- Anasayfa
- Yazarlar
- David Bork
- Duygusal bir perspektif
Duygusal bir perspektif
"Büyük bir değişiklik yapmak çok zor bir iştir. Oysa küçük değişiklikler yapmak çok daha üretkendir."
Hayatınız boyunca hiç kendi şirketinizde pozitif bir ortam oluşturmak için neler gerektiğini düşündünüz mü? Artık vizyoner ve yepyeni bir mutluluk, esenlik anlayışı var ve bu dünyanın dört bir yanını büyük bir hızla sarıyor. Şayet siz de benimserseniz, o zaman onun şirket kültürünüz, çalışanlar arasındaki ilişkiler ve sizinle diğer ailelerin arasında da muazzam bir etkisi olabilir.
1996’da Amerikan Psikoloji Derneği’nin (APA) başkanlığına, bu organizasyonun tarihi boyunca gördüğü en yüksek oyla Martin Seligman seçildi. Her bir APA başkanından kendi dönemi için temel bir tema seçmesi istendiğinden Seligman, kendisine pozitif psikolojiyi seçti.
O, bizlerde nelerin dertlenmeye neden olduğuna odaklanmak yerine akıl sağlığının sadece hasta olunmamaktan çok daha fazlası olması gerektiğini düşünüyordu. Bu yüzden Seligman, insanlara nelerin kendilerini iyi ve başarılı hissettirdiğine de odaklanan yeni bir psikoloji çağının öncülüğünü yapmaya çalıştı.
Bu liderliğinin sonucu olarak ortaya optimum insan işleyişiyle ilgili işe yarar çok önemli bir bilimsel araştırma çıktı. O zamana kadar psikoloji başlıca “uyumsuz davranışlara” odaklanıyordu. Bu yeni yön ise odağın “optimum insan işleyişine” kaydırılması anlamına geliyordu. Bundan başka kişisel gelişim kitaplarının çoğunun sadece iddialarda veya vaatlerde bulunan zırvalıklar olduğunu ispatlayan bir yöntem olarak bilimsel araştırmaları ve sonuçların sınanması uygulamasını başlattı.
Anlaşılan psikologlar, bir şeyler hatırlamanın bir yolu olarak kısaltmaları çok seviyor. Seligman da PERMA (Positive emotion, Engagement, Relationships, Meaning, Achievement) kısaltması altında 5 bileşenden oluşan bir iyi yaşam terimi tanımladı:
Pozitif duygular Her akşam yatmadan önce o gün iyi giden 3 şeyi nedenleriyle birlikte kağıda dökerek edinilebilir. Sorumluluk Birisinin her halükarda yerine getirebileceği görevleri yürütmek için tercihen en güçlü yönlerini kullanarak edinilebilir.ilişkiler Kısaca açıklanabilir bir yoldan olmamak kaydıyla edinilebilir. Anlam Kendinden daha büyük bir şeye aidiyet duymak ve ona hizmet etmek. Başarı Kararlılığın IQ’dan çok daha önemli olduğu bilinir.
ŞÜKRAN LİSTESİ
Bu köşenin amacına uygun olması bakımından “pozitif duygular” kavramına değineceğim. Uygulama aşağıdaki gibi yapılıyor: 21 gün boyunca her günün sonunda o güne ait olaylar üzerinde derinlemesine düşünün ve şükran duyduğunuz en az 3 veya daha fazla şeyi kağıda dökün.
Siz bunu yaparken listenizdeki konulardan bazıları, kendi kendilerini tekrarlayacak, diğerleri ise yeni olacaktır. 21 günün sonunda bilimsel olarak ispatlanmıştır ki yaşam ve çevrenizdekiler hakkında çok daha pozitif bir perspektife sahip olacaksınız.
Bir aile şirketindeki sorunlara çözüm bulunurken sık sık radikal değişiklikler yapma çabasına şahit olunur. Büyük bir değişiklik yapmak çok zor bir iştir. Oysa küçük değişiklikler yapmanın çok daha üretken olduğunu keşfettik. Bu yüzden kendi şirketinizde uygulamanız için aşağıdaki prosedürü önermek istiyorum: Belki 6-7 kişiden oluşan küçük bir iş arkadaşları grubu kurmakla işe başlayın ve onları “tertip” diye çağırın.
Paydos vaktinden 30 dakika önce iş yerindeki odanıza gelmelerini isteyin. Onlara bir deney yapmak istediğinizi söyleyin. Her birine küçük bir not defteri verin ve onlara bir şükran listesi tutmakla edinilebilecek pozitif tutum ve davranışlar teorisini test edeceğinizi açıklayın. 21 gün boyunca her gün görevleri, şükran duydukları 3-5 şeyin listesini çıkarmak olacaktır. Onlara bazı konuların tek-rarlanabileceğini ama bazılarının yeni olabileceğini söyleyin.
Bu konular aile, iş veya tuttukları futbol takımı hakkında olabilir. 22’nci günde bir toplantı düzenleyin. Bütün katılımcılardan yanlarında not defterlerini getirmelerini isteyin. Şu soruları sorun:
- Bu alıştırmadan ne gibi deneyimler edindiniz?
- Bu, sizin düşünce tarzınızı etkiledi mi veya nasıl etkiledi?
- Bu prosedürün bizim şirketimize ne gibi faydaları olabilir?
