Sigorta sektörü son birkaç yılda adeta kabuk değiştirdi. Yabancı yatırımlar, birleşme ve satın almalar derken yepyeni bir çehre kazandı. Bu dönemde yönetim kadrolarında da önemli bir değişim gözlen...
Sigorta sektörü son birkaç yılda adeta kabuk değiştirdi. Yabancı yatırımlar, birleşme ve satın almalar derken yepyeni bir çehre kazandı. Bu dönemde yönetim kadrolarında da önemli bir değişim gözleniyor. İyi eğitimli, genç, dinamik yeni bir kuşağın temsilcisi genel müdürlerin sayısı artıyor. Eski tip sigortacılardan farklı bu yeni kuşak teknolojiyi kullanıyor, hızlı karar alıyor, hedefi büyük tutuyor. Aynı zamanda yenilikçi ve değişime açıklar. İnsan kaynakları danışmanlarına göre üst kademede başlayan trend hem hızla yaygınlaşacak hem alt kadrolara da yansıyacak.
Türkiye’de sigortacılık, uzun yıllar kemikleşmiş bir anlayışla yapıldı. Son birkaç yıldır ise gözle görülür bir değişim var. Bu değişimin en önemli tetikleyicisi, sektöre giren yabancılar oldu. Çok sayıda satın alma ve birleşmenin ardından sektör, yepyeni bir çehre kazandı.
Bir zamanlar sadece şirketlerin gündeminde olan, tüketiciye kısıtlı ulaşan ürün ve hizmetler yaygınlaştı. Sigorta ürünleri, teknik hesaplarla oluşturulan ürünler olarak algılanmaktan çıktı. Herhangi bir kanal üzerinden satılabilecek finansal ürünler olarak görülmeye başlandı.
Bu süreçte sigorta şirketlerinin yönetim kadrolarında da bir değişim başladı. İyi eğitimli, genç, dinamik yeni bir kuşağın temsilcisi genel müdürlerin sayısı arttı.
Bu yöneticiler, eski kuşak sigortacılardan farklı olarak yeni yaklaşımları hayata geçirmek konusunda daha cesur. Hızlı karar alıyor ve hedefi daima büyük tutuyorlar.
İnsan kaynakları danışmanları, bugün üst kademede yaygınlaşan bu profilin hızla yaygınlaşacağı, yakın gelecekte alt kadrolara da yansıyacağı görüşünde.
Öne Çıkan Genç İsimler
Sigorta sektöründe şu anda karma bir yönetici profili gözleniyor. Bir yanda sektörün tecrübeli “duayen” yöneticileri, diğer yanda farklı yaklaşımları hayata geçirmek isteyen genç yöneticiler var. Bu genç isimler arasında hem sigorta kökenliler hem yine yeni bir trend olarak bankacılık kökenliler var. Ak Sigorta Genel Müdürü Uğur Gülen, banka kökenli bir yönetici. İş hayatına Interbank’ta başlamış. Sigorta sektörüne girişi ise 2004 yılında, Aviva birleşmesinden sonra Avivasa Emeklilik ve Hayat adını alan Ak Emeklilik’le olmuş. Burada önce satış ve pazarlamadan sorumlu, daha sonra banka sigortacılığı’ndan sorumlu genel müdür yardımcılığı görevlerini yürüten Gülen, Mayıs 2009’dan beri Aksigorta’nın genel müdürü olarak görev yapıyor.
Sektörde yeni kuşağın temsilcilerinden öne çıkan bir diğer isim İlker Aycı. 1971 doğumlu genç yönetici, kamu yönetimi mezunu. Sigorta sektöründe 5 yıllık bir kariyeri var. Son 3 yıldır da Güneş Sigorta’nın genel müdürü olarak görev yapıyor.
Serdar Gül, Boğaziçi Bilgisayar Mühendisliği mezunu ancak kariyerini sigorta sektöründe yapmayı seçmiş. Okuldan mezun olduktan sonra 1990 yılında Genel Sigorta’da çalışma hayatına başlamış.
Gül, şirketin İspanyol sigorta devi Mapfre tarafından satın alınmasından sonra genel müdürlük görevine getirildi.
Eureko Sigorta’nın başarılı yöneticisi Okan Utkueri de sektörde yeni kuşağın öne çıkan temsilcilerinden. Bankacılık kökenli olan Utkueri, Ekim 2006’dan bu yana yönettiği Eureko’nun, özellikle banka sigortacılığı alanında gösterdiği güçlü performansta büyük söz sahibi.
Paradigma Nasıl Değişti?
Zurich Sigorta Genel Müdürü Ertuğrul Bul, sektörün yeni kuşak genç genel müdürlerinden bir diğeri. Siyasal mezunu olan Bul, iş hayatına banka müfettişi olarak başlamış, 1998’de sigorta sektörüne geçiş yapmış. 2005 yılından bu yana da Zurich Sigorta’nın genel müdürlüğünü sürdürüyor.
