Enerji üniversitesi ile fark yaratıyoruz

Bora Tuncer, dünyanın sürdürülebilirlik yolunda en önemli çıkış yolunun enerji verimliliği olduğuna inandıklarının altını çiziyor.

1.10.2013 00:00:000
Paylaş Tweet Paylaş
Enerji üniversitesi ile fark yaratıyoruz
Sürdürülebilirlik son yularda önemini giderek artıran bir kavram. Dünya genelinde enerji ihtiyacının artışına paralel olarak karbon salınımlarının da artması birçok firmayı yeni sürdürülebilirlik politikaları oluşturmaya itiyor. Tüm iş modellerini ve iletişimini sürdürülebilirlik olgusu üzerine kurguladıklarını ifade eden Schneıder Electrıc Türkiye Genel Müdürü Bora Tuncer, dünyanın sürdürülebilirlik yolunda en önemli çıkış yolunun enerji verimliliği olduğuna inandıklarının altını çiziyor. Bu konuda sürekli olarak çalışmalar yaptıklarını ve danışmanlık hizmetleri de verdiklerini anlatan Tuncer, son iki yılda yaptıkları toplam 80 adet enerji etüdü ve verimlilik artırıcı proje çalışmaları sonucunda 42 milyon liralık potansiyel tasarruf sağladıklarını belirtiyor. Schneider Electric enerji verimiliği cve sürdürülebilirlik üzerine uzun süredir çok önemli çalışmalar yapan bir şirket. Kullanıcılarda da enerji tasarrufu üzerine ciddi bir bilinç oluştuğuna dikkat çeken Schneider Electric Türkiye Genel Müdürü Bora Tuncer, bu konudaki hedeflerini daha fazla tasarruf etmek, daha iyi enerjiyi paylaşmak ve daha verimli kentler yaratmak adına birlikte çalışmak olarak belirtiyor. Gençlere ayrıca önem verdiklerini ifade eden Tuncer bunun için Enerji Üniversitesi adında çok özel bir online eğitim projeleri olduğunu söylüyor. Tuncer, tamamen ücretsiz olan online Enerji Üniversitesi’ne 2010  yılından buyana 165’ten fazla ülkede 165 bin kullanıcının katıldığına, Türkiye’deki kullanıcı sayısının ise 3 bini aştığına dikkat çekiyor.

Enerji sektöründe sürdürülebilirlik çalışmaları neden önemli?
Benzeri görülmemiş ekonomik, demografik, endüstriyel ve şehirsel büyümenin bir sonucu olarak, enerji ihtiyacı da dünya genelinde her geçen gün artıyor. Artan taleple birlikte dünyamızın sürdürülebilirliğini tehlikeye atan karbon emisyonları da yükselişte. Öte yandan artan enerji fiyatları, enerji dışalımları nedeniyle oluşan ticari dengesizlik, kullanılabilir enerji, iklim deği��ikliği ve büyük kentlerde yaşanan çevre kirliliği gibi sorunlar, farklı bir enerji paradigmasına olan ihtiyacı vurguluyor.

Bilgi ve enerji teknolojilerinin yakınlaşması ve yenilenebilir enerjinin satın alınabilir hale gelmesiyle birlikte, enerjiden sistematik olarak tasarruf edilebilen yeni bir dünyanın kapıları aralanmış oldu. Kullanıcılar, yöneticiler ve kamu nezdinde; enerjiyi aynı noktada üreterek, kullanarak ve tasarruf ederek enerji alanında etkin bir oyuncu olmanın zamanının geldiğine dair bilinç artmaya başladı. Bu oyuncular, “Çevremize karşı sorumlu kalırken aynı zamanda toplumun sağlık, eğitim ve enerji ihtiyaçlarına nasıl cevap verebiliriz?” sorusunun cevabını ararken, cevabın üç amaca hizmet etmesi gerektiğinin farkına vardılar: Enerji verimliliği, daha akıllı bir elektrik şebekesi ve sürdürülebilirliği daha fazla şehirler.~
Dolayısıyla daha yaşanabilir dünyaya giden yolun sürdürülebilirlikten geçmesi gerektiğinin farkındalığıyla, daha fazla tasarruf etmek, daha iyi enerjiyi paylaşmak ve daha verimli kentler yaratmak adına birlikte çalışmanın ilk adımları atıldı.

Schneider Electric için sürdürülebilirlik stratejisi ne zaman başladı?
Bunun için bir zaman tanımlamak çok doğru değil. Çünkü sürdürülebilirlik, bizim Schneider Electric olarak, tüm iş modelimizi ve iletişimimizi üzerine kurguladığımız, DNA’mıza işleyen bir kavram. Biz, dünyanın sürdürülebilirlik yolunda en önemli çıkış yolunun enerji verimliliği olduğuna inanıyor, ürün ve hizmetlerimizi bu doğrultuda geliştiriyoruz. Enerji yönetiminde dünya çapında uzman bir şirket kimliğiyle enerjiyi güvenli, güvenilir, verimli, üretken ve çevreci hale getirmek üzere çalışıyoruz.

