Girişim

Fabrika Kurmak O Kadar Kolay Mı?    Girişimcilerle yaptığımız sohbetlerde en fazla şikayet edilen konuların başında bürokratik işlemler gelir. Özellikle fabrika kurmak için yola çıkan i...

1.10.2003 03:00:000
Paylaş Tweet Paylaş
Fabrika Kurmak O Kadar Kolay Mı?  
 
Girişimcilerle yaptığımız sohbetlerde en fazla şikayet edilen konuların başında bürokratik işlemler gelir. Özellikle fabrika kurmak için yola çıkan işadamları, bu süreçlerin uzunluğuna dikkat çekerler. Yaptığım araştırmalar sonucunda fabrika kurmak için 6 prosedür olduğunu gördüm. Sayı az olsa da bu işlemlerin süresinde uzamaların olması girişimcileri etkiliyor. Mevzuatlar uyarınca alınması zorunlu olan belgeler fabrikanın iş yapacağı sektöre göre farklılık gösteriyor. PriceWaterHouseCoopers’un danışmanlarından Nilay Acar, yine de sektör farkı gözetmeden fabrikaların alması zorunlu olan belgelerin olduğunu söylüyor. Bu belgeler şöyle sıralanıyor:  
 
* İlk önce İmar Mevzuatı’na göre alınması gereken belgelerin tamamlanması gerekiyor. Her türlü yapı için belediyeden ruhsat alma zorunluluğu var. Fabrikanın üretime geçebilmesi için elektrik, su ve kanalizasyon hizmetlerine yönelik yapı kullanım izninin çıkartılması şart.  
 
* Ardından işyeri açma ve çalışma ruhsatının alınmasına sıra geliyor.  
 
* Şimdi sırada kurulacak fabrika için işletme belgesi çıkarmada. İş Kanunu kapsamında yer alan işyerleri kurulduktan sonra, Çalışma Bakanlığı’na başvurarak bu belgeyi alabiliyorlar.  
 
* Ruhsat alımı devam ediyor. “Gayrisihhi Müessese” ruhsatının alınması da şartlar arasında yer alıyor. Civarda ikamet eden halkın sağlık ve rahatını etkileyen atölyelerin açılması da izne tabi tutuluyor.  
 
* Sanayi ve Ticaret Bakanlığı tarafından tutulan sanayi siciline kayıt gerçekleştirilmesi de zorunluluklar arasında. Bu kayıt yapılınca şirketin sanayi sicil belgesi alma hakkı doğuyor.  
 
* Şimdi sıra, “Kuruluşların kimlik kartı” olarak adlandırılan işlemde. Sanayi odalarına kaydolarak bu odaların kuruluşun gerekli bilgilerini içeren bir kapasite raporu hazırlamasını sağlamak gerekiyor.  
 
* İşlemlerin çoğu bitti. Ancak, sırada girişimcileri en fazla zorlayan kalem var. Bazen alınması 3 yılı bulan “Çevresel etki değerlendirme” (ÇED) raporuna sıra geliyor. Çevre mevzuatına göre bu belgeyi almadan fabrika kurmak mümkün değil. ÇED raporu alabilmek için gerekli olan belgelerin de sağlanmış olması gerekiyor. Ayrıca Su Kirliliği Kalite Kontrol Yönetmeliği ve Hava Kalitesinin Korunması Yönetmeliği’ne göre de izin belgesinin çıkartılması gereklilikler arasında yer alıyor.  
 
