“EN UFAK tezgahtardan en büyük müdüre kadar vereceğiniz aylık,
ücret, prim, ikramiye, kısaca o elemanın eline geçecek para, rakip
firmaların verdikleri paradan yüksek olmalıdır. Yeni alınan elemanlar,
eski personelin durumuna, kazançlarına, firmanın personeline nasıl
davrandığına çok dikkat eder. İyi tanınan şirketlerin iyi eleman seçmesi
daha kolaydır.”
Türk iş dünyasının duayenlerinden rahmetli Vehbi Koç, “Hayat Hikayem”
adlı kitabında işadamlarına işte bu öğüdü veriyor. Bugün Koç Holding,
halen kurucusunun bu felsefesinin izinden gidiyor ve holdingler
kategorisinde üst yönetim pozisyonlarında Sabancı Holding ile birlikte
en tatminkar ücretleri vermeye devam ediyor.
Türkiye’de hem sektörler hem şirketler arasında ciddi ücret
farklılıkları görülüyor. Tüm yöneticilerin altını çizdiği bir gerçek var
ki Türk şirketlerinde, yabancı oyuncularla rekabet etmek adına, ancak
orta ve üstü pozisyonlarda iyi rakamlar veriliyor. Orta ve altı
pozisyonlarda ise maalesef sektör ortalaması ya da altında rakamlar
öneriliyor. Çok uluslu ya da yabancı şirketlerde ise şeffaf insan
kaynakları politikası gereği, pozisyonlar arası daha dengeli bir dağılım
gerçekleşiyor ve bu şirketler, giriş seviyesinden orta kademeye kadar
çok daha iyi ücretler sunabiliyor.
Tabii her sektörün dinamikleri farklı olsa da bazı şirketler açık ara
ücret farkıyla liderliklerini sürdürüyor ve “en çok çalışılmak
istenenler” listesinde haklı yerlerini alıyor. Bankacılıkta Garanti
Bankası ve HSBC, otomotivde Mercedes, bilişimde Microsoft ve Turkcell...
Bu şirketler, çalışanlarına sektör ortalamalarının çok üzerinde, kimi
zaman yüzde 30’ları aşan düzeyde ücret ödüyor. “Yüksek ücret” politikası
izleyen bu şirketler, hem İK danışmanları hem yöneticiler tarafından
çok iyi biliniyor, adeta parmakla gösteriliyor. ÇOK KAZANDIRAN SEKTÖRLER
Öncelikle sektör bazında bakıldığında en yüksek ücretlerin telaffuz
edildiği alanlar sigara, enerji, hızlı tüketim ürünleri, bankacılık,
telekom ve ilaç olarak öne çıkıyor. Ancak bu alanlarda, şirketler çok
ciddi verimlilik oranlarıyla çalışmayı hedefliyor. Yani 10 kişilik orta
ücretli bir ekibin yapacağı işi, 6-7 kişi daha yüksek bir ücret ile
gerçekleştiriyor. Mercer Türkiye Genel Müdürü Sibel Yücesan, “İlaç ve
dayanıklı tüketim malzemeleri sektörleri, diğer sektörlere göre piyasa
ortalamalarının üstünde ücret sunma konumlarını sürdürüyor. Tüm
pozisyonlarda olmasa bile yatırımlarında kesinti yapmak istemeyen
perakende, enerji ve telekom sektörlerinde de ücretler, yine piyasa
ortalamalarının biraz üzerinde olabiliyor” diyor.
En iyi kazanan pozisyonlara gelince... Bankalarda hazine, kurumsal ve
bireysel bankacılık departmanları çalışanları, özellikle de primleri
eklenince çok yüksek rakamlarla çalışıyor. Holdinglerde yeni yeni risk
yöneticilerine iyi maaşlar ödenmeye başlandı. Yücesan, “Tüm sektörlerde,
krizden dolayı finans yönetimi fonksiyonu ve pozisyonları şirket
ortalamalarından yüzde 5-10 daha fazla alabiliyor. Satış, pazarlama ve
insan kaynakları yönetim pozisyonları da rekabet kaynaklarının
yönetiminden sorumlu olduğu için yine ortalamalarının üstünde maaş
alıyor” diye konuşuyor. Human Resources Management Kurucu Ortağı Aylin
Coşkunoğlu Nazlıaka ise bazı profillerin iş gücü piyasasında daha zor
bulunduğuna dikkat çekerek, örneğin yurtdışında projeleri olan orta
ölçekli inşaat firmalarının bir muhasebe sorumlusuna aylık 3 bin-5 bin
TL arasında ücret verdiğini, ancak bu kişi İngilizce biliyorsa bunun
1,5-2 kat fazla ücretlendirildiğini belirtiyor. FARKI PRİMLER YARATIYOR
Bankacılık, sigorta, çimento ve inşaat alanlarında ciddi ücret makaslarından bahsediliyor.