Ödüller yeni bir dönemin başlangıcı

Akşan Yapı’nın yönetim kurulu başkanı Melih Şimşek,sorularımızı yanıtladı.

1.03.2013 00:00:000
Paylaş Tweet Paylaş
Ödüller yeni bir dönemin başlangıcı
Geleneksel yapı tekniklerinin kullanıldığı Türkiye inşaat pazarını yapısal çelik sistemleriyle tanıştıran akşan yapı, bu doğrultuda geliştirdiği çevreci 35. sokak projesiyle ‘Türkiye’nin En Başarılı Emlak Yatırımları’ yarışmasında üç farklı kategoride ödül aldı. Akşan Yapı Yönetim Kurulu Başkanı Melih Şimşek, “aldığımız her ödül bizim için ayrı bir gurur ve sevinç kaynağı. ancak son aldığımız ödüller bizim için gerçekten yeni bir dönemin başlangıcı niteliğinde” diyor. Bazı şirketler tüm rakiplerinin arasından sıyrılarak zoru seçer. 40 yıllık geçmişi olan Akşan Yapı da bunlardan biri. 1970’li yıllarda kurulan şirketin 1999 Marmara depreminden sonra yapısal çelik sistemlerine odaklanmaya karar vermesi şirket için bir dönüm noktası olur. Zira dünyada özellikle deprem kuşağı üzerinde bulunan ülkelerde uzun süredir kullanılan yapısal çelik sistemleri, geleneksel yapı tekniklerinin kullanıldığı Türkiye için çok yenidir. Akşan Yapı Yönetim Kurulu Başkanı Melih Şimşek, “Durum böyleyken Akşan Yapı olarak bizi zorlu bir süreç bekliyordu. Öncelikle yapısal çelik sistemini ve sağladığı onlarca avantajı sektöre ve tüketicilere ve kamuoyuna anlatmamız gerekiyordu” diyor ve ekliyor: “Yapısal çelik sistemini deprem kuşağı üzerinde bulunan ülkemizde hem güvenlik hem de sürdürülebilir enerji tasarrufu sağlamak, çevreci binalar inşa edebilmek için bir sosyal sorumluluk projesi gibi sahiplendik.” Şirket, gerek kendi projeleri gerekse yurtdışı ve yurtiçinde ürettiği taahhüt projeleriyle aradan geçen zamanda çok yol kat etti. Türkiye’nin çelik yapı sistemli ilk, okul, yurt, hastane, kamu binaları gibi pek çok farklı türdeki yapıları Türkiye’ye kazandırdı. Son 10 yılda, sadece çelik kullanarak inşa ettiği yapılarla ulaştığı metrekare büyüklüğü 2 milyon metrekareyi buldu. Akşan Yapı, 2012 yılında Türkiye içinde ve yurtdışında toplam 250 milyon dolarlık proje büyüklüğüne ulaştı. Uzun yıllar süren çalışmalarının karşılığını ödüllerle taçlandırmaya başlayan Akşan Yapı’nın yönetim kurulu başkanı Melih Şimşek, şirket için ödül almanın öneminden hedefledikleri ödüllere kadar pek çok sorumuzu yanıtladı.

Bugüne kadar aldığınız ödüllerden bahsedebilir misiniz?
İzmir’de hayata geçirdiğimiz Türkiye’nin en büyük çelik konut projesi 35. Sokak aynı zamanda ülkemizin ilk ve tek Breeam sertifikasına sahip konut projesi. Diğer taraftan aynı projemiz Kapital, Ekonomist, Maison Française ve hurriyetemlak.com tarafından düzenlenen ve ‘Emlak Oscarları’ olarak değerlendirilen ‘Türkiye’nin En Başarılı Emlak Yatırımları’ yarışmasında üç farklı kategoride ödüle layık görüldü. 35. Sokak, toplam 12 kategoride yapılan yarışmada; Türkiye’nin en başarılı ‘Markalı Konut’ projesi kategorisinde birincilik ödülünün sahibi oldu. ‘Yeşil Bina’ kategorisinde ise ikinci olan 35. Sokak, büyük ödül olan ‘Türkiye’nin En Başarılı Emlak Yatırımları’ alanında ise üçüncü olarak bize büyük sevinç ve gurur yaşattı.~