2 TRİLYON DOLARLIK NİŞ ALAN  
 
Yapılan araştırmalara göre Türkiye’de ekonomiye kazandırılamayan yer altı maden kaynaklarının tutarı 2 trilyon dolara ulaşıyor. Yurt Madenciliği Geliştirme Vakfı tarafından yayımlanan raporda ise Türkiye, sahip olduğu maden kaynaklarını ekonominin hizmetine sunamayan nadir ülkelerden biri.  İş Yatırım’ın sektör uzmanı Reha Pamir, bu alana yeterli yatırım yapılmadığı için, girişimciler için önemli bir pazar olduğunu söylüyor. Reha Pamir’in sektörle ilgili yorumları şöyle:  
 
OYUNCU SAYISI AZ Bu alandaki oyuncu sayısı, sektörün potansiyeline göre oldukça az. Örneğin, bor madenlerinde dünyadaki rezervlerin yüzde 65’inin üretimi Türkiye tarafından gerçekleştiriliyor. Üretim şu anda devlet tekelinde yapılıyor. Yine de ürün çeşitlendirilmesi açısından dikey entegrasyondaki diğer ürünleri üretebilmek için yeni yatırımların yapılması gerekiyor.  
 
HANGİ ALANLAR BOŞTA? Borun dışında mermer, toryum, zeolit ve selestit de önemli potansiyel var. Ayrıca, altının da getirisi oldukça fazla. Sadece altınla ilgili ilk yatırım maliyetleri biraz daha yüksek.  
 
YATIRIMDA RİSKLER Yatırımcıların bu alana yatırım yapmamalarının en önemli nedeni, araştırma maliyeti. Yapılan araştırmalar sonucunda bir sonuç alınamaması riski, yatırımcıları düşündürüyor. Bu nedenle sektöre devlet desteği bekleniyor.  
 
GİRİŞİMCİLERE ÖNERİ Bütün bu risklere rağmen aslında yatırım için uygulanacak prosedürler olukça kolay. Yatırıma başlamadan önce ilk önce saha bulunması gerekiyor. Bu nedenle Maden İşleri Müdürlüğü ya da Maden Tetkik Arama’nın yönlendirmesine başvurmak yararlı olacaktır. Belirli alanlarda yatırımda bulunmak için ise lisans alınması şart. Bahsettiğim kuruluşlar bu anlamda da girişimcileri bilgilendiriyor.  
 
DANIŞMANLARA BAŞVURULABİLİR Bazı yatırım yapılacak sahaların ruhsatlarının özel teşebbüs elinde olduğu görülüyor. Bu kişiler de zaten yatırımcılara bu ruhsatları satmak için bu ellerinde bulunduruyorlar. Ruhsat alındıktan sonra ise bir ön fizibilite çalışması yapmak yararlı olacaktır. Bu hizmeti veren pek çok danışmanlık firması var. Onların yönlendirmeleriyle düşük maliyetli iyi bir çalışma yapılması mümkün.  
 
İHRACATTA GÜVEN SORUNU NASIL ÇÖZÜLÜR?  
 
İhracat yapan firmaların, üretimden çok mallarını pazarlamaya ihtiyaçları var. Bu nedenle iç pazarın ötesinde dış pazarlara açılmaları gerekiyor. Ancak, bu tür firmaların en önemli sorununun güven olduğu görülüyor. İhracatçıların ticaret yapmak istedikleri firmalar hakkında sağlam veriler toplaması gerekiyor.  
 
Dışbank, ihracat kredi sigorta şirketi Coface ile yaptığı anlaşmayla bu konuya bir katkıda bulundu. Şirket, "@rating İhracat Portföyü İzleme Hizmeti" ile ihracat yapan şirketlerin yurtdışı alacak risklerini bir yıl boyunca günlük takip etmelerine olanak veriyor. @rating, kredi derecelendirme notu, bir firmanın tedarikçi ve müşterilerine karşı yükümlülüklerini yerine getirme kapasitesini belirliyor. Müşterinin risk derecesinde meydana gelebilecek değişiklikler tespit edilir edilmez, otomatik olarak bilgi sahibi olunuyor. Kısacası, Türk firmaları, yurtdışında çalışmayı planladıkları yabancı firmalar hakkında bilgi edinerek, risk oranlarını hesaplayabiliyorlar.  
 
