"Durgunluk yok ama iştah azaldı"

Garanti Filo Genel Müdürü ve Tüm Oto Kiralama Kuruluşları Derneği (TOKKDER) Başkan Yardımcısı Ayşegül Gülgör ile sektörün büyüme ivmesini ve fırsatlarını masaya yatırdık...

5.12.2018 11:21:000
Paylaş Tweet Paylaş
"Durgunluk yok ama iştah azaldı"

Elçin Cirik

[email protected]

Operasyonel leasingin en önemli alanı olan filo kiralama, her geçen yıl büyüyor. Tüm Oto Kiralama Kuruluşları Derneği (TOKKDER) verilerine göre 2018’in ilk çeyreğinde sektörün aktif büyüklüğü 29,5 milyar TL’yi geçti. Geçtiğimiz yılın aynı dönemine göre yüzde 10,2 büyüyen sektörün toplam filo araç sayısı da 361 bin adede yaklaştı. Müşteri sayısında da leasing sektörünün rakamlarının yakalandığını aktaran Garanti Filo Genel Müdürü ve TOKKDER Başkan Yardımcısı Ayşegül Gülgör, bu açılımda KOBİ’lerin önemli etkisi olduğunu belirtiyor. Bu etki ve kur artışlarının getirdiği sonuçla sektörde TL kontratların payı da artıyor. “Yıllardır sektörde kontratlarının ağırlığı Euro üzerinden yapılıyor” diyen Gülgör, bugünkü durumu ise şöyle özetliyor: “Son 2 yıldır KOBİ’lere gitmenin de etkisiyle TL’ye doğru bir dönüş var. Bugün kontratların yüzde 79’u Euro, yüzde 21’i TL üzerinden yapılıyor. İki yıl önce Euro’nun ağırlığı yüzde 82’ydi.” Garanti Filo Genel Müdürü ve Tüm Oto Kiralama Kuruluşları Derneği (TOKKDER) Başkan Yardımcısı Ayşegül Gülgör ile sektörün büyüme ivmesini ve fırsatlarını masaya yatırdık: 

Türkiye’de filo kiralama sektörü ne kadar büyüklüğe geldi? Yıllık büyüme nasıl şekilleniyor?

 TOKKDER’in 2018 yılı ilk çeyrek verilerine göre sektörün aktif büyüklüğü 29,5 milyar TL’ye yükseldi. 2017 sonunda 29,1 milyar TL aktif büyüklüğümüz vardı. Finansın diğer alanlarına baktığınızda 2017 sonu aktif büyüklükler, finansman şirketlerinde 39 milyar TL ve faktoring sektöründe 43 milyar TL seviyelerindeydi. Yani sektörümüz ciddi bir büyüklüğe geldi. 2018 yılının ilk çeyreğinde toplam kiradaki filo araç sayısı 365 bin adede çıktı. Kirada olan araç sayısında 2015-2016 yüzde 20 ve 2016-2017 döneminde yüzde 10,5 büyüme var. Müşteri sayımız da 65 binlerde, leasing sektörünün müşteri sayılarını yakaladık. Bu yılın ilk çeyreğinde müşteri sayımızı da yüzde 1,4 artırdık. Son dönemde sektör olarak KOBİ’lere daha çok dokunduğumuz için burada iyi bir büyümemiz var. 

 KOBİ tarafında büyümeyi nasıl takip ediyorsunuz? 

 Yedi yıl önce müşteri başına araç adedi 11’di. Bugün KOBİ’lerin etkisiyle müşteri başına araç adedi 5,1’e indi. Yani sektör tabana yayılmaya başladı. Başta ilaç firmaları, finans kurumları araç kiralama yapıyordu, bugün KOBİ’ler de kiralamayı tercih ediyor. Böylece KOBİ’ler bankalardan kredi limitlerini kullanmıyor ve bilançoları şişmiyor. Kasko, trafik sigortası, vergi, lastik, bakım gibi tüm giderleri hesapladığınızda kiralamanın cazip yanları var. 

Peki yılın ikinci yarısı nasıl gidecek? Büyüme yıl sonunda ne kadar olur?

