Sınır ötesi istihdam liderleri

Türk şirketleri sınırları aştıkça sınır ötesi istihdamları da hızla artırıyor...

25.04.2023 09:39:220
Paylaş Tweet Paylaş
Sınır ötesi istihdam liderleri

Hande Yavuz Çalık

[email protected]

Bugün Koç Holding 21 bin 633, Anadolu Grubu 19 bin 200, LC Waikiki 16 bin kişilik sınır ötesi çalışana sahip. Bu gruplar çok kültürlü dev çalışan ordularını yönetmek için farklı stratejiler uyguluyor, tüm iş süreçlerini global bir bakış açısıyla tasarlıyor. İK’da çok kültürlülüğün gruplara kazanımı da çok. Bu kazanımların başında pazarlarda derinleşme fırsatı, geniş bir yetenek havuzu, yaratıcılık ve özgünlük konusunda rekabet avantajı elde etmek var.

Türk şirketleri sınırları aştıkça sınır ötesi istihdamları da hızla artırıyor. 105 bin 908 çalışanıyla Türkiye’nin özel sektörde en büyük istihdam yaratan grubu olan Koç Holding, yurt dışında 60’tan fazla üretim tesisi ve pazarlama şirketiyle 21 bin 633 kişilik bir çalışan ordusuna sahip. 80 bin çalışanı olan Anadolu Grubu da 19 ülkede, 37 farklı uyruktan 19 bin 200 kişilik çalışanıyla rekabet ediyor. Uluslararası marka satın alımlarına imza atan ve yurt dışındaki çok sayıda şirketiyle globalleşme yolunda son yıllarda hızlı adımlar atan Yıldız Holding’in de 75 bin çalışanının 15 bini yurt dışında bulunuyor. Öte yandan ulaştıkları global hacim nedeniyle yurt içinden daha fazla yurt dışında istihdam yaratan şirket ve gruplar da var. Örneğin toplam 20 bin çalışanı olan Yıldırım Group’un çalışanlarının yüzde 59’u yurt dışında. 12 bin 158 çalışanı olan Tekfen Holding’de 8 bin 634 kişi farklı ülkelerde çalışıyor. Tekfen Grup İnsan Kaynaklarından Sorumlu Başkan Yardımcısı Erhan Hersek, “Şu an Türkiye hariç 12 ülkede aktif çalışanımız bulunuyor” diyor. Hayat Holding’in 10 bin 333 çalışanının 6 bin 266’sı, Yeşim Grubu’nun 15 bin 50 çalışanının 9 bin 500’ü yurt dışında. Coğrafi olarak bakıldığında dünyanın dört bir yanına yayılmış Türk şirketleri için sınır olmadığı dikkat çekiyor. Yıldırım Group, 5 kıtada 55 ülkede 11 bin 800 çalışan istihdam ediyor. Colins’in toplam 5 bin çalışanının 3 bini, 39 ülkede yaklaşık 600 mağazada çalışıyor. 5 kıtada 93 ülkede faaliyet gösteren Defacto, yaklaşık 3’te 1’i yurt dışında olmak üzere 15 bini aşkın çalışana sahip. Tosyalı Holding’in 15 bin çalışanının 5 bini Cezayir, Angola ve Karadağ’da bulunuyor. Tosyalı Holding, bu üç ülkede Cezayir, Japonya, Mısır, Pakistan, Bangladeş, Hindistan, Angola, Senegal ve Karadağ vatandaşı olmak üzere birçok milletten çalışanı olduğunu bildiriyor. Kastamonu Entegre de Romanya, Bulgaristan, Rusya, İtalya, Bosna Hersek ve Amerika’da 3 bin 461 kişiyi istihdam ediyor. 

