İnsanlar

Feridun Korkmaz, Şimdi Ne Yapıyor?    Feridun Korkmaz’ı bilmiyorum hatırlayacak mısınız? Capital’in sadık okuyucuları mutlaka hatırlar… 1997 yılının mayıs ayının kapak k...

1.05.2004 03:00:000
Paylaş Tweet Paylaş
Feridun Korkmaz, Şimdi Ne Yapıyor?  
 
Feridun Korkmaz’ı bilmiyorum hatırlayacak mısınız? Capital’in sadık okuyucuları mutlaka hatırlar… 1997 yılının mayıs ayının kapak konusunda Feridun Korkmaz vardı ve şu başlığı kullanmıştık: “Müthiş Trader”. 5 kıtada, 80 ülkeye ticaret yapan, kamuoyunda ise çok tanınmayan bir isimdi. Capital, o günlerde onu kamuoyuna tanıtmıştı. Gıdadan tekstile dünyanın dört bir yanından aldığı ürünleri yine çok farklı ülkelere müthiş bir ticaret trafiği ile pazarlamasıyla ön plana çıkıyordu.  
 
Şirketinin merkezi, bize çok yakın. Hemen Hürriyet Medya Towers’ın yanında. Arkadaşlarla önünden geçerken hep aramızda konuşurduk: “Acaba Feridun Korkmaz şimdi ne yapıyor?” Bu sorunun yanıtı için aradım, biraz sohbet ettik.  
 
Ticarete aynı hızla devam ettiklerini söylüyor. Bunun yanı sıra, Özbekistan’da örme tesisi kurmuşlar. Tekstilde ithalatın cazip olduğunu, iplik başta olmak üzere ithalat yaptıklarını söylüyor. Hemen bir parantez açıyor, Türkiye’de tekstilde yanlış yatırımlar yapıldı. Bazı alanlarda Türkiye’nin artık bu işçilik ve enerji maliyetleriyle Çin başta olmak üzere rekabet etme şansı yok diyor.  
 
Bu arada bu durum ona yeni bir iş alanı da yaratmış. Türkiye’de çalışmayan tekstil tesislerinin atıl makinelerini Afrika’ya satmaya başlamış. “Bizim ikinci el makinelerle Sudan’da 2 tekstil fabrikası kurduk. Afrika’daki 1975-76 model makinelerle, bizim 1992-95 makineleri değiştiriyoruz” diyor.    
 
Turhan Talu Neden Geri Döndü?  
 
Turhan Talu, 2004 yılı itibariyle İstanbul’a geri dönerek Philip Morris International Türkiye ve İsrail’in içinde bulunduğu bölgenin genel müdürlüğünü üstlendi. Bence çok önemli olan bu gelişmenin yorumuna girmeden önce Talu’yu biraz tanıtmak istiyorum.  
 
On yıla yakın bir süre Henkel’de yöneticilik yapan Turhan Talu’nun, Philip Morris International ve Sabancı Holding ortaklığında faaliyet gösteren Philsa ve Philip Morris SA şirketlerinin kurulma ve gelişme aşamalarında büyük emeği var. Bu şirketleri kurmakla kalmayıp tam 11 yıl da yöneticiliğini yaptı. Buradaki başarılarından sonra 1997 yılında Türkiye ve Körfez Ülkeleri’nden Sorumlu Başkan Yardımcısı olarak İsviçre’ye gitti. Başkan yardımcılığı yaptığı dönemde, birçok Türk yöneticinin dünyaya açılmasına hem öncü hem de vesile oldu.  
 
Gelelim can alıcı soruya: Turhan Talu kalkıp İsviçre’den neden geri döndü? Sakın İstanbul’u özlediği için demeyin. Turhan Talu gerçekten Philip Morris içinde öncü ve güçlü bir isim. Dönüşü ise Türkiye’nin artın önemi nedeniyle. Türkiye, tütün üreten, işleyen ve iyi tüketen bir ülke olarak çok önemli. Özelleştirme çalışmaları ve AB, çevre ülkelerle ilişkiler nedeniyle de önemi giderek artıyor. Böyle bir dönemde Turhan Talu bölgenin sorumluluğunu üstlenecek en uygun isim.  
 
Reksan Reklam Sunar: Zafer Orağlı  
 
“Reksan Reklam Sunar” anonsunu hatırlar mısınız bilmem. 1970 yılından beri TRT’de tam 34 yıldır bu anonsla karşılaşırsınız. İşte Reksan Reklam’ı kuran Zafer Orağlı ile geçtiğimiz günlerde tanıştım. Adeta bir tarih… Radyoculuk yapmış ve bu işi çok seven biri olarak benim için önemli bir tanışmaydı.  
 
Reksan Reklam için radyo reklamlarının hala kendileri için çok önemli olduğunu söyledi. Ancak, tabii günümüz koşullarında bir “tam hizmet” ajansı olarak çalışıyorlar. Orağlı, Anadolu’daki özel radyoların da çok mağdur olduklarını söylüyor. “Oysa Anadolu’da yayın hayatlarını zor koşullarda sürdüren bu özel radyolar, Türkiye’de son yılların yükselen değerleri Anadolu Kaplanları denen büyük sanayici topluluğunun yayılan sesidir” diyor.  
 
Zafer Orağlı, radyo gibi, Anadolu’daki diğer yerel medya kuruluşlarının da aynı durumda olduğunu belirtiyor. Orağlı, Reksan Reklam’ın yaptığı planlama ve satın almalarla başta radyolar olmak üzere, yerel medyaya sahip çıkmaya çalıştığını, burada büyük bir potansiyel ve etkinlik gücü olduğuna dikkat çekiyor. Bu kapsamda örneğin, 81 ilde maddi desteğini kendilerinin sağladığı radyo dinlenirlik araştırması gerçekleştirdiklerini belirtiyor.  
 
