleri değerlendirilen çalışanları herkesin olduğu bir ortamda
ödüllendiriliyorum.
“BÜZGÜLÜ” İNOVASYON
Bizim iş prosesimizdeki kâğıt tozlarından dolayı barkod cihazlarımız
bozuluyor ve yenileniyor. Çalışanlarımızdan biri, bu durumu fark edip
kendi kendine bir çözüm bulmuş. Eşine dantelli, büzgülü örtüler
ördürmüş; barkodlar üretimde gerekmediğinde üstlerini kapalı tutup
gerektiğinde örtüleri açıyordu. Tanesi 1.500 Euro olan bu okuyucular,
artık yılda sadece bir kere değişmeye başladı.~
EL ELE ÇALIŞIYORUZ
Bu çalışanımız, bizim ofisten göremeyeceğimiz bir iyileştirmeyle
işletmeyi yılda 3 bin Euro kâra geçirdi. Kendisini ve eşini çağırarak
ödüllendirdik. Ben de böyle bir çalışana sahip olmaktan dolayı çok
gururlanıyorum. Bu tip katkılar, tüm organizasyona yayıldıkça şirketin
genelinde bir inovasyon havası esmeye başlıyor. Böyle bir ortam içinde,
şirketini geliştirmeye çalışan çalışanlarla el ele çalışmak müthiş
keyifli.
Türkiye ve dünya ekonomisine yön veren gelişmeleri yorulmadan takip edebilmek için her yeni güne haber bültenimiz “Sabah Kahvesi” ile başlamak ister misiniz?