Zaman alıcı bir süreç başlattığınızı sakın aklınızdan çıkarmayın. Burada hedefiniz, şirketinizdeki kültürde ve ilişkilerde ufak bir değişiklik yaparak işe başlamaktır. Bu basit “deneme çalışmasını” yaptıktan sonra eğer pozitif sonuçlar elde etmişseniz derhal bu çabanın kapsamını genişletin ve bir sonraki döngüye daha fazla sayıda çalışanın katılmasını sağlayın. Eğer başarılı oluyorsanız ve veriler de bunu destekliyorsa Seligman’ın pozitif değişime giriş hakkındaki fikirlerini daha fazla dikkate almaya hazırsınız demektir.
1996’da Amerikan Psikoloji Derneği’nin (APA) başkanlığına, bu organizasyonun tarihi boyunca gördüğü en yüksek oyla Martin Seligman seçildi. Her bir APA başkanından kendi dönemi için temel bir tema seçmesi istendiğinden Seligman, kendisine pozitif psikolojiyi seçti.
O, bizlerde nelerin dertlenmeye neden olduğuna odaklanmak yerine akıl sağlığının sadece hasta olunmamaktan çok daha fazlası olması gerektiğini düşünüyordu. Bu yüzden Seligman, insanlara nelerin kendilerini iyi ve başarılı hissettirdiğine de odaklanan yeni bir psikoloji çağının öncülüğünü yapmaya çalıştı.
Bu liderliğinin sonucu olarak ortaya optimum insan işleyişiyle ilgili işe yarar çok önemli bir bilimsel araştırma çıktı. O zamana kadar psikoloji başlıca “uyumsuz davranışlara” odaklanıyordu. Bu yeni yön ise odağın “optimum insan işleyişine” kaydırılması anlamına geliyordu. Bundan başka kişisel gelişim kitaplarının çoğunun sadece iddialarda veya vaatlerde bulunan zırvalıklar olduğunu ispatlayan bir yöntem olarak bilimsel araştırmaları ve sonuçların sınanması uygulamasını başlattı.
Anlaşılan psikologlar, bir şeyler hatırlamanın bir yolu olarak kısaltmaları çok seviyor. Seligman da PERMA (Positive emotion, Engagement, Relationships, Meaning, Achievement) kısaltması altında 5 bileşenden oluşan bir iyi yaşam terimi tanımladı:
Pozitif duygular Her akşam yatmadan önce o gün iyi giden 3 şeyi nedenleriyle birlikte kağıda dökerek edinilebilir. Sorumluluk Birisinin her halükarda yerine getirebileceği görevleri yürütmek için tercihen en güçlü yönlerini kullanarak edinilebilir.ilişkiler Kısaca açıklanabilir bir yoldan olmamak kaydıyla edinilebilir. Anlam Kendinden daha büyük bir şeye aidiyet duymak ve ona hizmet etmek. Başarı Kararlılığın IQ’dan çok daha önemli olduğu bilinir.
ŞÜKRAN LİSTESİ
Bu köşenin amacına uygun olması bakımından “pozitif duygular” kavramına değineceğim. Uygulama aşağıdaki gibi yapılıyor: 21 gün boyunca her günün sonunda o güne ait olaylar üzerinde derinlemesine düşünün ve şükran duyduğunuz en az 3 veya daha fazla şeyi kağıda dökün.
Siz bunu yaparken listenizdeki konulardan bazıları, kendi kendilerini tekrarlayacak, diğerleri ise yeni olacaktır. 21 günün sonunda bilimsel olarak ispatlanmıştır ki yaşam ve çevrenizdekiler hakkında çok daha pozitif bir perspektife sahip olacaksınız.
Bir aile şirketindeki sorunlara çözüm bulunurken sık sık radikal değişiklikler yapma çabasına şahit olunur. Büyük bir değişiklik yapmak çok zor bir iştir. Oysa küçük değişiklikler yapmanın çok daha üretken olduğunu keşfettik. Bu yüzden kendi şirketinizde uygulamanız için aşağıdaki prosedürü önermek istiyorum: Belki 6-7 kişiden oluşan küçük bir iş arkadaşları grubu kurmakla işe başlayın ve onları “tertip” diye çağırın.
Paydos vaktinden 30 dakika önce iş yerindeki odanıza gelmelerini isteyin. Onlara bir deney yapmak istediğinizi söyleyin. Her birine küçük bir not defteri verin ve onlara bir şükran listesi tutmakla edinilebilecek pozitif tutum ve davranışlar teorisini test edeceğinizi açıklayın. 21 gün boyunca her gün görevleri, şükran duydukları 3-5 şeyin listesini çıkarmak olacaktır. Onlara bazı konuların tek-rarlanabileceğini ama bazılarının yeni olabileceğini söyleyin.
Bu konular aile, iş veya tuttukları futbol takımı hakkında olabilir. 22’nci günde bir toplantı düzenleyin. Bütün katılımcılardan yanlarında not defterlerini getirmelerini isteyin. Şu soruları sorun:
- Bu alıştırmadan ne gibi deneyimler edindiniz?
- Bu, sizin düşünce tarzınızı etkiledi mi veya nasıl etkiledi?
- Bu prosedürün bizim şirketimize ne gibi faydaları olabilir?
Zaman alıcı bir süreç başlattığınızı sakın aklınızdan çıkarmayın. Burada hedefiniz, şirketinizdeki kültürde ve ilişkilerde ufak bir değişiklik yaparak işe başlamaktır. Bu basit “deneme çalışmasını” yaptıktan sonra eğer pozitif sonuçlar elde etmişseniz derhal bu çabanın kapsamını genişletin ve bir sonraki döngüye daha fazla sayıda çalışanın katılmasını sağlayın. Eğer başarılı oluyorsanız ve veriler de bunu destekliyorsa Seligman’ın pozitif değişime giriş hakkındaki fikirlerini daha fazla dikkate almaya hazırsınız demektir.
