Piyasalar
son dönemde dalgalı bir süreç yaşıyor. Ancak genel havanın önemli bir
kırılma olmadığı sürece olumlu olduğu görülüyor. TEB Portföy Yönetimi
Genel Müdürü ÖMER YENİDOĞAN, hisse senedi piyasasında yılın ilk
yarısında bankacılık ağırlıklı hisseler seçilmesini tavsiye ediyor.
İkinci yarıda ise iç piyasanın hareketlenmesinden olumlu etkilenecek
reel sektör şirketleri ağırlıklı bir portföy öneriyor. Endeks değil,
hisse bazlı bakılmasını söyleyen Yenidoğan, alternatif getiri arayanlar
için iyi yönetilen fonları tavsiye ediyor.ila hızlı yükselişini devam
ettirerek başlayan piyasalar, sonrasında önemli düzeltme yaşadı, İlk
çeyrekte dalgalı bir süreç yaşandı. Bu durum döviz kurunda ve faizlerde
de kısmen etkisini gösterdi. Piyasalardaki dalgalanmada iki faktör rol
oynadı. Birincisi not artırımı, ikincisi de parasal genişlemeyle ilgili
FED tutanakları. Makro göstergeleriyle dikkat çeken Türkiye’de ikinci
bir kredi derecelendirme şirketinden, Moody’s’den not artışı
bekleniyordu. Ancak Moody’s’in açıklamalarından bunun kısa vadede
olmayacağı anlaşıldı. Yine FED tutanaklarında piyasalardaki yükselişin
temel dinamiği olan parasal genişlemenin sorgulanmaya başladığı görüldü.
Piyasalarda bu iki nedenle yaşanan düzeltmenin sağlıklı olduğunu
söyleyen TEB Portföy Yönetimi Genel Müdürü Ömer Yenidoğan, “Kısa vadede
piyasalarda bu tarz oynamalar olabilir. Ancak orta-uzun vadede olumlu
görüşümüzü koruyoruz” diyor. Yatırımcılara endeks bazında değil hisse
bazında strateji belirlemelerini tavsiye eden Yenidoğan’la piyasa
beklentilerini ve yatırım stratejilerini konuştuk:
Capital: Yılın ilk 3 ayını değerlendirir misiniz? Nasıl bir piyasa bekliyordunuz? Neler oldu?
- Yıla başlarken iki değişik yarının yaşanacağı, ilk yarıda olumlu ancak
ikinci yarıda risklerin artacağı bir ortam bekliyorduk. Çünkü enflasyon
ve cari açığın yükselmesi ihtimaline dikkat ediyorduk. Yıla hızlı
başlayan piyasalar, ikinci not artırımını fiyatladı. Ancak bunun
olmayacağının anlaşılması ve FED tutanakları bir anda sert yukarı
hareketin düzeltmesinin yaşanmasını sağladı. Esasen bu düzeltmenin de
sağlıklı olduğu kanaatindeyim. Pozitif görüşümüzü korumakla birlikte,
yıl içinde öngördüğümüz seviyelerin altındayız. Hisse ve sabit getirili
enstrümanlar orta uzun vadede potansiyel taşımaya devam ediyor.
Capital: Türkiye’yi cazip kılan nedir? Neden bu potansiyeli taşıyor?
- Dünyada yatırım çeken 4-5 ülkeden biri de Türkiye. Bunu kendi
işlemlerimizde de görüyoruz. Biz 1,5 milyar Euro büyüklüğünde bir fon
yönetiyoruz. Bunun 500 milyon Euro’su yabancı sermaye. Yaptığımız
yurtdışı toplantılarda bunu net olarak görebiliyoruz. Türkiye yapısal ve
durumsal olarak cazip bir ülke. Yapısal olarak bakıldığında genç bir
nüfus var ve bu durum en azından 10-15 yıl daha korunacak. Durumsal
olarak bakıldığında Türkiye’nin borçluluk oranı düşük, finansal sistemi
2001 krizi sonrasında çok güçlü. Dünya büyüyememe sorunu yaşarken
Türkiye hızlı büyümesini dengelemeye çalışıyor. Türkiye bu faktörlerle
çekim merkezi. Bunun değişmesi için savaş gibi, siyasal kriz gibi olay
riski olması lazım ya da dünyadaki mevcut gidişatın bir anda değişmesi
lazım.