İhracatın Yeni Yıldızları

Alara, Özler, Tekasya, Akaş Ali Kavak, Lider ve diğerleri... Onlar yaş sebze meyve işinin ihracat şampiyonları. 2000 yılında 390 milyon dolar olan ihracat rakamının 1 milyar doları aşmasında önemli...

1.05.2007 03:00:002
Paylaş Tweet Paylaş

Alara, Özler, Tekasya, Akaş Ali Kavak, Lider ve diğerleri... Onlar yaş sebze meyve işinin ihracat şampiyonları. 2000 yılında 390 milyon dolar olan ihracat rakamının 1 milyar doları aşmasında önemli paya sahipler. Girdikleri yeni pazarlar ve ürünler ile çıtayı sürekli yukarı taşıyorlar. Avrupa’nın önemli hipermarketlerine ürün sağlayan bu şirketler, teknolojiyi yakından takip ederek katma değeri de yükseltmeye çalışıyorlar. Dünya çapında sebze üretiminde 4’üncü, meyvede ise 8’inci olan Türkiye’yi listede daha üst sıralara yine onlar taşıyacak.

Türkiye, 37 Milyon Ton Yaş Meyve Ve Sebze Üretimiyle, dünyanın önemli
üretici ülkelerinden biri. Sebze üretiminde dünya 4’üncüsü, meyve üretiminde dünya 8’incisi olan Türkiye’nin 2005 yılı yaş meyve sebze ihracatı 1,8 milyon ton olarak gerçekleşti. Bu ihracattan 974 milyon dolar, yani 1 milyar dolara yakın döviz girdisi sağlandı. Bir önceki yılla karşılaştırıldığında 2005’te miktar bazında yüzde 11, ciro bazında yüzde 21 artış sağlandı. Böylece, Türkiye, üretim kalitesinin artmasıyla birlikte ürünlerini bir önceki yıla göre daha pahalıya sattı. 2006’da ise yaş meyve ve sebze ihracatından elde edilen gelir 2005’e göre yüzde 18,8 artarak 1 milyar 157 milyon doları aştı. Yaş meyve ve sebze ihracatının artış trendinin süreceğini söyleyen Akdeniz Yaş Meyve Sebze İhracatçıları Birliği Başkanı Ali Kavak, geleceğe ilişkin tahminlerini şöyle anlatıyor: “2007’de ihracatın yüzde 10 artış göstereceğini düşünüyoruz. Türk tarımını dünya kalitesine ve ölçeğine taşıyan en önemli sektör yaş meyve sebze sektörüdür. Bunun sebebi, Türkiye yaş meyve sebze sektörünün dünyanın doğal tarıma en uygun coğrafyasında üretim yapıyor olması. Önümüzdeki yıllarda özellikle kiraz ve narın dış piyasalarda tutunabileceğini ve ülkemize döviz girdisi sağlayacağını öngörüyoruz.”

Yaşanan bu gelişmeler doğrultusunda yaş meyve sebze sektörü de son yıllarda büyük bir değişim yaşıyor. Şirketler büyüyor, gelişiyor. İhracatın öneminin farkında oldukları için yurtdışı pazarlarına açılıyor. İhracat rakamlarını artırmak için yeni pazarlar arıyorlar. Üretimi ve dolayısıyla da ihracatı 12 aya yaymak için sadece Türkiye’de değil, yurtdışında da yatırım yapıyorlar. Üretim aşaması Euregap (İyi tarım uygulamaları) ve HACCP (Tehlike analizleri ve kritik kontrol) çalışmaları ile destekleniyor. Girişimciler tarımı yatırım yapılacak bir alan olarak görüyor. Kısacası Türkiye için istihdam, ihracat gibi birçok konuda önem taşıyan sektör artık yavaş yavaş şekil değiştiriyor. Bu çerçevede, yaş sebze-meyve ihracatında önde gelen şirketleri ve gelecek planlarını araştırdık:

