Bankacılığın geleceği modüler yapıda

11.04.2016 11:50:220
Paylaş Tweet Paylaş
Bankacılığın geleceği modüler yapıda
Trend
Finans dünyasında, dijital dağıtım platformları, yeni ürün tedarikçileri ve dış kaynak kullanımındaki artış yeni bir yapı oluşuyor. Yaşanan bu değişim bu alanların hem gelir hem giderlerinde kalemlerinde 1 trilyon dolarlık değişim yaratacak. Oliver Wymann ortaklarından MURAT ABAY, bu görüşlerin yer aldığı ve ocak ayında Davos’ta görüşülen “Modüler Finansal Hizmetler” raporlarını şöyle aktarıyor:
YENİ YAPI NE GETİRECEK?
“Finansal hizmetler sektörü, modüler bir yapıya dönüşüyor. Çalışmamız, bu dönüşümün şu anda 5,7 trilyon dolar toplam gelire sahip bankacılık ve sigortacılık sektörlerinde 1 trilyon dolarlık bir gelir ve gider değişimine neden olacağını öngörüyor. Modüler yapıya geçişin olası etkisi şöyle: Aracı platformlar ve mevcut müşteri platformları ile 50-150 milyar dolarlık gelir fırsatı mevcut. Aynı şekilde inovatif ürün kaynaklı yeni iş modelleriyle 150-250 milyar dolarlık yeni gelir bekleniyor. Rekabet ve şeffaflık nedeniyle müşterilerin maliyetlerinde de 150 ila 300 milyar dolar arasında bir düşüş öngörülüyor. Bu yeni modüler yapının 2 trilyon dolar olan bankacılık sektörü mevcut toplam maliyetine ise şöyle bir artısı olacak: Bankaların platformlarını yenilemesiyle 340 milyar dolarlık tasarruf elde edilecek. Bu noktada tedarikçi platformlarının da 50 milyar dolar operasyonel gelir olanağına sahip olduğunu öngörüyoruz.
MÜŞTERİ LEHİNE
Finansal hizmetlerin modüler bir yapıya dönüşümünden en çok müşteriler fayda sağlayacak. Müşteriler, daha fazla sayıda tedarikçiye erişim olanağı bulacak ve artan rekabet marjları sınırlayacak. Bu dönüşüm farklı piyasalarda farklı hızda ortaya çıkıyor. Örneğin ABD pazarı Avrupa ve Asya pazarlarına göre daha modüler. Türkiye’de de modüler yapıya dönüşümün ilk adımları görülmeye başlandı. Direkt bankacılık ve özellikle ödeme sistemleri alanında artan Fintech şirketleri bu alanda pazarın olgunlaşması için platform oluştursa da mevcut durumda bu yapıların çoğu müşteriye ulaşmak için bir bankaya entegre çalışmak zorunda. Önümüzdeki yıllarda bu değişimin devam etmesini ve modüler dönüşümün pazar yapısı üzerindeki etkilerini görmeyi bekliyoruz.”

En iyi proje
"Artık aracın değeri tam korunuyor"

Sigorta tarafında bir derde daha çözüm bulundu. Aracın çalınması ya da pert olması durumunda, aracın piyasa değeriyle kaskonun ödediği bedel arasındaki fark uzun yıllardır sigortalıların dert yandığı bir konuydu. Şimdi BNP Paribas Cardif “Aracınızın Değerini Koruyan Sigorta” ile bu soruna çözüm sunmayı amaçlıyor. BNP Paribas Cardif Genel Müdür Yardımcısı CEVDET ALTUĞ, bu yeni ürünle ilgili şöyle konuşuyor:
TALEP YÜKSEK
“Ürünümüzle standart kasko poliçelerinde ilk yıldan sonra oluşan açığı kapatarak aracın çalınması veya pert olması durumunda, aracın yaşına bağlı olarak düşen kasko teminat bedelinden kaynaklanan değer kaybını önlüyoruz. Bu ürüne inancımız yüksek. Ürünü sunmaya başladığımızda hem iş ortaklarımızdan hem nihai kullanıcılardan memnun edici geribildirimler aldık. Talepler beklentimizin üzerinde gelişti. Hedef kitlemiz ilk olarak otomotiv ve finansman şirketlerinin müşterileriyken, finans sektöründeki diğer oyunculardan ve sigorta şirketlerinden de ürüne ciddi talepler alıyoruz. Yakın zamanda farklı sektörlerdeki iş ortaklarımız kanalıyla ürünü onların nihai müşterilerine de ulaştırmaya başlayacağız.
3 YILDA 50 MİLYON TL
 Ürünümüzü otomotiv finansman sektöründeki farklı iş ortaklarımıza sunmaya başladık. Ürünün her geçen yıl daha fazla talep görerek önümüzdeki 3 yıl içinde toplam 50 milyon TL’lik bir hacme ulaşacağını öngörüyoruz. Araç Değer Koruma Sigortası’nı kademeli olarak farklı iş ortaklarımıza hem yeni hem 2. el araçlar için sunmaya başladık. 2015 yılında 3 milyon TL’lik prim üretimi yakaladık. 2016 yılında ise ürünü 4 iş ortağımıza farklı segmentlerdeki araçlar için sunarak toplam 15 milyon TL’lik bir prim üretimi gerçekleştirmeyi hedefliyoruz. Aracın markasına, modeline, yaşına ve seçilen ürünün kapsamına göre risk ve müşteri bazlı fiyatlandırma yapıyoruz.”