Dışbank Genel Müdür Yardımcısı Bülent Nur Özkan, bu hizmeti almak isteyen KOBİ’lerin,  
Dışbank web sitesine girmesinin yeterli olacağına söylüyor. Bunun dışında firmaların hiçbir alt yapı oluşumuna ihtiyaçları yok. Coface, zaten gerekli yönlendirmeleri yaparak, şirketlerin ulaşmak istediği hizmete en kısa yoldan ulaşmalarını sağlıyor. Bu hizmet hiçbir ücret talep edilmeden tüm firmaların hizmetine sunulmuş durumda. Özkan, sadece veri tabanında bulunmayan bir şirket hakkında araştırma emri vermek için ayrı bir ücret talep edildiğini belirtiyor. Bu ücretin alınan hizmetin boyutuna göre değişkenlik içerdiğini söyleyen Özkan, “Veri tabanında zaten 41 milyon şirket kayıtlı. Coface bu kapsamda 83 bin ihracat şirketine hizmet veriyor” diyor.  
 
ANADOLU’DAKİ TESİS KAZANDIRDI  
 
Hazır giyim sektöründe pamuklu dış giysi üreten Libra Tekstil, 15 bin Euro’ya çıkan ihracat hacmiyle sektörde faaliyet gösteren şirketler arasında dikkat çekiyor. Şirketin sahibi ve genel müdürü Mehmet Yantaç’ın kişisel girişimiyle 1988 yılında kurulan şirket, O’Neill, Mexx , S’Oliver gibi dünya markalarıyla çalışıyor. Bu markaların ürünleri ise dünyanın 47 ülkesine gönderiliyor.    
 
Yantaç, 2001 yılında Tokat Erbağ’da açtıkları 13 bin 5 yüz metrekarelik tesisin firma için dönüm noktası olduğunu söylüyor. Günde 15 bin parça mal üreten tesis, kuruluş yeriyle şirkete avantaj sağlıyor. Yantaç,  İstanbul’da işgücünün çok pahalı olduğunu belirterek, özellikle operasyon masraflarının yüksekliğine dikkat çekiyor. Bu alanda girişimde bulunmak isteyenlere ise Anadolu’da tesis açmalarını öneriyor.  
 
Mehmet Yantaç Anadolu’da tesis açma kararını çalışanlarıyla birlikte almış. Hatta bu nedenle tesisin bulunduğu yere çalışanları için yüzme havuzu, tenis kortu gibi sosyal aktivite alanları yaptırmış.  
 
Fabrikanın Anadolu’da olması şirketin maliyetlerini yüzde 15 oranında düşürmesine neden oluyor. Yantaç, bu sayede son dönemdeki kur politikalarının ihracatlarını çok fazla etkilemediğini söylüyor. Sürekli yeni projeler geliştiren şirket, Anadolu’da örme ürünler üretmeyi de planlıyor. Firma geçen yıl 10,3 milyon Euro olan cirosunu da 2004’de 14 milyon Euro’ya çıkartmayı hedefliyor.    
 
BAYİLER ARANIYOR  
 
Talep cephesinden gelen canlanma sinyalleri beyaz ve elektronik eşya üreticilerini harekete geçirdi. Bu yılın sonuna kadar 2 binin üzerinde bayi ile anlaşmayı planlayan firmalar,  girişimciler için karlı fırsatlar sunuyor.  
 
ELECTROLUX-AEG: Şirket bayileri, bölgelere göre değişse de yıllık 100 ila 120 bin Euro ciro elde ediyor. Şirket, bayilerinden başlangıç yatırımı için 100 ila 150 milyar arasında talepte bulunuyor.  
 
SAMSUNG: Türkiye’de 21 yıldır faaliyet gösteren şirket, yıl sonuna kadar 500 yeni bayi ile anlaşmayı planlıyor. Türkiye genelinde bayilik vermeyi planlayan Samsung’un bayilik şartları arasında başlangıç sermayesi yer almıyor.    
 
SIEMENS: Bayi olabilmek için 75 milyar lira başlangıç sermayesi yeterli görülüyor. Bayilerin yıllık 250 milyar tutarında bir ciro tutturması hedefleniyor.  
 