HİBRİT ÇÖZÜMLER

Geniş bir coğrafyada birbirinden farklı ülkelerde binlerce çalışan istihdam eden şirketlerin bu çeşitliliği nasıl yönettikleri de önemli. Bu konuda birçok şirket farklı uygulamaları devreye alıyor. Yeşim Grubu’nda şirket içi tüm yazışmalar İngilizce yapılıyor. Bursa merkez lokasyondaki tüm süreçlerini de diğer lokasyonlarındaki kültürlere uygun olacak şekilde hizaladıklarını belirten Yeşim Grup İK ve Organizasyonel Gelişimden Sorumlu Başkan Yardımcısı Behiç Gülşen, “Ölçme, değerlendirme ve eğitim gibi konularda dijitalleşme yatırımları yaparken kullanacağımız programların farklı dillerde uygulanabilir olmasına özen gösteriyoruz” diyor. Hayat Holding, bulunduğu coğrafyalarda İşveren Markası Stratejisi uyguluyor. “Çeşitliliği korumak ve bu çeşitlilikten beslenmek en önemli amaçlarımızdan biri” diyen Hayat Global İnsan Kaynakları Direktörü Alper Tokalp, “Bununla beraber çeşitliliği yönetebilmek adına farklı projeler geliştiriyoruz ve insan kaynaklarının temel süreçlerinde standardı sağlamak adına bulunduğumuz coğrafyalardaki çalışanlarımızın aynı deneyimi yaşaması için değer katacak değişiklikler yapıyoruz. Ayrıca tüm iştiraklerimizi ve her seviyede çalışanımızı kapsayan kültür araştırmaları gerçekleştiriyor, yol haritamızı buna göre şekillendiriyoruz” diye konuşuyor. Kastamonu Entegre’de merkez ofis İK organizasyonunda yurt dışı iştiraklerden sorumlu bir ekip bulunuyor. Tüm İK süreçlerinin global bakış açısıyla tasarlanması, ülke dinamiklerinin incelenmesi için yurt dışı İK ekiplerinin yakın temas halinde çalıştığını belirten Kastamonu Entegre Global İnsan Kaynakları Direktörü Selim Çelebi, “Bunun yanı sıra ‘Let’s Talk’ adlı iletişim projemizle yurt dışı çalışanlarımızla dijital ortamda düzenli iletişim toplantıları yapıyoruz. Yerel dinamikleri dikkate alarak global iş yapış biçimlerimizi standardize edebilecek ve hibrit çözümler üretebilecek sistemler tasarlayarak kurum içi global entegrasyonlar gerçekleştiriyoruz” diye konuşuyor. 

ZORLUKLAR DA VAR 

Çok kültürlü çalışmak bazen şirketler için farklı zorluklar da yaratabiliyor. 33 farklı milletten çalışanı olan Tekfen Holding’in İK’dan sorumlu başkan yardımcısı Erhan Hersek, bu noktada yaşadıklarını şöyle paylaşıyor: “Taahhüt grubumuzun lokomotifi Tekfen İnşaat, farklı coğrafyalarda, farklı iklimlerde, zorluk seviyesi yüksek, büyük projeler üstleniyor. Tabii ki kültür farklılıklarına ya da ülkelere has çalışma koşullarına ve mevzuatına uyum sağlamak ilk etapta bizi zorlayabiliyor. Özellikle mavi yaka çalışan segmentinde dil bariyerine takıldığımız zamanlar oluyor. Baştaki bu uyum sürecini sağlama noktasında İngilizce konuşabilen bir saha ekibi oluşturmayı her zaman öncelikli hedefimiz olarak görüyoruz. Elbette her projede bu imkanı sağlamak mümkün değil. Bu durumda ekipler, istek ve önerilerini onlar adına en iyi şekilde ifade edebilecek bir kişiyi temsilci olarak seçiyor. Biz de bu sayede çalışanların taleplerini dil bariyerine takılmadan işleme alabiliyoruz” diyor. Gürok İnsan Kaynakları Grup Direktörü Abdurrahman Baş, İK stratejilerinde “evrensel değerler, yerel kurallar” ilkesini referans aldıklarını söylüyor. Bir çalışanın sergilediği hareketi değerlendirirken evrensel değerlerle ne kadar uyumlu olduğuna, yerel kuralları ne kadar gözettiğine dikkat ettiklerini dile getiren Baş, “Özellikle terfi değerlendirmelerimizde bu uyuma çok önem veriyoruz.” Abdi İbrahim, Türkiye’de ve yurt dışında kullandığı sistem altyapılarını İngilizce olarak, eğitim gelişim çözümlerini ise 4 farklı ana dil seçeneğiyle çalışanlarına sunuyor. Abdi İbrahim İnsan ve Kültür Grup Başkanı Deniz Daver, pandemi döneminde teknolojik gelişmelerin hızlanması ve çalışanlar tarafından süratle benimsenmesi sayesinde iletişim olanaklarının da çeşitlendiğine değiniyor. “Örneğin, sanal gözlük uygulamasıyla yurt dışında bulunan üretim tesislerimizdeki çalışanlarımızın teknik becerilerinin geliştirilmesi ve teknik sorunlara müdahale konusunda çok hızlı çözümler sunabiliyoruz” diye konuşuyor. 