 Bizim sektörde ilk çeyrek hep daha yavaştır, ilk çeyrekte otomobil bulmak da zor olur. Mayıs ayından sonra hızlanılır, hareket başlar. Ancak bu yıl seçimler nedeniyle daha sakin geçti. Durgunluk var denemez ama iştah biraz azalTalepte azalma var, bizim tespitimize göre yüzde 25’lerde talep daralması olduğunu görüyoruz. Talep normal zamandaki gibi değil. Yatırımlar gibi kiralama kararları da bekliyor. Asıl işi yılın son çeyreğinde yaparız. Ben ikinci yarıda büyüme bekliyorum ama bu yılki büyümeyi net olarak öngörmek kolay değil. Bu arada son 2-3 ayda müşterilerde ödemelerini öteleme eğilimi de var. Bizi tedarikçi gibi gördüklerinden ötelemeye çalışıyorlar. Ama tabii ödemelerinde geç kaldıklarında müşterilerden faiz tahsilatı yapıyoruz. TOKKDER olarak ödemeleri geciktiren müşterileri belirleme konusunda ortak bir çalışma yapıyoruz. 

Kur artışları sektörü nasıl etkiliyor?

 Kur artışına rağmen kiralamalar devam ediyor. Kur etkisiyle pahalanan ve üstüne eklenen ÖTV’lerle araçların fiyatları arttıkça birçok firma ve birey kiralamaya yöneliyor. Bu ortamda da bizim sektör için potansiyel var. Yıllardır sektörde kontratlarının ağırlığı Euro üzerinden yapılıyor. Ancak son 2 yıldır KOBİ’lere gitmenin de etkisiyle TL’ye doğru bir dönüş var. Bence sektörün ağırlığının TL olması gerekiyor. Bugün kontratların yüzde 79’u Euro, yüzde 21’i TL üzerinden yapılıyor. İki yıl önce Euro’nun ağırlığı yüzde 82’ydi. Büyük kurumlar Euro ağırlıklı tercih ediyor ve kendileri hedge edebiliyor. Tabii biz de kendi filolarımız için otomobil yatırımı yapıyoruz, bu bizim için önemli bir yatırım. Bu alanda filo kiralama şirketleri olarak kur riskine dikkat etmek gerekiyor. Şirketler olarak kur artışlarına karşı kendimizi korumak için doğal hedge yapıyoruz. Döviz cinsi alacaklarımız kadar döviz kredisi kullanıyoruz. Vade uyumsuzluğu yaratmamak adına da vadeleri eşleştirmeye özen gösteriyoruz. 

 Büyüme için sektörün önündeki fırsatlar neler sizce? 

 Avrupa ülkelerinde filo kiralamanın, leasing sektörü içinde önemli payı var. Ama en önemli fark, Avrupa’da hafif ticari araçları için de kiralama yapılabiliyor. Türkiye’de sektörün büyümesi önündeki en önemli engellerden biri bu… Karayolu Taşıma Yönetmeliği’nde ticari araçların daha geniş kapsamda kiralanabilmesini sağlayacak düzenlemelerin yapılması sektörümüze önemli bir büyüme getirir. Bugün filo kiralamalarında ağırlık İstanbul’da ama Anadolu’da önemli fırsat olduğunu düşünüyorum. Garanti Filo olarak biz 2016’da şubelerle Anadolu’ya yayıldık ve gördük ki ciddi talep var. Tabii Anadolu’da her ilde lokal firmalar çalışıyor ama diğer büyükler de İstanbul dışına çıkmaya başladı. Anadolu’da bazı illerde trafik sigortalarında ödemeler daha düşük oluyor, bu farkı da fiyata yansıtıyoruz. 

Sektörde kiralamaların ne kadarı bireysel, ne kadarı kurumsal?