Bul, sektörde izlenen değişimi bir gelişim olarak yorumluyor. Bu gelişim sürecinin Avrupa Birliği uyum süreci ile birlikte gelen pek çok yasal düzenlemeyle başladığına işaret ediyor ve ekliyor: “Yasal mevzuattaki değişimlerin dışında iş yapış şekillerinde, şirketlerin yatırım kalemlerinde önemli değişimler oldu. Örneğin teknoloji yatırımları, insan kaynaklarına yatırım gittikçe daha önemli hale geliyor. Müşteri odaklı hizmet anlayışı ve modern pazarlama tekniklerinin de giderek ön plana çıkıyor.”
İlker Aycı değişimi, Türkiye’nin dünyayla entegrasyonunun ve yabancı sermayenin varlığının artmasına bağlıyor. Sigortalılık bilincinin artmasıyla ortaya çıkan daha bilgili ve talepkar müşteri kitlesinin de etkili olduğuna dikkat çekiyor ve ekliyor:
“Kendi yağında kavrulmayı hedefleyerek belirli sınırlar içinde yaşamaya alışmış eski tipte sigortacılığın yerini dünyayı, ekonomiyi ve finansı bilen, anında teknolojik ya da hizmet açısından çözümler üretebilen yeni türde bir insan sermayesi alıyor.”
Yeni Yönetim Anlayışı
Sigorta sektöründe rekabet uzun yıllar fiyat odaklı gelişti. Eureko Sigorta Genel Müdürü Okan Utkueri, artık fiyat rekabetinin dibe vurduğunu söylüyor. Bunun firmaları hem kârlılık anlamında zorladığına hem düşük fiyatın kaliteli hizmeti, müşteriye hizmet için yapılması gereken yatırımı neredeyse imkansız hale getirdiğine dikkat çekiyor ve şu değerlendirmeyi yapıyor:
“Sigorta ilginin, hizmetin çok önemsendiği bir ürün çünkü poliçe sahibi kişiler sigortalarını hep hastalık, kaza gibi tatsız durumlarda aktif olarak kullanıyor. Bu nedenle sigorta şirketleri, diğer sektörlerdeki firmalara kıyasla daha dikkatli ve kaliteli bir hizmet vermekle yükümlü. Bu bilinçle artık tüm sigorta şirketleri hizmeti ön plana koymaya başlıyor.”
Utkueri yeni dönemde projelerin, süreçlerin, ürünlerin, fiyatların ve satış kanallarının müşteri ihtiyaçlarına göre şekilleneceğini söylüyor. Bu değişimi iyi yöneten, yaratıcı olabilen şirketlerinse öne çıkacağına dikkat çekiyor ve ekliyor: “Diğer sektörlerde görmeye alıştığımız müşteri odaklı uygulamaları artık sigorta sektöründe de göreceğiz.”
Uğur Gülen de sektörde yoğunlaşan rekabetin iş yapış şekillerini etkilediği görüşünde. Son birkaç yıldır sigorta şirketlerinin iş süreçlerini gözden geçirmek zorunda kaldıklarına işaret eden yönetici, “Teknoloji ve ulusal hatta lokal pazar tecrübesi ön plana çıktı. Müşteriyi iyi tanımanın, etkin risk yönetimi ve maliyet kontrolünü önemi arttı” diye konuşuyor.
Gelecek Dönem Ne Getirecek?
Sigorta sektöründeki değişimin ve gelişimin yeni dönemde artarak devam etmesi bekleniyor. İnsan kaynakları danışmanları, bu sürecin sektörün çalışan profiline yansımasının da süreceği görüşünde. Egon Zehnder’den Murat Yeşildere, yeni dönemde sektörde hakim yönetim anlayışının sürdürülebilir kâr odaklı olacağına dikkat çekiyor. Bunun sonucu olarak da önümüzdeki birkaç yılda, özellikle yabancı sermayeli şirketler tarafında yeni bir el değiştirme dalgasının gelebileceğine işaret ediyor.
My Executive yöneticisi Müge Yalçın, sektörde özellikle el değiştirmelerin ardından yeni oluşumlara genel müdür aranırken hem sigortacılık konusunda tecrübe istendiğini hem 45-50 yaşlarını geçmemiş olmasının tercih edildiğini söylüyor. Sigorta sektörünün önümüzdeki dönemde de yeniden yapılanmasını sürdüreceğine işaret eden Yalçın, “Sigortacılık deneyimli genç adayları da genel müdür olarak göreceğimizi sanıyorum. Ayrıca risk yönetiminden ya da bankacılıktan da sektöre geçişler olabilir” diye konuşuyor.
Yeni kuşak genel müdürlerin ajandasında müşteri odaklılık ve hizmet odaklı rekabet ön sıralarda yer alıyor. Öne çıkan bir diğer yaklaşım ise şeffaf yönetim. Ertuğrul Bul, sigorta şirketlerinde paylaşımcı şeffaf yönetim anlayışının, yeni dönemde daha sık karşımıza çıkacağını söylüyor. Güneş Sigorta Genel Müdürü İlker Aycı ise şu değerlendirmeyi yapıyor:
“Tepeden emirle alttakilerin zorunlu olarak istem dışı şeyler yapması yerine karşılıklı fikir alışverişi, iletişim ya da etkileşime dayalı modeller öne çıkacak. Bu anlayışla hareket eden yeni tip yöneticiler şirketlere dinamizm getirecek.”