Peki öne çıkan stratejileriniz nelerdir?
Schneider Electric olarak, kurumların ne kadar ve nerelerde enerji tükettiklerini bilinmesi gerektiğini düşünüyor ve enerjinin verimli kullanılması için yenilikçi entegre çözümler sunuyoruz. Ancak bununla da kalmıyor, insanları hem kendi bütçeleri hem de ülke ekonomisi için tasarruf yolunda bilinçlendirmeyi amaçlıyoruz. Profesyonel anlamda hem bina, hem de sanayi tesislerine enerji verimliliği konusunda danışmanlık hizmeti veriyoruz.

Öte yandan Schneider Electric, sosyal sorumlu bir dünya vatandaşı kimliğiyle enerji alanında yaptığı tüm çalışmaları çift taraflı bir sosyal sorumluluk projesi olarak değerlendiren bir şirket. Ticari faaliyetlerimizi sürdürülebilirlik anlayışıyla yürütürken, sağladığımız bütçeyi de gelecek nesillerin gezegeni koruyabilmesi amacıyla sürdürülebilirlik projeleri için kullanıyoruz. Tüm dünyada bu anlamda hayata geçirdiğimiz toplam 166 projemiz var ve yine global ciromuzun yüzde 4,5’iyle bu projeleri destekliyoruz. Bu verilerle dünyada
5’inci sıradayız. (Kaynak: Summer 2012 SRI Lenders Report)

Sürdürülebilirlikte sizin için en temel konular ve olmazsa olmazlarınız nelerdir?
Bizim için en temel konu, enerji verimliliğine odaklanan ürün ve çözümler geliştirirken, aynı zamanda insanları da yanımızda görmemizi sağlayacak projeler gerçekleştirmek. Bu projelerde de hiçbir zaman göz ardı etmediğimiz çok önemli bir grup paydaşımız var: Gençler... Az önce sözünü ettiğim projelerden çok önem verdiğimiz birine özellikle dikkatinizi çekmek isterim: Enerji Üniversitesi. Bu, tüm dünyadan myenergyuniversity.com adresi üzerinden giriş yapılabilen bir online eğitim programı. Program, başta enerji sektöründe çalışan profesyoneller olmak üzere konuya ilgi duyan her düzeyde insanın katılabileceği bir portal olma özelliği taşıyor.~
Programa katılanlar, 12 dilde ve yaklaşık 150 farklı başlık altında eneıji verimliliği ve yönetimi konusunda en yenilikçi bilgileri edinerek kendilerini geliştiriyor, programı tamamladıklarında da bilgi düzeylerini gösteren bir sertifika almaya hak kazanıyorlar. ABD'deki en eski enerji eğitim programı olan Institute of Energy Professionals ile birlikte geliştirilen ve tamamen ücretsiz olan Enerji Üniversitesi’ne 2010 yılından bu yana 165’ten fazla ülkede 165 bin kullanıcı katıldı. Türkiye’deki kullanıcı sayısı ise 3 bini aştı.

Yine her yıl düzenlediğimiz Uluslararası Çevreci Şehirler Yarışması’yla da gençleri şehirlerde enerji yönetimi alanında yeni fikirler geliştirme sürecine dahil etmeyi hedefliyoruz. Bu, üniversite öğrencilerinin katılımına açık bir yarışma. Her yıl dünyanın önde gelen üniversitelerinden ekiplerin katılımıyla gerçekleştirilen yarışmayla, enerji pazarının bir sonraki önemli oyuncuları olacak genç ve gelecek vaat eden yeteneklerle güçlü bir bağ kurma fırsatı elde ediyoruz. Schneider Electric’in destekleriyle iki yılda bir gerçekleştirilen Solar Decathlon da evlerde enerji yönetimine odaklanan dünya çapında en büyük üniversite yarışmalarından biri. Bu yarışmayla üniversitelileri düşük enerji ve maliyetli güneş enerjisi kullanan evler tasarlamaya, inşa etmeye ve yönetmeye davet ediyoruz.

Şimdiye kadar yaptığınız çalışmalar size nasıl geri dönüşler sağladı?
Schneider Electric, Enerji Verimliliği Danışmanlığı yetki belgesiyle işletmelere entegre bina otomasyon sistemleri sunarken kendi üretim tesislerini de unutmuyor ve dünya kaynaklarının sürdürülebilirliği için öncülük ediyor. Manisa Fabrikası ile halihazırda kullanımda olan binalar için verilen inuse kategorisi BREEAM Yeşil Bina Ser-tifikası’nı almaya hak kazanan şirketimizin bu binası, aynı zamanda bu sertifikayı Türkiye’de almaya hak kazanan ilk fabrika olmasıyla da ayrıcalık gösteriyor. Manisa fabrikamız, benzer üretim yapan fabrikalara göre daha az enerjiye ihtiyaç duyuyor ve kaynakları daha verimli kullanıyor. İşletme giderleri de benzerlerine göre daha düşük. Ayrıca binamızın kullanım ömrü çok daha uzun. Çalışanlar için daha sağlıklı ortamlar sunması açısından da fark yaratıyor.

