Torunlarla unutulmaz dakikalar

İş dünyasında “büyükbaba” ya da “dede” olma şansını yakalayan işadamlarından her biri torunlarına çok düşkün.

1.09.2013 00:00:000
Paylaş Tweet Paylaş
Torunlarla unutulmaz dakikalar
Belki de çocukları büyürken onlara yeterince zaman ayıramadıklarından şu yaşlarda torunlarıyla geçirdikleri her an onlar için çok daha değerli. Kütahya Porselen Yönetim Kurulu Başkanı Nafi Güral, her yıl 7 torunuyla tatile çıkıyor. Onlarla bizzat ilgilenip onlara özel eğitim programları bile yapıyor. Dimes Onursal Başkanı Orhan Diren de sadece torunlarını görmek için her ay iki kez İzmir’den İstanbul’a geliyor. 5 yaşındaki ikiz torunlarına hikaye okumanın keyfini yaşarken, 8 yaşındaki torununu da şimdiden iş dünyasına hazırlıyor. Herkesin malumu... Türk iş dünyasının önemli bir bölümü aile şirketlerinden oluşuyor. Bu nedenle gelecek kuşakların eğitimi son derece önemli. Bunun yanında işin duygusal boyutu da var. Bugün Türk iş dünyasında güçleriyle göz dolduran pek çok lider torun sahibi olmasıyla dikkat çekiyor. Torunlarının eğitimiyle yakından ilgilenip onlarla vakit geçirmek için ellerinden geline yapıyorlar.

İş dünyasında “büyükbaba” ya da “dede” olma şansını yakalayan bu iş insanlarının her biri, torunlarına düşkünlükleriyle de dikkat çekiyor. Belki de çocukları büyürken onlara yeterince zaman ayıramadıklarından şu yaşlarda torunlarıyla geçirdikleri en küçük zaman dilimi bile onlar için çok daha değerli. Bugün iş dünyasına baktığımızda özel yaşamlarında en büyük keyfin torunlarıyla zaman geçirmek olduğunu söyleyen çok sayıda isim olduğunu görüyoruz. Örneğin Kütahya Porselen Yönetim Kurulu Başkanı Nafi Güral, her yıl 7 torunuyla tatile çıkıyor. Onlarla bizzat ilgilenip onlara özel eğitim programları bile yapıyor. Pakpen Şirketler Grubu Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Tuza, işten geri kalan tüm zamanını torunlarına ayırmaya çalışıyor. Özellikle hafta sonları onlara balık yapıp yedirmekten büyük zevk aldığını ifade ediyor. Torunlarına düşkün bir dede olarak onların eğitimlerini de şimdiden düşünüyor. Dimes Onursal Başkanı Orhan Diren de sadece torunlarını görmek için her ay iki kez İzmir’den İstanbul’a geliyor. 5 yaşındaki ikiz torunlarına hikaye okumanın keyfini yaşarken, 8 yaşındaki torununu da şimdiden iş dünyasına hazırlıyor.

"HER YİL GEZİYE ÇIKIYORUZ"
Kütahya Porselen Yönetim Kurulu Başkanı Nafi Güral’ın tam 7 torunu var. Yaşları 6 ve 12 arasında değişen 5 erkek torunun yanı sıra 2 tane de kız toruna sahip olan Güral, şanslı dedelerden. “Torunlarımı görmediğim hafta yok gibi” diyor. Her birine mümkün olduğunca fazla vakit ayırmaya çalıştığını da belirten Güral, şöyle devam ediyor:~
“Bizim torunlarımla en özel paylaşımımız, her yıl birlikte çıktığımız gezilerimiz. İlk yıl en büyük iki torunum Nafi Emir ve Umut ile Paris ve Disneyland gezisi yaptık. İkinci yıl beyaz geceler için Rusya’ya gittik. Üçüncü yıl bu gruba diğer torunlarım Demir Nafi ve Bora da katıldı ve Fas’a gittik. Dördüncü yıl ise en küçük erkek torun Fevzi Eren de gruba katıldı ve son kutup enlemini geçerek Finlandiya’nın kuzeyine gittik. Bu yıl da programımız olacak ama gideceğimiz yeri sürpriz olarak saklıyoruz. Bu gezilerin en önemli özelliği hiçbir torunun anne babaları geziye katılamıyor. Çünkü ana-babaları da bize katılsalar, torunlarım dedenin ve büyükannenin ortak programı olduğunu algılayamayacaklar, normal bir aile gezisi olduğunu düşünecekler.”