Okan Utkueri/Eureko Sigorta Genel Müdürü
“Genç Yöneticiler Ezber Bozuyor”
Potansiyel Büyük
2008 Swiss Re Sigma raporuna göre Türkiye’de sigorta GSMH’dan yüzde 1,2 gibi çok düşük pay alıyor. Türkiye’de kişi başına 116 dolar prim üretimi var. Sahip olduğumuz kalabalık nüfusa rağmen sigortalı sayısının çok az olduğunu ve Avrupa’nın aksine Türkiye nüfusunun yarısından fazlasının 30 yaşın altında olduğunu düşünürsek Türkiye, sigorta pazarı için gerekten büyük potansiyele sahip.
Yeni Anlayış
Yabancı firmaların sektöre, yeni bir enerji getirmenin yanında ciddi bir bilgi birikimi getirmeleri de bekleniyor. Buna bağlı olarak sektörün temel sıkıntısı olan fiyat rekabeti yerini, orta vadede hizmet rekabetine, müşteri odaklı yaklaşımlara bırakacak. Türkiye’nin ekonomik koşulları, satış ve pazarlama stratejilerindeki bu tip değişimleri zorluyor. Ancak acele ve kısa vadeli kararlar yerine iyi düşünülmüş ve analitik kararlar almak gerekiyor. En büyük değişim müşteriye olan yaklaşımlarda ve iş zihniyetimizde olacak.
Kurumların Başarısı Daha Önemli
Sigorta sektöründe bugün, tecrübeli “duayen” yöneticilerle sektörde farklı yaklaşımları hayata geçirmek isteyen genç yöneticilerin bir karması var. Tecrübenin, sektör bilgisinin önemi tartışılmaz. Genç yöneticiler ise farklı deneyimleri sigortaya aktarmak hatta “ezber bozmak” adına daha cesur adımlar atabiliyor. Rekabetin giderek zorlaştığı ve yarının daha da zor olacağı bir dönemde, sektörde başarılı olmak için kişilerden ziyade kurumların genç ve dinamik olması önemli.
İlker Aycı/Güneş Sigorta Genel Müdürü
“Değişim Çok Hızlı Olacak”
Yeni Kuşak Neden Farklı?
Sektördeki kan değişimi yeni bir yöneticilik anlayışını da beraberinde getiriyor. Eski tip yöneticilerin, nasıl olsa sigortalı talepkar olmayacak, onların hasarını öderken şu ya da bu yolla yan çizerim gibi verilerle hareket etmenin anlamsızlığını bilen bir yönetici kuşağı var. Yeni yönetim anlayışında, müşterinizin bütün talepleri ve öngörülerini karşılayabilecek bir kurumsal ve teknolojik yapıya sahip olarak bunun her aşamasında, hakim olabileceğiniz bir yapı oluşturmalısınız. Kurumsal ilkelere bağlı, stratejik yönelimleri orta ve uzun vadede belirlenmiş, sektörel ve teknolojik gelişmelere anında uyum sağlayan ve müşteri memnuniyetini öne çıkartan yeni bir yönetim anlayışı kendisini günden güne daha çok hissettiriyor.
Yaş Önemli Değil
Değişimin hızına ayak uydurabilmek yaş olarak değil, uyum sağlama ya da değişebilme yetisi açısından genç, dinamik ve etkili olmayı gerektiriyor. Yaş olarak genç olmanın çok anlamı yok. Önemli olan sizin anlayışınızın değişime açık olabilmesi. Bu nedenle de sigorta sektörünün eski paradigması, anlayışı ya da kuşağı dediğimiz şeyler, geçmişe ait denklemlerle sektörü görenleri anlatıyor. Şu anki trende baktığımızda, yenilikçi ve değişime açık bir yapıyı öngörmek öne çıkıyor.
Yeni Dönem
Önümüzdeki yıllarda sigorta sektörünün yönetim anlayışı, dünyadaki gelişmelere daha uyumlu hale gelecek. Aynı sektörün küresel ekonomiye entegre olmaya başlaması gibi, sektördeki aktörler de bu değişim ve uyum sürecinin dışında kalamayacak. Bunun dışında kalarak eski anlayışlarını devam ettirmek isteyen aktörler yavaş yavaş sektörden silinip yeni kurulan yapının dışında kalacak. Her ne kadar bu anlayış değişimi henüz emekleme aşamasındaymış gibi görünse de, bu süreç çok hızlı ilerliyor.
Hande D.Süzer
[email protected]
Türkiye ve dünya ekonomisine yön veren gelişmeleri yorulmadan takip edebilmek için her yeni güne haber bültenimiz “Sabah Kahvesi” ile başlamak ister misiniz?