Sizin için özel önemi olan bir ödül var mı?
Aldığımız her ödül bizim için ayrı bir gurur ve sevinç kaynağı. Ancak son aldığımız ödüller bizim için gerçekten yeni bir dönemin başlangıcı niteliğinde. Gerek yurtiçinde gerekse yurtdışında alanımızdaki saygın ödülleri almak hedeflerimiz arasında. Özellikle yurtdışında bir ödül alarak hem ülkemizin hem şirketimizin adını yurtdışında daha fazla duyurmayı ve gündemde daha geniş bir şekilde yer almayı hedefliyoruz.

Ödül almak sizin için ne ifade ediyor?
Ödül almak bizim için bir anlamda emeklerimizin, çabalarımızın karşılığı niteliğinde. Biz kendi içimizde iyi, başarılı işler yaptığımızın farkındayız ve bütün gayretimiz bu yönde. Ancak ödüller başkalarının da bu başarıları fark ettiği, takdir ettiği anlamına geliyor. Ve bir kez daha ne kadar doğru işler yaptığımızın göstergesi oluyor.

Aldığınız ödüllerin size ne gibi katkıları oluyor?
Daha önceki soruda bahsettiğim üzere ödüller bize yaptığımızın işin doğruluğunu bir kez daha gösteriyor, adeta bir ispatı niteliğinde. Yanı sıra sektörde farkındalığımzm artmasını sağlıyor. Bu durumda hem iş ortaklarınız hem de müşteri nezdinde duyulan güveni artırıyor. Diğer taraftan ekibimiz için bir isteklendirme kaynağı oluyor diyebilirim. Çalışanlarımız için çalıştıkları kurumun gücünün ve başarısının bir göstergesi anlamına gelebiliyor ve kendilerini güvende hissediyorlar.

Aldığınız ödüller arasında dünya çapında fark yaratanlar oldu mu?
Akşan Yapı gerçekleştirdiği ilk markalı konut projesiyle ödüle layık görüldü. Henüz dünya çapında bir ödül başvurusunda bulunmadık. Ama 2013 yılında uluslararası ödül başvuruları hedeflerimiz arasında.

Hayalinizdeki ödülleri almak için nasıl bir strateji izliyorsunuz?
Ödül almaktan ziyade bizim kurum olarak stratejimiz ve hedefimiz, yaşadığı topluma katma değer katacak, örnek gösterilecek işlere imza atarak, takdir edilmek. Bu hedefi gerçekleştirdiğinizde, başarınız da ödüllendiriliyor.

2013 yılında yeni bir projeye başlayacak mısınız, ondan bahsedebilir misiniz?
2013 yılında, İzmir ve Ankara’da çevre dostu markalı konut projeleri üretmeye devam edeceğiz. Bu konuda arsa arayışımız devam ediyor. 2015 yılına kadar yurtiçinde toplam 5 bin konut inşa etmeyi planlıyoruz~

2012’de ne kadar büyüdünüz? 2013 hedefiniz nedir?
Akşan Yapı olarak son 10 yılda, yurtiçinde ve yurtdışında toplam 2 milyon metrekareye ulaşan çelik sistemli projeler gerçekleştirdik. 35.Sokak’ta birinci etap satışlarımız tamamlandı ve ikinci etap satışlarımız başladı. AnkaNatura projemizdeki ev teslimlerine bu yaz başlıyoruz. Yurt dışında ise Ortadoğu, Afrika, Asya ve Amerika’da yoğun iş geliştirme çalışmalarımıza devam ediyoruz. Ayrıca, 2013 yılı, üretim kapasitemizi kendi ihtiyaçlarımız dışında da kullanılabileceğimiz bir yıl olacak. Aynı zamanda sektöre yeni bir iş modeli kazandırmanın hazırlığı içinde olacağız. Bu konunun bizi 2013 senesinde en heyecanlandıracak konuların başında geleceğini düşünüyorum.