Hedef 100 Milyon Dolar Ciro
İhracatta ilk sırada yer alan Alara Tarım, 1986 yılında faaliyete başladı. O tarihten bu yana cirosu 100 kat arttı ve 2005 yılında 40 milyon dolara ulaştı. 2006 hedefi ise 50 milyon dolar. Türkiye’nin en büyük taze incir ve kiraz ihracatçısı olan Alara Tarım’ın CEO’su Kerim Taner, “Pazarda talep gören ve rekabet üstünlüğü olan elma, nektarın, kayısı, erik, Trabzon hurması ve nar çeşitlerini yakın zamanda ihracat ürün portföyümüze ekleyerek ihracatımızı artırmayı amaçlıyoruz” diyor.
Tüm Batı Avrupa ülkelerine ihracat gerçekleştiren Alara Tarım aynı zamanda Uzak  Doğu, Kuzey ve Güney Amerika’da yeni pazarlar geliştirmek üzere faaliyetlerini sürdürüyor. En büyük ihracat kalemleri sırasıyla taze kiraz, sanayi üretiminde kullanılmak üzere salamura kiraz ve taze Bursa siyah inciri. Şirketin potansiyel ihracat ürünleri arasında yeni çeşit nar, kayısı, nektarın ve kayısı da yer alıyor. Alara markasıyla daha uzun süreli tedarik sağlamak için Arjantin Patagonya Bölgesi’nde Rio Alara olarak ihracat yapan şirket kirazı pazara 8 ay sunuyor ve diğer kıtalarda yeni yatırım projeleriyle kiraz tedarikini 12 aya yaymayı amaçlıyor.

Taner, “Gelişmeye ve modernizasyona büyük önem veriyoruz. Beş yıl içerisinde ciromuzu 100 milyon dolara çıkarıp sektörümüzde kurumsal anlamda dünyanın en başarılı şirketlerinden biri olmaya devam etmek amacındayız” diye konuşuyor.

Dönüş Grubu 24 Yıldır Sektörde
Dönüş Şirketler Grubu, kiraz, incir ve üzümde Türkiye’nin önde gelen üreticilerden biri. Üstelik Avrupa’ya ihracat yapan ilk 3 şirket arasında yer alıyor. Şirketin sadece kiraz ihracatı 2005 yılında 5 bin ton kadardı. Ayrıca nar ihracatı da, gelen taleplerden dolayı bir patlama gösterip, geçmiş yılların 2 katına ulaştı.

24 yıldır tarım sektöründe faaliyet gösteren Dönüş Şirketler Grubu’nun 2006 cirosu ilk 5 ayda 15 milyon YTL olarak gerçekleşti. 2006 sonunda ise 50 milyon YTL yakalandı. İşe ilk başladığında sadece Mersin’de merkezi bulunan Dönüş Şirketler Grubu’nun, bugün Bursa’da kiraz ve yaz meyveleri işleme fabrikası, Bursa’da Türkiye’nin ilk ve tek çok katlı soğuk hava tesisleri, Alaşehir’de üzüm paketleme ünitesi, Şanlıurfa’da Avrupa’nın 3’üncü ve dünyanın en büyük 4’üncü kapalı serası var. Ayrıca, Almanya’da kendi şubesi bulunuyor ve 10 yıldan fazla zamandır birçok süpermarkete ürün veriyor.
Carrefour için kışın patates ve soğan üretimi yapıyorlar. Başlıca çalıştıkları ürünler arasında kiraz, şeftali, kayısı, üzüm, incir, armut ve erik yer alıyor.

Dönüş Grubu ürün gamına yeni ürünler ekleme konusunda çalışmalar yapıyor. 2006 yılında yurtdışından Türkiye’ye muz ve egzotik meyve ithalatına başladılar. Bu egzotik meyveler arasında ananas, mango, papaya ve muz yer alıyor. Aynı zamanda şirket 2007 itibariyle nar suyu üretimine ve pazarlamasına girmeyi hedefliyor.

