İyimser beklentiler

1.03.2016 16:51:580
Paylaş Tweet Paylaş
İyimser beklentiler

Portöy barometre

İyimser beklentiler

2015, piyasalarında volatilitenin yüksek olduğu, yatırımcının kayıp yaşadığı bir yıl olarak geride kalıyor. Borsa en çok değer yitiren yatırım araçlarının başında geliyor. Devlet tahvili faizdeki yükseliş nedeniyle enflasyonun altında kaldı. Altın, artık güvenli liman değil. Döviz yatırımcısının ise yüzü güldü. Peki, 2016’ya nasıl gireceğiz? Yılın ilk çeyreği için beklentiler biraz daha olumlu. 14 aracı kuruluş ve portföy yönetim şirketinin genel müdürü anketimizi yanıtladı.

BORSA Gelişmekte olan ülke piyasalarından 8 yıl sonra net çıkış oldu. Borsa İstanbul bundan en çok etkilenen piyasalardan biri oldu. Değerlemeler, gelişmekte olan ülkeler arasında en alt seviyelerde. Bu ortamda yılın ilk çeyreği için ağırlık görüş 75.000-85.000 aralığı. İki katılımcı ise daha iyimser ve 85.000’in üstünü öngörüyor.

DOLAR/TL 2015’te Brezilya ve Güney Afrika’dan sonra en çok değer yitiren gelişmekte olan ülke para birimlerinden biri de TL oldu. 2016 yılına bakıldığında ise genel görüş 2,90-3,00 bandında bir seyrin devam edeceği yönünde. İyimser olan üç katılımcı 2,90 altı seviyeleri ifade ediyor. 2 katılımcı ise 3,00 ve üstünü öngörüyor.

GÖSTERGE FAİZ ABD’nin faiz artırımı hamlesi sonrası TCMB, geçen ay faizde bir değişikliğe gitmedi. Bu da geçen ay faizin yüzde 11 seviyelerine çıkması sonucunu beraberinde getirdi. 2016’nın ilk çeyreğinde ise beklenti, 10,00-11,00 bandında hareket edeceği yönünde.

Takvim

FED BEKLENECEK

3 Ocak: Türkiye, TÜİK, ÜFE verileri

8 Ocak: ABD, tarım dışı istihdam verisi

9 Ocak: Türkiye, TCMB cari açık

14 Ocak: İngiltere, MB faiz kararı

15 Ocak: ABD, kapasite kullanım ve sanayi üretimi verisi

13 Ocak: Türkiye, işsizlik oranı verisi

19 Ocak: Almanya, genel görünüm ve ekonomik görünüm.

21 Ocak: Euro Bölgesi, Avrupa MB faiz kararı

27 Ocak: ABD, FED faiz kararı

 

1 SORU-1 YANIT

“FED, faizi 2016’da 100 baz puan artırır”

 

İnanlar İnşaat Yönetim Kurulu Başları Serdar İnan

FED’in hamleleri nasıl olur ve dolar/TL nasıl bir seyir izler?

Deniz Portföy Genel Müdürü Fatih Arabacıoğlu

“FED, faizleri 2016 sonunda yüzde 1,40 civarına yaklaştırmayı hedefliyor ve veriler kuvvetli beklentilerine uygun gelirse 2016 yılında dört tane çeyrek puanlık artırım yapmaya niyetli. Yani her üç ayda bir, çeyrek puan düzenli artış beklentisi yaratmadı. Enerji ve doğal kaynak fiyatlarındaki sert düşüş devam ederse yılın ilk yarısında daha seyrek bir artırım görebiliriz. Şimdilik hem fiyatlamalar hem de FED kanalından gelen değerlendirmeler, 2016 ve 2017 için 100’er baz puanlık artırımların beklendiğini gösteriyor. Bundan sonra kur için Merkez Bankası’nın hamleleri önemli olacak. Dolarda 2,90 desteği aşağı kırılırsa 2,75-2,90 aralığında istikrar kazanması, reel ekonomiye güven verici bir etki yaratır. Bunun hisse ve tahvil piyasalarında etkisini görebiliriz.

Bu  beklenti karşılanamazsa 2,90 desteği tutunur ve 3,0 seviyesi hem psikolojik hem reel kesim açısından kırılması tehlikeli olabilecek bir kritik direnç olarak görülmeye devam eder.

Euro/dolar paritesi kısa vadede 1,07-1,09 aralığına sıkışık durumda. Ancak uzun vadeli trend aşağı olduğu için 1,07’nin kırılması yeni diplere yol açma riskine sahip. Uzun vadeli desteğimiz 1,02’de. Avrupa’dan ve ECB’den gelecek yeni veriler kritik öneme sahip.”