UYUM ÖNEMLİ

Toplam gelirlerinin yüzde 61’ini yurt dışı satışlarından elde eden Eczacıbaşı Topluluğu’nun yurt dışında 1.800’ü aşkın çalışanı bulunuyor. Rusya’dan Almanya’ya, Fransa’dan Mısır’a farklı coğrafyalarda hizmet veren bir grup olarak çalışanlarının yerel kültür farklılıklarına ve beklentilerine dikkat ettiklerini belirten Eczacıbaşı Topluluğu İnsan Kaynakları Grup Başkanı Eylem Özgür, “İK stratejimiz; çeşitliliği çalışma hayatımızın her alanında ve İK süreçlerimizin tümünde desteklemek, farklı ihtiyaçları karşılayabilecek esneklikte olabilmek ve açık iletişim üzerine kurulu. Bu kültür ve strateji sayesinde farklı kültür ve çalışma biçimlerini yönetmekte karşımıza çıkabilecek zorlukları başarıyla yönetiyoruz. Liderlik eğitimlerimizi farklı ülkelerden yöneticilerimizle birlikte organize ederek farklı kültürlerin bir araya gelmesini destekliyoruz” diyor. Yıldırım Group çeşitlilik yönetiminde Matris organizasyon modelini benimsiyor. Merkezden globale hizalanmayı önemsediklerini belirten Yıldırım Group İnsan Kaynaklarından Sorumlu Grup Başkanı Osman Ünal, “Lokalden globale bilgi akışımızı canlı tutuyoruz. Lokalde göreve başlayan çalışanlarımızı İstanbul’da merkezimize oryantasyona davet ediyoruz. Takımlar arası sinerji oluşumunu hızlandırıyor, adaptasyonu kolaylaştırıyoruz” diye anlatıyor. Orhan Holding, yerel dinamikleri anlamak için tecrübe paylaşımını önemsiyor. Expat görevlendirmelerinin, proje bazlı çalışmalarda ekiplerin biraraya gelmesinin bu süreçleri kolaylaştırdığını belirten Orhan Holding Başkan Yardımcısı Ayşegül Orhan, sözlerini şöyle sürdürüyor: “Aynı ortamda, aynı şeyleri yaşamak ve bu şekilde ekip içindeki empatiyi güçlendirmek stratejimizin en önemli ayağı. Aynı şekilde yurt dışındaki çalışanlarımızın da Türkiye’ye gelmeleri için fırsatlar yaratmaya çalışıyoruz. Politikalarımızı belirlerken o ülke ve kültür hakkında uzman kişi ve kurumlardan danışmanlıklar alıyoruz. Merkezi kararlar yerine lokasyonun dinamiklerine uygun şekilde karar delegasyonuna önem veriyoruz.” 

“BAKIŞ AÇIMIZI GENİŞLETİYOR” 