Lider Gıda 12 Ay Faaliyette
Bir aile şirketi olarak Halil Bulut tarafından kurulan Lider Gıda, sadece dış pazarlara taze meyve sebze ihraç etme işine odaklanmış bir şirket. 2005 yılı ihracatı 37,5 milyon tonu ve cirosal olarak da 18,6 milyon doları aştı. 2006 yılında ilk 6 ayda ise 29,9 milyon ton ve 18,6 milyon doların üzerinde gerçekleşti. 2005 yılı rakamı daha ilk 6 ayda yakalandı. Yapılan ihracatın yüzde 95’i Rusya’ya gidiyor. Geri kalan yüzde 5’lik kısmını ise Yunanistan, Arap ülkeleri gibi ülkeler oluşturuyor.

12 ay boyunca sürekli faaliyette olan Lider Gıda, sezonluk olarak farklılık gösterse de yaklaşık 10 çeşit meyve, 10 çeşit sebze üzerinde çalışıyor. Halil Bulut, “Şimdi narenciye ve domates, salatalık çalışıyoruz. Bunlar mart sonu bitecek, soğan başlayacak. O bitince meyve başlıyor. Ağırlıklı olarak üzüm, kiraz, şeftali, kayısı, incir üretiyoruz. Biz bu şekilde 12 ay boyunca sürekli çalışıyoruz” diye konuşuyor. Öncelikli amaçlarının müşterinin taleplerini yerine getirmek olduğunu belirten Bulut, bu nedenle yeni ürün ve yeni pazarlara girmek konusunda bu sektörde öngörü yapmanın zorluğuna değinerek “Bizim işimizde önünüzü görmek çok zor. Bu yüzden belirli hedeflerden bahsedemiyoruz”

Özler’in Hedefi Büyük Marketler
Sebze meyve ihracatında ikinci sıradaki şirket olan Özler Tarım, 1987 yılında faaliyete kendi bahçelerinde meyve üreterek başladı. Daha sonra ufak bir paketleme tesisiyle ihracata başlandı. Zamanla paketleme fabrikası geliştirildi ve çok daha modern bir fabrika faaliyete sokuldu. İhraç ettikleri mamulün yüzde 30’unu kendileri ürettiklerini belirten Özler Tarım’dan Çetin İnce, “Kriterlerimize uygun olarak büyük üreticilerden toplu meyve alıyoruz. Düzgün paketleme fabrikalarımız var. Bunlara uygun olarak, ISO, HACCP gibi gerekli tüm kriterlere uygun olarak hem işletmelerimiz çalışıyor, hem ihracatımızı yapıyoruz” diyor. Ağırlıklı olarak narenciye ürünleri ile çalıştıklarını ama bunun yanında elma, kiraz bahçeleri de bulunduğunu söyleyen İnce, çok çeşitli ürün ihraç ettiklerini ifade ediyor.

Özler Tarım, ağırlıklı olarak Fransa, İngiltere, Almanya, Rusya, Uzakdoğu, Singapur, Hong Kong, Bangkok’la çalışıyor. Çetin İnce, diğer firmalardan farklı olarak satışlarını direkt hallere değil, büyük marketlere yaptıklarını anlatıyor. 12 ay üretim ve ihracat faaliyeti süren Özler Tarım’ın şimdilik yeni ürün veya pazara girmeyeceğine dikkat çeken İnce, “Çünkü, tam kapasite çalışıyoruz, talebe yetişemiyoruz. Önümüzdeki yıllarda bu talebe uygun olarak kapasite artırmaya gideceğiz. Yıllık olarak hedefimizi 60 bin ton olarak belirledik ama bu yıl da hedefimizi aştığımızı söyleyebilirim” diyor.

Teknolojik gelişmeleri de yakından takip ettiklerini belirten İnce, “Bizim bahçelerde pek don olmaz çünkü rüzgar pervaneleri var. Yeni paketleme malzemeleri, yeni gelişmeler, yeni kimyasallar, hepsini izliyoruz ve kullanıyoruz” diye konuşuyor.