Güral Ailesi’nde dede ve torunlar sadece geziler ya da çeşitli programlarla değil, iş ortamında bir araya geliyor. Bu yaz torunları için düzenli bir eğitim programı hazırladığını anlatan Nafi Güral, “Her sabah fabrikalarımıza geliyor, üretim tesislerini geziyor, çalışanlarla tanışıyor ve birçok farklı departmanda işlerin nasıl yapıldığını gözlemlemeye ve öğrenmeye çalışıyorlar” diyor.

"ONLARA HİKAYE OKUYORUM"
Dimes Yönetim Kurulu Başkanı Orhan Diren, dede olma duygusunu ilk kez Dimes Genel Müdürü olan oğlu Ozan Diren’in çocuklarıyla yaşadı. Diren, en büyüğü 8 yaşında olan 3 erkek torun sahibi. Diğer ikisi de 5 yaşında ikizler. Torunları İstanbul’da kendisi İzmir’de yaşayan Orhan Diren, “Maalesef onlara yeterli zamanı ayıramıyorum” diye başlıyor söze. Ama yine de ayda mutlaka iki kez torunlarını görmek için İstanbul’a geldiğini belirtiyor: “Dede-torun bir araya geldiğimizde hasret gideriyor, şakalaşıyoruz. Daha sonra özellikle onları bilgisayar oyunlarından uzaklaştırmaya çalışıyorum. İkizlere hikaye okuyorum. Büyük torunumla sporu ve arkadaşlarıyla olan ilişkilerini konuşuyoruz. O konuda onu yönlendirmeye çalışıyorum.”

Torunlarıyla bulduğu her fırsatta her daim bir paylaşım içinde olmaya da özen gösteren Diren, henüz küçük olmalarına rağmen iş konusunda da onlara şimdiden birtakım mesajlar vermeye çalışıyor. Bu konuda neler yaptığını da şöyle paylaşıyor:

“Örneğin birlikte işe de gidiyoruz. İkizler şu anda çok küçük ama 8 yaşındaki torunum Onur’a işle ilgili tavsiyelerde bulunmaya başladım. İşin ciddiyetini anlatıyorum. Bilgisayar oyunlarından biraz fedakarlık edip ofiste babasına yardım etmesi gerektiğini söylüyorum. Ancak onları iş dünyasına hazırlama konusunda çok fazla plan yapmıyorum. Çünkü Ozan’ın tahsili ve deneyimi benden biraz daha yüksek olduğu için ben Ozan’a daha çok güveniyorum. Çocukların annesi, yani gelinim de iyi bir yönetici olduğu için onlar en az benim kadar hatta benden daha başarılı. Bu konuda onlara daha çok güveniyorum.”~
"İSTEDİKLERİNİ GİZLİCE ALIYORUM"
Asaş Yönetim Kurulu Üyesi Ahmet Yavuz da 4’ü erkek, 1’i kız 5 torun sahibi bir büyükbaba. Torunlarının 8 ve 5 yaş grubunda olduğunu belirten Yavuz, “Onlarla haftada en az bir kere birlikte vakit geçirme fırsatı buluyorum” diyor.

Dede ve torunlar bir araya geldiklerinde çoğunlukla birlikte balıkçıya gidiyor, masa başı sohbetleri yapıyorlar. Yavuz’un torunlarıyla bu buluşmalarda yaptığı şakalaşmalar onlar için de keyifli bir oyuna dönüşüyor. Sadece bu kadar da değil... Yavuz torunlarıyla ev ortamında oyunlar oynamayı çok seviyor. “Her biri evde oyuncaklarıyla oynarken ben de onlara eşlik ediyorum. Beni çoğu zaman oyun arkadaşları gibi gördüklerini hissediyorum. O anlarda bazen öyle şeyler söylüyorlar ki kendi kendime şaşırıyorum. Ancak 5’i bir araya geldiğinde iletişim kurmak hayli zor oluyor” diye anlatıyor.

Torunların yaşları büyüdükçe Yavuz’un onlarla geçirdiği zamanın niteliği de değişiyor. Örneğin daha büyük olan torunlarıyla dışarıda daha çok baş başa zaman geçiriyor. Bu buluşmalarda neler yaptıklarını da şöyle paylaşıyor: “Bazen özellikle 8 yaşlarında olan Onur ve Merve’yi alıp dışarı çıkıyorum. Onlarla istedikleri yerlerde yemek yiyip sohbet ediyoruz. Her seferinde bir yolunu bulup beni mutlaka oyuncakçıya götürüyorlar... Kendimi annelerinden gizli istedikleri oyuncağı alırken buluyorum. Onları hayatla ilgili yönlendirmeyi ise çoğunlukla sorduğum sorularla yapıyorum. Neyin doğru neyin yanlış olduğunu sorduğum sorular neticesinde, o süreci daha çok bir oyun haline getirerek anlatmaya çalışıyorum. Çünkü biliyorum ki bu yaşta bu tarz oyunlarla çocuklara öğüt vermek çok daha verimli oluyor.”