Çok sayıda ülkede olmak, birçok kültürü bir arada yönetmenin şirketlere katkısı da çok. Bu katkıların başında kültürel zenginlik geliyor. 55 ülkede en az 72 farklı milletten çalışanlarının katkısıyla büyümenin kendileri için gurur verici olduğunu belirten Yıldırım Group İnsan Kaynaklarından Sorumlu Grup Başkanı Osman Ünal, “Çok kültürlülükten güç alıyoruz. Global olarak farklı şirketlerimizdeki iş modellerini karşılaştırıyoruz. Örnek olabilecek iyi uygulamaları yaygınlaştırıyoruz. Uygulamalardaki çeşitlilik de çalışanlarımızın profesyonel gelişim eğrilerinin dikey olmasını sağlıyor” diyor. Colin’s Global İnsan Kaynakları Operasyonları Grup Müdürü Burak Sezer, çeşitlilik ve kapsayıcılığın, global olarak büyüme stratejilerinde kendilerine rekabet üstünlüğü sağladığını ifade ediyor ve diğer kazanımları şöyle paylaşıyor: “Yurt dışında çalışanlarımız sayesinde edindiğimiz her tür deneyim bir başka operasyonda başarı hikayesi yazmamıza ilham veriyor. Bakış açımızı ve olaylara verdiğimiz reaksiyonu genişletiyor. Daha hızlı ve çevik hareket etmemizi sağlıyor. Ekipler arası iş birliği yapmayı geliştiriyor. Bununla birlikte çok kültürlülük hoşgörünün hakim olmasını kolaylaştıran bir durum. Dünya vatandaşı hissiyatımız perçinleniyor.” Defacto Mağazacılık ve Pazarlama Genel Müdürü Barış Sönmez de yerel pazarlarda lokal yeteneklere sahip olmanın kendilerine o bölgedeki ihtiyaçlar konusunda derin bir farkındalık sağladığını, global iş süreçlerine özellikle yaratıcılık anlamında değerli katkılar sunduğunu söylüyor. “Ayrıca 5 kıtada 93 ülkede faaliyet gösteriyor olmak geniş bir yetenek havuzundan faydalanmamızı sağlıyor. Sunduğumuz global iş fırsatları, yetenekleri şirkete kazandırmak ve şirkette tutundurmak anlamında da çok etkili oluyor” diyor.


OSMAN ALPTÜRER ANADOLU GRUBU İNSAN KAYNAKLARI BAŞKANI
“TEK TAKIM RUHUYLA ÇALIŞIYORUZ”

FARKLI UYRUK
80 binden fazla çalışanımızın yüzde 24’ü, yurt dışındaki operasyonlarımızda çalışıyor. 19 ülkede 37 farklı uyruktan çalışanımız bulunuyor. Bu nedenle farklı zaman dilimlerini, tatil ve özel günleri dikkate alarak planlarımızı yapıyoruz. Ortak dil olarak İngilizce’yi yurt dışı operasyonları olan grup şirketlerimizde kullanıyoruz. Ancak ortak toplantılarda ve birlikteliklerde gerekirse simultane çeviriyle herkesin kendi dilinde en iyi şekilde konuya hakim olmasını sağlıyoruz.

“ZORLUK DEĞİL GÜÇ” Geniş coğrafyayı bir zorluk olarak değil bir güç olarak görüyoruz. Farklı kültür ve çalışma biçimlerini Anadolu Grubu’nun kapsayıcı kültürü altında birleştiriyoruz. Kurucu felsefemiz olan ortak aklı bir çalışma prensibi olarak da benimsediğimiz için çalışanlarımız farklılıkları dile getirme ve gerekirse değişiklik yapma şansına sahip oluyor.

YETENEK HAVUZU Yetenek yönetimi anlamında çok daha geniş bir havuza sahibiz. Coğrafyamızda çalışan ve farklı güçlü yönlere sahip çalışanlarımızı farklı ülkelerde ve görevlerde bulundurarak hem çalışanlarımızın gelişimine katkı sağlıyoruz hem oluşan yetenek ihtiyaçlarına daha kolay cevap verebiliyoruz. Birçok açıdan çeşitlilik gösteren coğrafyamızda tek takım ruhu altında çalışıyoruz.