 Sektörün maalesef böyle bir raporu bulunmuyor. Ama bizim şirket verilerimize göre bireylerin payı artmaya başladı. Garanti Filo’nun işlerinde maaşlı bireylerin payı yüzde 10’larda. Doktor ve avukat gibi vergi levhalı çalışan bireyleri eklediğimizde bizim kiralamalarımızda bireyselin payı yüzde 15’e ulaşıyor. Sektörde de maaşlı, doktor ve avukat dahil bireysel kiralamaların yüzde 10’larda olduğunu tahmin ediyorum. Yurt dışında otomobil kiralamayı, bireyler çok tercih ediyor. Bireysel kiralamaların payı yüzde 40’larda. Ama tabii Türkiye’de toplam şirket araçlarının bile sadece yüzde 14’ü operasyonel kiralamayla kiralanıyor. Bu rakam Avrupa’daki birçok ülkede yüzde 35-40’larda. Hem şirket filolarında hem bireysel kiralamalarda büyümek için önemli potansiyelimiz var. 

 Bugün sektörde kaç oyuncu var? Leasing sektöründe operasyonel leasinge izin verilmesiyle önemli oyuncu girişi bekliyor musunuz? 

 Sektördeki oyuncu sayısını tam olarak bilemiyoruz ancak TOKKDER’e üye 129 oyuncu bulunuyor. Bizim sektörümüz regülasyona tabi değil ve sektöre giriş için bir bariyer bulunmuyor. Bu nedenle 3-5 araçla bile filo kiralama yapmak mümkün oluyor. Derneğin sektörün yüzde 80’ini temsil ettiğini düşünüyoruz. Zaten sektörde kiralamaların aslan payını, TEB Arval, Leaseplan, ALD, bizim gibi ilk 10 oyuncu yapıyor. Her şirketin iş yapma modeli de farklı. Örneğin 100 şirkette 9 bin otomobili olan şirket de var, bizim gibi 6 bin 500 müşteride 24 bin aracı olan da… Günlük kiralamalara ağırlık veren şirketler de oluyor. Baktığınızda dünyada leasing şirketleri operasyonel leasing ile araç kiralamaları yapıyor. Avrupa’da leasing sektöründe operasyonel leasingin payı yüzde 70’lere geliyor. Türkiye’de ise operasyonel leasing için izin sonradan geldi ve şu an gördüğümüz kadarıyla filo yönetimiyle leasing şirketlerini birleştirmeyi düşünmüyorlar. 

 Sanırım leasing şirketleri de bu alana girmeye çekimser bakıyor… 

 Evet, şimdiye kadar bir leasing şirketi, filo şirketi kurdu. Türkiye’de filo kiralamanın önü çok açık ve daha da büyüyecek ama önce bu sektörün mutlaka regüle olması lazım. Yoksa banka veya leasing şirketlerin bu alanda faaliyet göstermesi mentalite olarak kolay değil. Düzenlemeye tabi olması lazım yoksa pek çok belirsizlik var karşınızda… Bu nedenle soğuk bakıyorlar diye düşünüyorum. 

 Bu işin kârlılığı iyi mi? 

 Araç başı kârlılıkta büyük rakamlar yok. Filo kiralama ölçek işi, ölçek büyüdükçe kâr artıyor. Ancak şirketlerin bilançosu açıklanmadığı için kârlılığı net olarak göremiyoruz. 

 Bu yıl için sektörde ne kadarlık otomobil yatırımı yapılacak? 

 2018’in ilk çeyreğinde 3 milyar TL otomobil yatırımı yapıldı. Bu dönemde Türkiye’de satılan her 100 yeni otomobilin 23’ü kiralık olarak alındı. Yani neredeyse her 4 arabadan 1’ini filo şirketleri satın alıyor. 2017’de sektör tarafından alınan otomobillerin yüzde 27’si B ve yüzde 51’i C segmentinden. Otomotiv satışı için itici güç olmaya başladık. Yılın devamında ne kadar yatırım yapılacağını kestirmek zor. Bugün 2. el pazarında da filo şirketlerinin otomobilleri tercih ediliyor. Hem iyi bakıldığından hem de aracın bilgilerini şeffaf verdiğimiz için piyasada güven oluştu. Türkiye’de ikinci el araç pazarı hızlı büyüyor. Her satılan yeni araca karşılık 2017’de 7,2 ikinci el araç el değiştiriyor. Sektörümüzün kiralamalarında vade ağırlıklı 36 ay yani genç ikinci el araç satıyoruz.