Akaş’ın Hedefi Çok Büyük
Akaş Ali Kavak Tarım, 1970 yılında, Ali Kavak Ak Ticaret olarak faaliyete başladı. İlk yıllarda ağırlıklı olarak Ortadoğu’ya ihracat yapıyordu. Ardından Rusya ve Ukrayna gibi ülkeler keşfedildi. İhracatta bu ülkelerin ağırlıkları arttı.

Akaş Ali Kavak Tarım’ın odağında uzun yıllar narenciye vardı. Hala da narenciyenin önemi çok büyük. Ancak, bununla birlikte üzüm, nar, kiraz, kayısı, pırasa ve maydanoz gibi mevsim sebzeleri de ihraç ediyor. Bugün şirketin başlıca pazarları arasında Rusya ve Ukrayna yer alıyor. Bununla birlikte Avrupa’da Macaristan, Polonya, Romanya, Yunanistan, Yugoslavya da ihracat yapılan diğer ülkeler arasında bulunuyor.

Her yıl ihracat rakamlarını bir önceki yılın üzerine taşımayı hedeflediklerini belirten Finans Direktörü Seher Güzel, 1996 yılında 10 milyon doları bulmayan ihracatlarının, 2006 sonu itibariyle 30 milyon dolara yaklaştığını belirtiyor. İhracatta zaman zaman sorunlar yaşanabildiğini, bu nedenle yeni pazar arayışlarının sürdüğünü söyleyen Güzel, “Örneğin, Rusya bir dönem epeyce sorun yarattı ve Türk ürünlerine ambargo kondu. O zaman ihracatımız zorlandı. Bu nedenle yeni pazar arayışları durmaz. Bununla birlikte mevcut pazarları da daha iyi konuma getirme çalışmalarını da sürdürüyoruz” diye konuşuyor.

İhracatı 12 aya yaydıklarını ifade eden Güzel, eskiden sadece narenciye ürünleriyle çalıştıklarını, ancak artık yaz ürünlerini ihraç etme konusunda çalışmalara ağırlık verdiklerini belirtiyor. Sektörde teknolojinin önem kazandığını belirten Güzel, “Narenciye paketleme tesisimizde ürünleri boyuna göre paketleyen makinelerde çalışıyoruz. Teknolojideki gelişmelere paralel olarak hormonsuz ilaçlarla üretilen ürünler de büyük önem kazanıyor. Önümüzdeki günlerde bu ürünlerin önemi artacak” diyor.

Tekasya, 15 Ülkeye İhracat Yapıyor
Bir aile şirketi olan Tekasya Tarım, geniş bir pazarda faaliyet gösteriyor. Ortadoğu’dan Doğu Bloku ülkelerine, 15’in üzerinde bölgeye ihracat yapan şirketin 2005 yılı ihracat rakamı 24 milyon dolar düzeyinde. 2006 yılında ise 30 milyon dolara yaklaşıldı. 15 yıldır bu alanda çalışmalarına devam eden şirket sadece dış pazara ürün satıyor.

Yeni gelişmeleri ve ürünleri ihraç edebilecekleri yeni pazarları sürekli izlediklerini anlatan Tekasya Tarım Yönetim Kurulu Üyesi Okşan Eryılmaz, “Ağırlıklı olarak narenciye ihraç ediyoruz. Başta limon, şeftali, sebzede de ilk sırada domates ve havuç. Rusya, Romanya, Ukrayna, Polonya başlıca pazarlarımız. Türkiye’de üreticiler tarafından yeni ekilen ürünleri takip ediyoruz. Dış piyasada karşılaştığımız yeni ürünleri de takip ediyoruz ve bunları buradaki üreticilere öneriyoruz” diye konuşuyor.