AKAI: Türkiye genelinde bayilik vermeyi planlayan şirketin, bayilerinin yapacakları başlangıç sermayesiyle ilgili herhangi bir şartı yok. Akai, yıl sonuna kadar 300 adet bayilik vermeyi planlıyor.  
 
VESTEL: Şirket, Türkiye’nin her bölgesine bayilik ağını genişletmeyi planlıyor. 100 ila 150 bin dolar arasında başlangıç sermayesi şartı olan firmanın bayileri yıllık olarak 1 ila 1.5 trilyon arasında ciro elde edebiliyor.  
 
PROFİLO: Başlangıç sermayesi olarak 50 milyar liranın yeterli olacağını söyleyen Profilo yetkilileri, bayilerinin yıllık en az 100 milyar lira ciro yapmasını bekliyor.  
 
BOSCH: Şirket, bayisinin bulunmadığı bölgelere bayilik vermeyi planlıyor. Başlangıç sermayesi olarak 60 ila 100 milyar yeterli görülüyor. Bosch bayisinin yıllık ciro hedefi ise 500 ila 800 milyar lira arasında değişiyor.  
 
TEKNOSA: Bayilerinden kendi işini çevirebilecekleri kadar sermaye sahibi olmalarını isteyen şirketin bayilik şartı ise teminat. Teminat miktarı işin faaliyet gösterileceği yere ve büyüme trendine göre değişiyor.  
 
SONY: Başlangıç sermayesi girişimcilerle yapılan görüşme sonunda belirleniyor. Sony, yıl sonuna kadar yaklaşık 75 yeni bayilik vermeyi planlıyor.  
 
MERLONİ: İstanbul, Ankara, İzmir ve Bursa lokasyonlarına bayilik vermeyi planlayan şirket, başlangıç sermayesinin en az 200 bin euro olmasını istiyor. Bayilerin yıllık ciro hedefi ise 200 ile 750 bin dolar arasında değişiyor.  
 
GELENEKSEL SEKTÖRLERİN İŞİ DAHA ZOR  
 
Bundan dokuz yıl önce Anadolu’da 10 kişi ve 600 metrekarelik bir atölyede girişimciliğe başlayan Erdem Çenesiz, bugün 10 milyon dolarlık bir şirketin sahibi. Çenesiz’in bu girişimiyle yarattığı Ece Seramik ismini duyanlar vardır. Ancak, bu markanın, Çorum’daki Çenesizler Şirketine ait olduğunu bilen azdır.  
 
Vitrifiye sektöründe faaliyet gösteren Çenesizler Şirketi, toplam üretiminin yüzde 40’ını 22 ayrı ülkeye ihraç ediyor. Şirketin Yönetim Kurulu Başkanı Erdem Çenesiz, bu yıl sonuna kadar 3 milyon dolarlık ihracat yapmayı hedeflediklerini söylüyor. Çenesiz, aslında kiremit sektöründe faaliyette bulunan küçük bir aile şirketinin ikinci kuşak temsilcisi. Kendisinin deyimiyle, bu geleneksel sektörden farklı bir alana yatırım yapmak istediğini anladığı an, girişimci olmaya karar vermiş. Çorum’da ilk ve tek seramik tesisi de kendisine ait. Zaten Çenesiz, başarısının büyük bölümünü Çorum’da daha önce yatırım yapılmamış bir alana girmek olarak görüyor. Girişimcilerin özellikle geleneksel olmayan sektörlere yatırım yapmalarının önemine değiniyor.  
 
Erdem Çenesiz, kuruluşlarının ilk yıllarında da belirli sıkıntılar çektiklerini söylüyor. Özellikle dışardan gelen profesyonel yönetici bulmakta zorluk çeken şirket, bu sıkıntıyı yöneticilerine sosyal yönden avantajlar sağlayarak aşmış.    
 