Twigy’yi Yaratan Adam: Sinan Öncel  
 
Doğan Yayın Holding’in “Anadolu’daki Avrupa Markaları Toplantıları” devam ediyor. Türk ekonomisinin ve Türk şirketlerinin hayatta kalmaları için izleyecekleri çıkış yolu “markalaşma”… Doğan Yayın Holding Denizli’den sonra Konya’da düzenlediği toplantılarda da bunlar vurgulandı. Ve çok güzel bir “markalaşma” örneği verildi: Twigy markalı terlikler.  
 
Sunumu ise markayı yaratan isim, üretici Terteks Yönetim Kurulu Başkanı Sinan Öncel yaptı… Heyecanı ve bu işten aldığı keyif inanılmazdı. Markalaşmanın bir diğer hazzı da bu. Markalar aslında yaratıcılarının doğup, büyüyen bir çocuğu gibi… Sinan Öncel’in Twigy markasını oluştururken yakaladığı en önemli şey bence “yaratıcılık”…. Pazarlamadan ürün tasarımına farklılık böyle yakalanmış. Yoksa Türkiye’de markalı ürün satışının önemsiz düzeylerde olduğu terlikte böyle bir başarı yakalamak kolay değil. Sinan Öncel’in de bu konuda çok bilinçli adım adım bir strateji izlediği de belli. Kutlamak gerekiyor. Konya’daki sanayicilere de iyi bir örnek olduğunu düşünüyorum.  
 
Rıza Kadılar Londra’da İyi İşler Yapıyor  
 
Geçtiğimiz günlerde Sabancı Grubu iştiraki olarak Londra’da faaliyet götsen Sabancı Bank PLC’nin tek Türk düzey yöneticisi Rıza Kadılar ile görüşme fırsatım oldu. Kadılar, 2003 yılından beri genel müdür vekili olarak görev yapıyor (Deputy General Manager)… Orada önemli işler yapıyor. Özellikle ülkeden ülkeye dolaşarak kredi kanalları oluşturmaya çalışıyor. Buna Türkiye de dahil. Banka’nın önemli bir özelliği kendisini üç yıl vadeli sendikasyon kredileri ile fonluyor olması...  
 
Yüksek kredi değeri sayesinde düşük maliyetlerle üç yıl vade ile borçlanabilen belki de tek Türk sermayeli kurum... Banka en son mart ayı içinde 100 milyon Euro büyüklüğünde üç yıl vadeli bir sendikasyon kredisi almış. Bunları şirketlere aktarmaya çalışıyorlar. Bence dikkate değer bir olanak. Londra’ya gittiğinden beri hiç temasım olmamıştı. Sohbet ederken, aslında birçoğumuzun atladığı bir başka konu da dikkatimi çekti.  
 
Rıza Kadılar, “Yurt dışında yerleşik Türk bankaları hem yerel piyasalardan mevduat toplayabilmeleri, hem de bu kaynağı Türk dış ticaretinin finansmanında kullanabilmeleri sayesinde Türk ekonomisi için özellikle kriz dönemlerinde vazgeçilmez bir unsur halini aldılar” diyor. Özellikle 2001 krizinde Türk bankaları yurt dışından limit elde edemezken, yurt dışında yerleşik Türk bankalarının ülke ithalatının gerçekleşmesinde çok kritik bir rol oynadığını vurguluyor.  
 
Akpınar’ın Gözü Dışarıda!  
 
Turkcell’in CEO’su Muzaffer Akpınar’ı çok uzun yıllardır takip ediyorum. Tanışıklığım ise Turkcell’in başına geçtiği günlerde olmuştu. Basındaki ilk geniş söyleşiyi ben yapmıştım o günlerde… Söylediği bazı hedefler vardı. Bunların bazıları Turkcell’in içindeki yapılanma diğeri ise Turkcell’in bir dünya şirketi olması yönündeki hedefleri.  
 
Geçtiğimiz günlerde,  o ilk fotoğraflarını çektiğimiz çatı katında, basından diğer arkadaşlarla yemek yeme fırsatım oldu. Turkcell teknolojisi, Gürcistan’dan Moldova’ya uzanan hizmetleriyle tam bir dünya şirketi oldu. Gerçekleştirdiği toplumsal sorumluluk projeleriyle de bu şekilde davranıyor. Fark ettim ki, hissedarının yaşadığı sorunlara rağmen Turkcell farklı bir yere konuyor. Tabii ki bu şirket Türkiye’nin hizmet ihraç eden en önemli şirketi. İşte bunun yaratılmasında Akpınar ve ekibinin başarısı büyük. Ekibini sayarken tüm operasyonları yöneten Ruhi Doğusoy ve satış pazarlamayı yöneten Tülin Karabük’ün adını da geçirmek istiyorum…  
 
Muzaffer Akpınar, Aria-Aycell birleşmesinin sektöre denge getireceğini söylüyor. Telsim’in de en kısa sürede sorunsuz bir oyuncu olarak piyasaya dönmesinin önemli olduğunu vurguluyor. Yeni rekabet alanını ise katma değerli hizmetler, her türlü data transferi olarak gösteriyor. Rakam vermedi ancak buradaki büyümenin çok büyük bir hızla geliştiğine dikkat çekiyor.

Türkiye ve dünya ekonomisine yön veren gelişmeleri yorulmadan takip edebilmek için her yeni güne haber bültenimiz “Sabah Kahvesi” ile başlamak ister misiniz?


İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR

Yorum Yaz