Artık büyümekten ziyade pazardaki yerlerini korumanın daha önemli olduğunu söyleyen Eryılmaz, sektörün önündeki engelleri şöyle analiz ediyor:
3 “Tarım zor bir sektör. Yerinizi korumak gerçekten büyük çaba gerektiriyor. Bizim çalıştığımız alan yaş meyve sebze olduğu için bu biraz daha zorlaştırıyor işimizi. Üreticideki hataları da biz çekiyoruz.

3 Yaş meyve ve sebze için yeni ürünler, rakip ülkelerin yeni ürünleri, ilaçlama ve doğal tarım takip edilirse Türkiye için çok daha iyi olur.

3 Türkiye’deki tarım politikasında yanlışlıklar var. Mal paylaşımı sırasında topraklar bölünüyor. Böylece tarım işletme alanları düşüyor. Özellikle Türkiye’de bunun önüne geçilmesi lazım. Tarım işletmelerinin küçülmemesi lazım.”

Star, Rusya Pazarıyla Büyüdü
Sektörde 15’inci yılında olan Star Gıda’nın yönetim kurulu başkanı Beşir Gündüz, sektöre ilk girdiğinde bir yandan şoförlük bir yandan da komisyonculuk yaptığını anlatıyor. Zaman içinde şirket kuran ve şirketini büyüten Gündüz, bugün sadece ihracat yapıyor. Gündüz, Star Gıda olarak en çok ihracatını yaptıkları ürünler arasında narenciye, kayısı, domates, üzüm gibi yaş ürünlerin yanı sıra her türlü kuru meyvenin de bulunduğunu söylüyor. Yaş meyve sebze işinin bir tek üretim ve tüketim kısmını yapmadıklarını belirten Gündüz, geri kalan tüm süreçte var olduklarını ifade ediyor.

Portföylerine yeni ülkeler eklemek konusunda çalışmaları sürdürdüklerini söyleyen Gündüz, özellikle Arap ülkeleriyle görüştüklerini anlatıyor. Yeni pazarlar konusunda araştırma yapsalar da Star Gıda’nın ihracat yaptığı başlıca pazar Rusya. Gündüz, Rusya’nın oldukça büyük bir pazar olduğunu belirterek “Bizim pazarımız Rusya. Türkiye’ye Rusya yeter. Rusya 250 milyonluk bir pazar. Türkiye ise 70 milyonluk bir ülke. Türkiye’de her şey var, Rusya ise yemeğe hazır. Bunu bu gözle değerlendiriyoruz” diye konuşuyor.

Rusya ile ticari ilişkilerin kuvvetlendirilmesi gerektiğini belirten Gündüz “Bu pazarı elde tutabilmek için diyalogları sıklaştırmak lazım. Sadece bir lokanta açıp, yemekleri yapıp, tezgaha koyup beklemeniz yeterli değil. İletişimi iyi kurmak lazım” diyor.

Avrupa’da Kardeş Şirketi Var
Bursa, Afyon, Alaşehir ve Mersin’de operasyonları bulunan Andiç Gıda, bir aile şirketi. 1998’den beri sadece yaş meyve sebze ihracatı yapan Andiç Gıda’nın Avrupa’da Onur Impex adlı bir de kardeş şirketi bulunuyor. Geçtiğimiz yıl 19 milyon dolar ciro gerçekleştiren Andiç’in genel müdürü Kenan Güner, bu yıl da en az bu kadarlık bir ciro hedefleri olduğunu söylüyor. En çok kiraz, domates, biber çeşitleri, incir, üzüm, şeftali ve narenciye ihraç eden Andiç Gıda’nın başlıca pazarları arasında Avusturya, Hollanda, Fransa, İngiltere, Almanya, İsveç ve İtalya bulunuyor.

Üretimin tüm safhalarını kontrol ettiklerini, kendi ziraat ve gıda mühendisleri aracılığıyla takip ettiklerini söyleyen Güner, “Üreticinin iyi eğitilmesi gerekiyor. Bu konuda çalışmalarımız var. Onları daha kaliteli mal üretimi için örgütlüyoruz. 2003 yılından beri kur düşüklüğü nedeniyle sektörel olarak kötü zamanlar geçirdik. Bu yılı çok daha iyi geçireceğimizi düşünüyorum” şeklinde açıklamalarda bulunuyor.