 

BES FON

DÖVİZ VE ALTIN KAZANDIRDI

Geçen ay piyasalar açısından volatil bir süreç yaşandı. ABD doları güçlü seyrini korurken altında ise son düşüşlerin ardından tepki alımları geldi. Bu durum kamu dış borçlanma fonlarına ve altın fonlarına olumlu yansıdı. En çok kazandıran ilk altı fon kamu dış borçlanma aracı fonları, yüzde 3,52 ile 1,93 arasında getiri sağladı. Altın fonların getirisi ise yüzde 1,88 ile 1,83 arasında değişti. Ayın en çok kazandıran BES fonu ise Ergo Emeklilik ve Hayat Gelir Amaçlı Kamu Dış Borçlanma Araçları Emeklilik Yatırım Fonu oldu.

 

GÖRÜŞ

“Hisse ağırlığı artabilir”

FED’in faiz artırımı sonrasında MB’nin yeni bir hamle yapmaması da piyasalar tarafında dikkatle takip edildi. Beklenmedik Rusya gerilimiyle piyasa tekrar oldukça ucuz seviyelere geriledi. Aynı zamanda kısa vadeli beklentileri de geride bırakmış oldu. Böyle bir ortamda 2016’nın ilk çeyreğini de içine alacak şekilde bir yükseliş olabileceği yorumunu yapan ING Yatırım Genel Müdürü Bülent Altınel, şunları söylüyor:

“Piyasada 2015 son çeyrek beklentileri gerçekleşmiş durumda. Olumsuz gelişmelerden sonra piyasada değerlemeler uygun seviyelerde, pozitif yönde tepki gelebilir Bu yükseliş de bankalar liderliğinde olabilir. BİST’in değerleme olarak fiyat/kazanç oranının 10 seviyesiyle gelişmekte olan ülkelere göre daha ucuz olduğu da dikkate alındığında portföylerde yüzde 40 hisse bulundurulabilir. Yüzde 40 mevduat ve yüzde 20 tahvil-bono şeklinde portföy şekillenebilir.”   

 

Yatırım araçlarında geçen ay

FAİZ/ DÜŞÜŞ SINIRLI OLUR FED’in faiz artışını başlatmasının ardından 2016’da faiz artışlarına devam etmesi bekleniyor. TCMB’nin ise 2016’da faiz artırımına gitmesi beklenmiyor. Aralık ayındaki toplantıda faizlere dokunmayan MB’nin ‘bekle gör’ politikası izleyerek FED ve enflasyondaki gelişmeleri takip edeceği görülüyor. Bu durumda kısa vadede faizlerde düşüş beklentisi sınırlı. Bu ortamda da TL faiz tarafında mevduat ve ÖST fonlar tercih edilebilir.

DÖVİZ/ PORTFÖYDE DÖVİZ OLABİLİR 2016’da FED’in hareketleri takip edilirken MB de enflasyon ve dövizdeki fiyatlamaları takip ederek faizde düzenlemeler yapabilir. Doların değerlenebileceği bir ortamda faizde beklendiği kadar artış yapmasa bile MB’nin faiz indirimine gitmesi de kolay değil. 2016 ilk çeyreğinde marttaki FED toplantısına yaklaşıldıkça dolar/TL’de 3 seviyeleri görülebilir. Hatta buranın üzerine de çıkılabilir. Portföyde bir miktar dolar tutulabilir.

BORSA/POZİSYON ARTIRILABİLİR Kademeli olarak hisse pozisyonu artırılabilir. 2015’te yüzde 22 değer kaybeden BİST Bankacılık Endeksi, yatırımcılara cazip iskonto sunuyor. Bununla birlikte 2016 yılında Avrupa’da görülen toparlanma eşliğinde ihracat ağırlıklı şirketler izlenebilir. Yatırım yapılacak şirketin  bir hikayesi olmalı. Temettü verimi, kapasite kullanım oranlarında artış, yeni yatırımların devreye alınması gibi faktörler göz önüne alınmalı.

ALTIN/ÖNERİ DÜŞÜK ABD ekonomisinde toparlanma eğiliminin devam etmesiyle birlikte FED faiz oranını 25 baz puan artırdı. FED’in faiz politikaları altın üzerinde baskı yaratmaya devam ediyor. Yapılan değerlendirmelerde altın için 1.050 desteğinin kırılması halimde 1.000 dolar/ons sevileri hedef olarak gösteriyor. Yukarıda 1.100 direnç konumunda. Değerlendirmelerde altın çok fazla tavsiye edilmiyor.

Türkiye ve dünya ekonomisine yön veren gelişmeleri yorulmadan takip edebilmek için her yeni güne haber bültenimiz “Sabah Kahvesi” ile başlamak ister misiniz?


YAZARIN DİĞER YAZILARI TÜMÜNÜ GÖRÜNTÜLE

Yorum Yaz