“7.200 MÜŞTERİYE ULAŞMAK İSTİYORUZ”

HEDEF 2017 
sonunda Garanti Filo olarak aktif büyüklüğümüz 1,7 milyar TL. İlk çeyrekte aktif büyüklükte yüzde 3,2 büyüme yakaladık. Son iki yıldır da sektörün üzerinde büyüyoruz. Ana hedefimiz müşteri sayımızı artırmak. Bugün 6 bin 400 müşterimiz var. Bu sayıyı yılın sonunda 7.200’e çıkarmak istiyoruz. Tabii bu süreçte müşterilerimizde deneyimi artırmak da istiyoruz.
FİLO Bu hedef doğrultusunda ilk çeyrekte müşteri sayımızı yüzde 3,5 artırdık. Tüm bu süreçte hissedarlarımıza kâr yaratarak büyümek istiyoruz. Bu yıl da sektörün üzerinde büyümemiz olur diye düşünüyorum. Bugün 24 bin araca sahibiz, yıl sonunda filomuzda 26 bin 250 araca geleceğiz.



“BAYİ KANALINI BÜYÜTECEĞİZ”

DİJİTALİN PAYI
Bu yıl gündemimizde önemli konular var. Öncelikle dijitalleşme tarafında önemli adımlar atıyoruz. Bu doğrultuda internet sitemizi yeniledik. Daha kullanıcı dostu bir internet sitesi haline getirdik. İşlemlerimizin yüzde 18’ini dijital kanallardan alıyoruz. İkinci olarak da operasyonel süreçlerimizi dijitale taşımak istiyoruz. Ayrıca mobil uygulama hazırlıyoruz. Böylece müşterilerimiz her türlü işlemlerini, araç bilgilerini, faturalarını görebilecek. Yıl sonuna kadar bunu bitirmeyi planlıyoruz.
YENİ PLATFORM Filo büyüdükçe ikinci elde de ciddi adette araç satıyoruz. Geçen yılın sonunda “İkinci El Garage” platformunu kurduk. İnternet ve mobil uygulama olarak hizmet veriyoruz. Bu alanda çalışmalarımız sürüyor. Ayrıca 7 şubemiz var, bu yıl şube sayısını artırmayı düşünmüyoruz. Bu yıl bayi kanalını daha aktif hale getirmek için çalışacağız. Anadolu’da bayi kanalıyla güçlü varlık göstermek mümkün oluyor. Sektörde bugün müşteri adedinde yüzde 10 ve araç adedinde yüzde 7 pazar payımız bulunuyor. Bu payı artırmak ve sektörde daha üst sıralarda olmak istiyoruz.



SEKTÖRÜN KRİTİK RAKAMLARI


2018’in ilk çeyreğinde 3 milyar TL otomobil yatırımı yapıldı. Yani neredeyse her 4 arabadan 1’ini filo şirketleri satın alıyor. 2018 yılı ilk çeyreğinde sektörün aktif büyüklüğü 29,5 milyar TL’ye yükseldi. 2017 sonunda 29,1 milyar TL idi.
2018 yılının ilk çeyreğinde sektördeki kiradaki filo araç sayısı 334 bin adede çıktı.
Müşteri sayımız da 65 binlerde, leasing sektörünün müşteri sayılarını yakaladık.
7 yıl önce müşteri başına araç adedi 11’di. KOBİ’lerin etkisiyle 5,1’e indi.
Sözleşmelerin yüzde 79’u Euro, yüzde 21’i TL üzerinden yapılıyor. 2 yıl önce Euro’nun ağırlığı yüzde 90’dı.
 Sektörde de maaşlı, doktor ve avukat dahil bireysel kiralamaların yüzde 10’larda olduğunu tahmin ediyorum.


Türkiye ve dünya ekonomisine yön veren gelişmeleri yorulmadan takip edebilmek için her yeni güne haber bültenimiz “Sabah Kahvesi” ile başlamak ister misiniz?


İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR

Yorum Yaz