Anadolu’da girişimde bulunmanın avantajlarının yanında dezavantajlarının da olduğunu söyleyen Çenesiz, “Burada eş, dost ilişkisi sanayi şehirlerinde olduğundan daha fazladır. Bu nedenle Anadolu’da girişimde bulunacak insanlara önerim, işletme ile arkadaşlık arasındaki sınırı kalın çizgilerle belirlemeleri” şeklinde konuşuyor.  
 
Önümüzdeki yıl ihracatlarını 5 milyon dolara çıkartmayı hedeflediklerini söyleyen Çenesiz, “Asıl büyümemizi 2004 yılında gerçekleştireceğiz. Önümüzdeki yıl ayrıca Ece Seramik dışında, başka bir markayla daha sektörde yer almayı düşünüyoruz” diyor.    
 
RUSYA’YA AÇILMAK İSTEYENLERE  
 
Rusya, 247 milyar dolara ulaşan ulusal geliri, yüzde 8’lik  kalkınma hızı ile Türkiye için önemli bir pazar. Nüfusunun 150 milyona ulaşması ve 105 milyar dolarlık ihracat ve 44 milyar dolarlık ithalat kapasitesiyle bu ülke dış pazarların da ilgisini çekiyor. Buna karşın marjinal tüketim eğilimi yüksek olan Rus toplumu için, Türkiye’nin önemi diğer pazarlara göre daha büyük.  
 
Bu gerçeği saptayan Rusya Federasyonu Ticaret ve Sanayi Odası, Doğan Medya Grubu’yla, Türkiye’nin ürettiği mal ve hizmetleri Rusya’daki ve Rusça konuşan ülkelerdeki ithalatçı iş adamlarına duyurmak adına bir ortak çalışma içine girdi. Bu kapsamda her iki ülke işadamlarının birbirlerini tanımalarına yönelik “İş Ortağınız Türkiye 2004” isimli bir kitap çıkarttı. Rusça hazırlanacak olan kitapta, Türkiye’de yer alan ve ihracat yapan şirketlerin bilgileri yer alacak. Rusya Sanayi ve Ticaret Odası tarafından belirlenen firmalara ücretsiz olarak dağıtılacak kitap, içinde her sektörden Türk firmasının adres ve telefonlarını barındırıyor.  
 
KOSGEB’DEN 60 BİN EURO’LUK DESTEK  
 
KOSGEB, imalat sanayinde faaliyet gösteren işletmelere, ihracata teşvik kapsamında 60 bin euro geri ödemesiz destek veriyor.  İşletmelerin ihracat danışmanlık hizmetleri ise KOSGEB bünyesinde bulunan danışmanlık envanteri içerisindeki firmalar tarafından yürütülecek. Bu envanter içerisinde bulunan Partnec GLOBAL’den de, desteklenmesi uygun bulunan  KOBİ’ler ihracat danışmanlık hizmeti alabilecek. Partnec Global Türkiye’nin Başkanı Özgür Çakır, yaptıkları işin Türkiye'deki KOBİ'lerin hızlı bir şekilde ihracata başlayabilmeleri için ciddi bir çözüm olduğunu söylüyor.  Bugüne kadar çalıştıkları KOBİ'lerin yurt dışı pazarlamalarını üstlenecek bir yapıya ihtiyaç duyduklarını söyleyen Çakır, maliyetler nedeniyle bu tür bir yatırıma giremediklerini belirtiyor.  
 
KOBİ’LER NASIL BAŞVURACAK 1 ile 150 kişi arasında işçi çalıştıran ve imalat sanayisinde faaliyet gösteren işletmelerin, faaliyet gösterdikleri ildeki KOSGEB Müdürlüğü’ne giderek bir dilekçe ile başvuruda bulunması gerekiyor. .KOSGEB Müdürlüğü’nün yapacağı KOBİ Analizi’nden sonra, prosedürler çerçevesinde başvuru işlemi tamamlanıyor.  
 
 

Türkiye ve dünya ekonomisine yön veren gelişmeleri yorulmadan takip edebilmek için her yeni güne haber bültenimiz “Sabah Kahvesi” ile başlamak ister misiniz?


İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR

Yorum Yaz