CEO Ajanda
Kritik maliyet düşürme çabaları

Bu yılın başından başlayarak gerek ülke içinde gerek global ekonomide yaşadığımız zorluklar, her sektör gibi finans alanlarını da verimlilik üzerinde daha çok yoğunlaşmaya yöneltiyor. Biz de finansın farklı sektörlerinden deneyimli yöneticilere hangi kalemlerde maliyetleri düşürmeye çalıştıklarını sorduk.
DİJİTALİZASYON PROJELERİ “2016’da büyüme ivmesinin artmasını beklemiyoruz” diyen TEB Faktoring Genel Müdürü ÇAĞATAY BAYDAR, bu sebeple şirketlerdeki en önemli hedefin verimliliğin artırılması olacağını düşünüyor. Baydar, “İlk akla gelen personel maliyeti ancak bizim hedefimiz mevcut kaynaklarla daha fazla iş yapabilmeyi başarmak. Bu yüzden satış hedeflerimizde artış koyarken en büyük kaynak desteği olarak dijitalizasyon projelerini koyduk. Hatta geçen yıl dijitalleşme ve verimlilikle ilgili şirket bünyesinde 90’a yakın yaratıcı öneri oldu. Bunların bir kısmını bu yıl içerisinde hayata geçirmeyi planlıyoruz. Amacımız operasyonel yükleri hafifletmek, kırtasiye ve arşiv maliyetlerini azaltmak, aynı işin birkaç defa yapılmasını önlemek adına müşterilerimizden başlayarak son noktaya kadar bir sinerji yaratmak. Bunun için en büyük adım, internet sitemizden müşterilerimizin başvurularını yapabilecekleri, yine internet üzerinden işlemlerini yürüterek tüm bilgi ve raporlara doğrudan erişebilecekleri bir platform yaratmak oldu” diye konuşuyor.
 TASARRUF KALEMLERİ TSKB Genel Müdürü ÖZCAN TÜRKAKIN da bankanın farklı alanlarında maliyetleri nasıl düşürdüklerini şöyle aktarıyor: “Verimlilik projeleri kapsamında, bankacılık faaliyetlerimizden oluşan dış etkilerimizi ve ofislerimizdeki elektrik, doğalgaz, su ve kağıt tüketimimizi önemli oranda azaltıyoruz. Ayrıca iş seyahatlerimizi optimize ediyoruz. Son 10 yılda elektrikte yüzde 25, doğalgazda yüzde 32, kağıtta yüzde 27, suda yüzde 32 tasarruf sağladık. Ayrıca 2009’dan bu yana TSKB kredileriyle gerçekleşen verimlilik yatırımlarıyla her yıl orta büyüklükte bir şehrin ısınmasına denk tasarruf sağlanıyor.”
BANKAYLA ORTAK HAREKET Mali verimlilik alanında sektörde liderlerden olduklarını belirten Burgan Leasing Genel Müdürü CÜNEYT AKPINAR, bu konuda “Verimlilik kavramını gündelik hayatımıza dahil etme gayretindeyiz. Bunun için bankamızla önemli adımlar attık. Örneğin, bankamız ve iştirakleri geçtiğimiz yılın son çeyreğinde tek bir binada toplandı ve operasyonel maliyetlerimizi optimize ettik. Ofis ihtiyaçlarını bankamızla birlikte alarak ölçek ekonomisinden faydalanıyoruz, personel servislerini bankamız ile birlikte kullanıyoruz” şeklinde konuşuyor.

GÖSTERGE
Yılın son çeyreğinde bankacılık sektöründe kredi tutarı 1,48 TRİLYON TL olurken, mevduat tutarı 1,25 TRİLYON TL olarak gerçekleşti. BDDK verilerine göre mevduatın krediye dönüşüm oranı 2015 sonunda yüzde 1,19’a kadar çıktı. 2010’da bu oran yüzde 0,85’ti.

CEO TWEET
MURAT ÜLKER
“Sanayi devrimi ilk sermaye işiydi. Sonra teknolojik üstünlük, pazarlama, iletişim derken bugün işimiz markalar ve inovasyon…”
HAKAN AKBAŞ
“ABD’de kişi başı gelir Türkiye’nin 3 katı fazla. Benzin fiyatı Türkiye’nin 3’te 1’inden daha az.”
MEHMET ŞİMŞEK
“Nüfusumuz hızla yaşlanacak. Zenginleşmeden yaşlanma riskini azaltmak için daha çok yapısal reformu hayata geçirmeli.”

Türkiye ve dünya ekonomisine yön veren gelişmeleri yorulmadan takip edebilmek için her yeni güne haber bültenimiz “Sabah Kahvesi” ile başlamak ister misiniz?


YAZARIN DİĞER YAZILARI TÜMÜNÜ GÖRÜNTÜLE

Yorum Yaz