ŞENGÜL ARSLAN ŞİŞECAM İNSAN KAYNAKLARI GENEL MÜDÜR YARDIMCISI
“TEK ŞİŞECAM STRATEJİSİYLE YALINLAŞTIK”

14 ÜLKE 11 BİN ÇALIŞAN 
Şişecam bugün 4 kıtada, 14 ülkede, 24 bin çalışanıyla üretim yapan küresel bir kuruluş. Bu nedenle de bizim için yurt dışı kavramı aslında üretim ayak izimizin bulunduğu 14 ülkenin dışında kalan diğer ülkeleri ifade ediyor. Çalışanlarımızın 11 bini topluluk merkezimizin bulunduğu Türkiye’nin dışındaki tesislerimizde görev yapıyor. Faaliyet gösterdiğimiz tüm ülkelerin katılımıyla oluşturulan çevik proje takımlarımız tarafından yürütülen çalışmaların doğal bir sonucu olarak şirket ortak dilimiz İngilizce. Farklı faaliyet alanlarındaki şirketlerimizin Tek Şişecam stratejisi altında birleşmesi amacıyla başlattığımız dönüşüm sürecimizle birlikte organizasyon yapımız daha yalın ve anlaşılır hale gelmiş durumda.

ÖZEL STRATEJİLER Çok uluslu yapımız gereği, o bölgenin hassasiyetlerini, kültürünü, çalışanların önceliklerini, pazarın yapısını, tedarikçilerin iş yapış şekillerini gözeterek bölgeye özel stratejiler oluşturuyoruz. Farklı coğrafyalardaki çalışanlarımızın global imkanlardan eşit fırsatlarla yararlanmasını destekleyen İK stratejimiz kapsamında, deneyim çeşitliliğiyle yeniliği besleyerek sürdürülebilir performans ve başarı kültürünü güçlendiriyoruz. Uluslararası düzeyde kabul görmüş özel günlerle Şişecam’ın faaliyet gösterdiği ülkelerin 32 farklı yerel özel günlerine ilişkin kutlama, anma mesajları ve etkinlikler tüm ülkelerin yerel kültürleri dikkate alınarak kapsayıcı bir yaklaşımla yürütülüyor.



“FARKLI KÜLTÜR ÇEVİKLİĞİ BESLİYOR”
SERKAN KAPTAN TAV HAVALİMANLARI İCRA KURULU BAŞKANI

KÜRESEL AYAK İZİ
TAV Havalimanları’nda toplam çalışan sayımız 36 bin 131. 29 ülkede yurt dışı operasyonlarında çalışan sayımız da 9 bin 56. Bugün 8 ülkede 15 havalimanı işletiyoruz. Servis şirketlerimizin ürün ve hizmetleriyle birlikte küresel ayak izimiz 29 ülkede 90 havalimanına ulaşıyor. Bir portföy yönetiyor olmak ve havalimanı işletmeciliği alanında uzman uluslararası bir yetenek havuzuna sahip olmak TAV’ın rekabette bir adım öne çıkmasını sağlıyor.

“YERELİ ÖNEMSİYORUZ” Grup içinde ortak bir kültür yaratmayı, bilgi ve deneyim paylaşımını bu nedenle çok önemsiyoruz. Geleneksel ve dijital iletişim araçlarını verimli şekilde kullanıyoruz. Grup genelinde iletişimin ana dili İngilizce, bununla birlikte bulunduğumuz coğrafyalarda yerel davranmayı önemsiyor, tüm çalışanlarımıza ulaşmak için o ülkenin dilini kullanıyoruz. Şirket içinde yürüttüğümüz mobilite programıyla sahip olduğumuz kültürel çeşitliliği grup içinde yaygınlaştırabiliyoruz.

İYİ ÖRNEKLER Farklı kültürlerden gelen çalışanlarımız olması çeşitliliği, çevikliği, fikir zenginliğini ve dolayısıyla inovasyonu besliyor. Tüm operasyonlarımızın odağında yolcu memnuniyeti yer alıyor. Yolcularımızın ihtiyaç ve beklentilerini yakından takip ederek inovatif çözümler sunmak üzere çalışıyoruz. Dünyanın en geniş havalimanı işletmeciliği platformunun bir parçasıyız. İyi örnekleri grup içinde yaygınlaştırmak için çaba harcıyoruz.

Türkiye ve dünya ekonomisine yön veren gelişmeleri yorulmadan takip edebilmek için her yeni güne haber bültenimiz “Sabah Kahvesi” ile başlamak ister misiniz?


İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR

Yorum Yaz