ZMİR 35. SOKAK PROJESİ’NİN FARKI NEREDE?
Akşan Yapı’nın üç ödül alan 35. Sokak projesi, 555 konutla Türkiye’nin en büyük çelik konut projesi olma özelliği taşıyor. Proje aynı zamanda çevre dostu binalar için referans konumunda. 35. Sokak uluslararası platformun önemli sertifikalarından biri olan Uluslararası yeşil bina sertifikası Breeam tasarım sertifikasının Türkiye’deki konut alanında ilk ve tek sahibi olarak öne çıkıyor. Yüzde 90’ı geri dönüştürülebilir bir malzeme olan çelik kullanılan 35. Sokak; başta ısı yalıtımı olmak üzere üst düzey enerji verimliliğinde İzmir bölgesi için yüzde 50 oranında daha fazla avantaj sağlıyor. Ayrıca, havadan suya kullanılan ısı pompası sayesinde, 376.000 kWh elektrik tasarrufu yapılarak, yılda 272 ton daha az karbon salımı gerçekleşiyor. Yine bu sistem sayesinde 35. Sokak’ın inşaatı sırasında 30 bin 455 ton su tasarrufu elde edildi. Türkiye’nin ilk çok katlı çelik konut projesi AnkaNatura ise Ankara’nın en gözde konut bölgesi Beysukent’te yapılanıyor. Hacettepe Ormanı’nın yanı başında uzanan ve sürdürülebilir çevre ilkesiyle inşa edilen AnkaNatura, ormanın eteklerine serilmiş, 63 bin metrekarelik alana yayılan 208 konuttan oluşuyor. Bu projenin en önemli özelliği yaşamı kolaylaştıran “akıllı ev” teknolojisine sahip olması.

‘35. SOKAK YÜZDE 37 DEĞER KAZANDIRDI’
Ödüllerin şirketin güvenilirliğini artırdığını söyleyen Akşan Yapı Yönetim Kurulu Üyesi Müge Şimşek, 35. Sokak projesinin iki yılda yatırımcısına yüzde 37 değer kazandırdığını söylüyor.
Bu ödüller müşteri algısında ne gibi etkiler yaratıyor?
Başta kurum olmak üzere, markalarınıza ve projelerinize güven duyuluyor. Ödül tüketicide, “güçlü ve güvenilir bir markadır” algısı yaratıyor. Bu durumda satın almayı pozitif anlamda etkiliyor.

Bugün bitmiş veya üzerinde çalıştığınız projeleriniz nelerdir?
Dünyada özellikle deprem kuşağı üzerindeki ülkelerde yapılarda çelik kullanım oranları yüzde 80’ler düzeyindeyken hala geleneksel yapı sistemlerinin kabul gördüğü ülkemizde işimiz hiç de kolay değildi. Ancak biz yüzde 90 oranında geri dönüştürülebilir bir malzeme olması nedeniyle, başından itibaren çevreci projeler olarak yükselecek konutlar yapmayı kafamıza koymuştuk.~
Öyle bir konut projesi yapalım istedik ki; İzmir'in hem deprem sorununa çözüm üretsin, hem komşuluk ilişkilerini koruyarak müstakil bir hayat sunsun, hem ülkemizin ve sektörümüzün ilklerini üretsin, hem çevreyle dost olsun, hem tüm sosyal aktivitelerin yapılabileceği bir alan olsun, hem de apartman bloklarının ekonomik şartları paralelinde satın alınabilir, ulaşılabilir olsun. Ve bu hayalimizi gerçekleştirdik. Geleneksel sokak kültürünü yaşatmayı, komşuluk ilişkilerini yeniden canlandırmayı amaçlayarak inşa ettiğimiz 35. Sokak projemizin birinci etabını bitirip teslimlere başladık. 35. Sokak projesi iki yıl gibi kısa bir sürede yatırımcısına yüzde 37 oranında değer kazandırdı. Reiden rakamlarına göre bu rakam İzmir ortalamasının 10 puan üzerinde.

Türkiye ve dünya ekonomisine yön veren gelişmeleri yorulmadan takip edebilmek için her yeni güne haber bültenimiz “Sabah Kahvesi” ile başlamak ister misiniz?


İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR

Yorum Yaz