Aynı zamanda Antalya İhracatçılar Birliği Başkan Vekili de olan Güner, Türkiye’nin Avrupa’nın meyve sebze ihracat merkezi olmasını istediklerini ve bu konuda çalışmalar yürüttüklerini belirtiyor. Bu konuda birçok girişimde bulunduklarını söyleyen Güner, “Eğitim, ilaç gibi konularda yeniliklerin peşindeyiz. Önemli olan kalite. Türkiye’de ambalaj sorunları var. Bir de bilimsel seracılık yok. Avrupa’daki şirketler Türkiye’deki iş ortaklarına güvenmiyorlar. Daha önce Türkiye’de bu alanda zarar edip, çekilen yabancı şirketler buna neden oldu. Bu gibi sorunları çözebilirsek Türkiye’nin bu alanda başarı kazanacağını düşünüyorum” diyor.

Mustafa Ulusoy / Yavuzlar Gıda Genel Müdürü

“Türkiye Kiraz, Üzüm, İncirde İddialı”

Büyükler Daha Kârlı
Gelişmiş ülkelerde tarımda genelde sermayesi yüksek şirketler bu işi yapıyor. Avrupa’da artık köylü çiftçi anlamına gelmiyor. Çünkü küçük alanlarda üretim yaptığınız zaman rantable olmuyor. Küçük çaplı üreticilerin desteğe ihtiyacı oluyor. Bu yüzden tarım artık sadece büyük işletmeler bazında ekonomik olacak.

Yeni Ürünlere Girilmeli
 Avrupa’nın meyve sebze tedarikçileri İtalya, İspanya, Yunanistan ve Türkiye’dir. Bizim ihracatımız her yıl yüzde 15-20 gibi yüksek bir oranda büyüyor. Türkiye’nin iddialı olduğu ürünler arasında kiraz, çekirdeksiz üzüm, siyah incir var. Bizim mandalina ve portakalımızın aroması çok farklı. Bunlar Avrupa’da çok ilgi görüyor. Türkiye’nin Trabzon hurması, değişik erik ve elma çeşitleri gibi yeni ürünlere girmesi gerekiyor.

Ali Kavak / Akdeniz Yaş Meyve Sebze İhracatçıları Birliği Başkanı

“Maliyetler Yüksek, İhracatçı Fedakar”

En Büyük Pazar Rusya
Türkiye yılda 15 milyon ton meyve, 21 milyon ton sebze üretiyor. Meyve grubunda en çok karpuz, üzüm, elma ve narenciye çeşitleri; sebze grubunda domates, patates, soğan üretiliyor. Son iki yılda Türkiye’nin yaş meyve ve sebze ihracatının yarısı turunçgillerden karşılanıyor. Yaş meyve sebze ihracatının en fazla yapıldığı ülke Rusya. Bunu sırasıyla Almanya, Romanya ve Ukrayna takip ediyor.

Sebzede 4’üncüyüz
Dünya sebze üretimi yaklaşık 785 milyon ton civarında. Sebze üretiminin yüzde 2,8’ini karşılayan Türkiye, bu listede 4’üncü sırada. En fazla üretilen sebzeler arasında domates, patates ve salatalık var.
Dünya meyve üretimi ise yaklaşık 605 milyon ton. 8’inci sırada olan Türkiye söz konusu üretimin yüzde 2,6’sını karşılıyor. En fazla üretilen meyveler arasında limon, portakal, elma, karpuz ve üzüm yer alıyor.