"İŞİN KEYFİNİ SÜRÜYORUM"
Saray Grup Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Saraylı, her fırsat bulduğunda 2’si kız, 2’si erkek toplam 4 torunuyla vakit geçirmeye çalışıyor. Kızların 5 ve 9, erkeklerin 10 ve 12 yaşlarında olduğunu belirten Saraylı, “Hatta hemen her boş vaktimde onlarlayım diyebilirim. Aynı binada yaşadığımız için yol, trafik, saat gibi problemlerimiz olmuyor. Bunun çok büyük bir avantaj olduğunun farkındayım ve her anlarına şahit olabiliyorum. Gün be gün büyümelerini, artan meraklarını ve değişen ilgi alanlarını takip edebildiğim için kendimi çok şanslı bir dede olarak görüyorum” diyor. Saraylı ailesinde torunların eğitiminden anne babalar sorumlu. Ahmet Saraylı bu nedenle kendisine işin daha çok keyfini sürmenin kaldığını söylüyor. “Birlikte gerek evde gerek dışarıda uzun oyunlar oynuyor ve gezintiler yapıyoruz. Anneleri duymasın, kaçamak dondurma ve abur cuburlarından sorumluyum” diye devam ediyor. Saraylı, torunlarıyla iş hayatında da zaman geçiriyor. Özellikle erkek torunlarının Bahçelievler’de inşaatı devam eden Greenist konut projesiyle yakından ilgili olduklarını ifade ediyor. “Baretlerini takıp en üst kata çıkmak istiyorlar. Her geldiklerinde inşaatı biraz daha yükselmiş görünce çok heyecanlanıyorlar. Birkaç kez de Çerkezköy’deki alüminyum fabrikamıza götürdüm. Oradaki makineler ve üretim süreçleri de çok dikkatlerini çekti. Dördünü de ilerleyen zamanlarda
Ahmet Yavuz, torunlarıyla haftada en az bir kere mutlaka biraraya geliyor. şirketimizin belli başlı noktalarında görmeyi çok arzu ederim” diye konuşuyor.

TORUNLARINA BALIK YAPIYOR
Pakpen Şirketler Grubu Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Tuza’nın 2 oğlundan yaşları 7 ve 1,5 arasında değişen 4 torunu var. Oğullarından İbrahim Tuza İstanbul’da, Fuat Tuza ise Konya’da yaşıyor.~
Mehmet Tuza, “Ben de ağırlıklı olarak Konya’da yaşıyorum. Ancak iş sebebiyle sık sık İstanbul’a geliyorum. Bizim aile bağlarımız çok güçlü. Geleneksel ama modern bir yapıda ilişkilerimizi sürdürüyoruz. Fuat’la evimiz aynı sitede, böylece Konya’daki torunlarımı sık sık görebiliyorum. İstanbul’a ise her geldiğimde ilk işim torunlarımı görmek” diyor.

Tuza, işten geri kalan tüm zamanlarını torunlarına ayırmaya çalışıyor. Özellikle hafta sonları onlara balık yapıp yedirmekten büyük zevk aldığını ifade ediyor. Torunlarına düşkün bir dede olarak onların eğitimlerini de şimdiden düşünüyor. Çocuklarının ilkokuldan itibaren iyi bir eğitim almasının hayatındaki öncelikler arasında yer aldığını hatırlatıyor. Şimdi de ne olursa olsun torunlarının donanımlı bir eğitim hayatı geçirmeleri için tüm gerekeni yapacağını söylüyor. Yaşları henüz çok küçük olmasına rağmen Tuza, torunlarını iş hayatına dahil etmeye da başlamış. Tuza, “İşe geliyorlar ama iş yeri onlar için yeni bir oyun alanı. Pakpen’in Türkiye’de kurumsallaşma sürecini aile şirketi

yapısında en iyi şekilde yürüten şirketlerden biri olduğunu düşünüyorum. İbrahim ve Fuat’ı küçüklüklerinden beri hep ticarete hazırladım. Onları büyüyünce kendi yeteneklerine göre yönlendirdim. Aynı şekilde torunlarım da tabii eğer isterlerse şirket içinde görev alacak. Açıkçası ben böyle olmasını çok arzu ederim” diye konuşuyor.

Türkiye ve dünya ekonomisine yön veren gelişmeleri yorulmadan takip edebilmek için her yeni güne haber bültenimiz “Sabah Kahvesi” ile başlamak ister misiniz?


İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR

Yorum Yaz