Çayırova Transförmatör Fabrikamız ise Amerikan Yeşil Binalar Konseyi (USGBC) tarafından verilen Enerji ve Çevresel Tasarımda Liderlik (LEED) Gold Yeşil Bina Sertifikası’nı almaya değer bulunan Schneider Electric’in dünyadaki ilk tesisi. Fabrika, şirketimizin enerji verimliliği alanındaki çalışmalarını tamamlar nitelikte tasarlandı ve inşa edildi. Yaklaşık 1.000 noktadan kontrol sağlayan gelişmiş otomasyon sistemiyle binanın değişen iç ve dış koşullara bağlı olarak otomatikman enerji verimliliği sağlaması ve kullanılan enerjinin birçok noktadan izlenerek devamlı verimlilik artışına açık olması sağlandı. Seçilen mekanik ekipmanlarla enerji verimliliği en üst noktaya taşındı. Aydınlatma sisteminde kullanılan varlık sensörleri, T5 ve led tipi ampuller ve gün ışığından faydalanılması sayesinde, iç ve dış aydınlatma toplamında standarda göre yüzde 36’lık verim sağlandı. Fabrikada su verimliliği de yeşil bina tasarımının önemli bir parçası oldu. Geniş çatıdan toplanan yağmur suyunun, özel filtreleme sisteminden geçirilerek içme suyu kalitesinde bina içinde kullanılmasıyla senede yaklaşık 3.600 m3’lük su tasarrufu sağlanıyor. Buna ek olarak pissu arıtma sisteminden de elde edilen yaklaşık 2.000 metreküp su peyzaj sulamasında kullanılıyor. Çalışanlarının yüzde 95’inin şirket tarafından ücretsiz temin edilen servislerle işe gelmeleri sağlanarak hem çalışanların güvenli bir şekilde seyahat etmeleri, hem de CO2 salınımlarının azaltılması sağlanmış oldu. Öte yandan yine enerji verimliliği danışmanlık firması kimliğimizle ülkemizde son 2 yılda yaptığımız toplam 80 adet enerji etüdü ve verimlilik artırıcı proje çalışmalarımız sonucunda ortaya çıkan potansiyel tasarruf miktarı toplam 42 milyon TL. Bu da yılda 220 bin ton karbondioksit azaltımına denk geliyor.~

Şimdiye kadar yaptığınız uygulamalardan bazı örnekler verebilir misiniz?
Bugüne kadar gerçekleştirdiğimiz çalışmalarla elektrik konusunda 12 bin kişiye eğitim verdik. 6 yatırımı ve 400 girişimciyi destekledik. 1 milyon eve ise elektrik taşıdık. En önemlisi de bunları güvenilir, ekonomik ve temiz enerji kaynakları oluşturarak sağladık. Bu 1 milyon evde yaşayan çocuklar artık ders çalışmak için güneş ışığını beklemiyor, karanlığa mahkum bölgelerde her türlü iş ve sağlık imkanı için gereken elektrik bulunuyor.

Öte yandan geleceğin dünyasını akıllı şehirlerin yönlendireceğine inanıyoruz. Schneider Electric olarak Akıllı Kent çözümlerimizi ve kazanımlarımızı dünyaya net bir şekilde göstermek istiyoruz. Bir Akıllı Kent örneği olması açısından, Birleşik Arap Emirlikleri’nin başkenti Abu Dabi'deki 6 kilometrekarelik temiz teknoloji bölgesi olan kente, enerji verimliliği ve yenilenebilir enerji çözümleri temin ediyoruz. Güneş ve rüzgâr enerjisiyle beslenecek, atık suyu dönüştürecek, biyolojik atıkları toprak ve gübreye çevirecek olan Masdar City, 2020’de tamamlanacak ve 21. yüzyılın en temiz şehri olacak. Sadece güneş enerjisi kullanılacak olan şehir, 25 yılda 2 milyar dolarlık petrol eşdeğerinde enerji tasarrufu sağlayacak. Otomobillerin giriş yapamayacağı kentte ulaşım, güneş enerjisiyle çalışan araçlarla sağlanacak.

Türkiye ve dünya ekonomisine yön veren gelişmeleri yorulmadan takip edebilmek için her yeni güne haber bültenimiz “Sabah Kahvesi” ile başlamak ister misiniz?


İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR

Yorum Yaz