Girdi Maliyeti Yüksek
Yaş meyve sebzenin üretim ve ihracatında ithal girdi yok denecek kadar az. Bu nedenle ülke ekonomisine net kazanç sağlıyor. Sektörün en önemli sorunu girdi maliyetlerinin yüksek olması. Rakip ülkeler arasında en pahalı enerjiyi ve yakıtı biz kullanıyoruz. Üretimin kayıt altında olmaması, üreticilerin eğitim eksikliği de pazarlardaki rekabet gücümüzü olumsuz yönde etkiliyor. Ancak ihracatçılarımız fedakarlık ederek ihracatı sürdürüyor.

Ebru Alev Olgun / Dönüş Grubu

“Kendimizi Dış Pazarlarda İspatlayacağız”

Değerimiz Anlaşılıyor
 Türkiye’nin tarım alanında değeri yurtdışında anlaşılmaya başladı. Ülkemiz orta vadede İngiltere, Almanya, İrlanda ve İsviçre gibi Avrupa’nın başlıca ithalata gereksinim duyan ülkeleri için İspanya’nın ve Yunanistan’ın önüne geçebilecek duruma gelecek. Tabii ki daha fazla verim için üreticinin, tüketicinin ve devletin daha fazla beraber hareket etmesi gerekli.

Yeni Ülkelere Girecek
Dönüş Grubu olarak biz de yeni pazarlara açılmak ve kendimizi aşmayı hedefliyoruz. Şirketimizin kendini ispatlamayı düşündüğü pazarların başında İngiltere geliyor. Bunun yanında İrlanda, Belçika ve Eski Doğu Bloku ülkeleri sayılabilir. Ayrıca önümüzdeki 5 ila 10 yıl içinde şirketimizin cirosunu en az 3-4 misli artırmayı düşünerek planlar yapıyoruz.

Mustafa Ulusoy / Yavuzlar Gıda Gm

“Her Yıl Yüzde 10 Büyümeyi Hedefliyoruz”


50 Çeşit Ürün İhraç Ediyor
 2005 yılında 18 milyon dolar ihracat yapan Yavuzlar Gıda’nın 2006 hedefi ise 20 milyon dolardı. Yılın 12 ayı, 50 çeşit ürün ihracatı yapan Yavuzlar Gıda’nın ihraç ettikleri ürünler arasında en büyük payı cirosal olarak kiraz ve çekirdeksiz üzüm alıyor. İki ortaklı olan şirketin ortaklardan biri Avrupa’da pazarlama yapıyor, diğeri de burada ürünü işleyip ona gönderiyor. Başarılarını bu sisteme borçlu olduklarını söyleyen genel müdür Mustafa Ulusoy, “Biz her yıl yüzde 10 gibi bir büyüme hedefliyoruz” diyor.

İlk Müşterileri Türklerdi
Yavuzlar Gıda’nın başlıca pazarı Almanya. 1987 yılında Almanya’daki Türkleri hedefleyerek ihracat yapaya başladıklarını anlatan Ulusoy, “Ürünlerimizi genelde Almanya’daki Türkler alıyordu. Daha sonra Avusturya, Hollanda, Belçika, Fransa gibi ülkelere gönderdik. Oralardaki müşterilerimiz de yine Türklerdi. Ancak artık Avrupalılar müşterilerimiz arasında. Kiraz, incir ve üzümde onlar da müşteri portföyüne dahil oluyorlar” şeklinde açıklama yapıyor.

Özgür Gözler  
[email protected]

Türkiye ve dünya ekonomisine yön veren gelişmeleri yorulmadan takip edebilmek için her yeni güne haber bültenimiz “Sabah Kahvesi” ile başlamak ister misiniz?


İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR

2 Yorum

alper çelik 18 TEMMUZ 2017, 7:37

bızım bölgemızdede kırazımı var 400 500 tona geckın yapılabılır ıhrıcak galıbre yuksek 05077463004 ıhtıyacan varsa ulasabılırsınız

alper çelik 18 TEMMUZ 2017, 7:37

bızım bölgemızdede kırazımı var 400 500 tona geckın yapılabılır ıhrıcak galıbre yuksek 05077463004 ıhtıyacan varsa ulasabılırsınız

Yorum Yaz