GÜNDEM
SANCILI BÜYÜME SÜRER Mİ?
Türkiye’de sadece yatırım bankacılığı yapma lisansına sahip 13 banka var. Bu bankalar ağırlıklı olarak ticari ve kurumsal müşterilerle çalışarak onların orta-uzun vadeli finansman, yatırım ve büyüme ihtiyaçlarına cevap verebilmek amacıyla şirket tahvili-bonosu çıkarmak veya halka arz gibi bazı menkul kıymet işlemlerine aracılık ediyor. Ayrıca şirket birleşmeleri, satın alma gibi konularda danışmanlık hizmetleri veriyorlar. Ancak dünyada olduğu gibi Türkiye’de de yatırım bankaları son dönemde büyüme sorunu yaşıyor. Peki yatırım bankacılığını nasıl bir gelecek bekliyor. İşte yanıtlar:
REKABETİ AŞAMIYORLAR Bu bankaların toplam bankacılık aktiflerinde payının mart sonu itibarıyla yüzde 5,2 olduğuna dikkat çeken deneyimli bankacılık uzmanı Tunç Akyurt, ana engelin rekabet olduğunu açıklıyor:
“Yatırım bankalarının hizmet verdiği kurumsal-ticari firmaların tamamı büyük mevduat bankalarıyla çalışıyor ve bu mevduat bankaları iştirakleri olan yatırım şirketleri aracılığıyla aynı hizmetleri verebiliyor. Bir firma için günlük nakit akışında ve kurumsal kredilerde yoğun çalıştığı bankalardan benzer yatırım bankacılığı hizmetlerini alabilmesi, yatırım bankalarına kıyasla ciddi bir rekabet avantajı. Mevduat bankaları bazı durumlarda fiyat avantajı da verebiliyor.”
KPMG Türkiye Finansal Hizmetler Lideri Sinem Cantürk , “2016’da dünyadaki politik ve ekonomik belirsizlikler, sıfıra yakın faiz oranları ve yavaşlayan büyüme, yatırım bankacılığını negatif yönlü döngüye sürükledi. Ancak bu sefer farklı olan, sektöre giren yıkıcı teknolojilerin ve inovasyonun mevcut yapıları görülmemiş derecede zorlaması” yorumunu yapıyor.
GELECEĞİ PARLAK MI? Türkiye’nin büyümesiyle bu alanının canlanacağı fikrinde olan Sinem Cantürk, şunları söylüyor:
“2017, temkinliliğin ön planda olacağı bir yıl. Nakit ve maliyetlerin yönetiminin önemi ortaya çıkarken yatırım bankalarını yakından ilgilendiren yeni yatırım fırsatları doğacak. Ekonomik ve politik belirsizliklerin azalması neticesinde, 2017 ve sonrasında yatırımlarda ve yatırım bankası oyuncularında artışlar olacağını öngörüyoruz.”
Tunç Akyurt da yatırım bankacılığının geleceği konusunda olumlu. Akyurt, “Türkiye gibi gelişmekte olan pazarlarda ekonomik büyümenin istikrarlı devam ettirilmesi gerektiği için yatırım bankacılığı hizmetlerine olan talep artarak devam edecek. Yatırım bankalarında büyümenin yakalanmasında en büyük faktör, bu bankaların klasik mevduat bankalarına kıyasla farklı ve daha kaliteli, daha odaklı hizmet anlayışı vermeleri, hizmetlerinde farklılaşma yaratma durumundalar” diye konuşuyor. Akyurt, şu andaki pastanın büyüklüğüne göre yatırım bankası sayısının fazla olduğunu düşünüyor ve kısa vadede burada kapanma ya da konsolidasyon bekliyor.
NİŞ ALAN
YENİ ODAK SAĞLIK
Sigorta sektörü için sağlık, yıldız alanlardan biri haline geldi. 2015 yılında toplam sağlık harcamalarına 104,6 milyar TL verilmesi ve özel hastane sayısının 500’ü geçmesi ile sigorta şirketleri için bu alan giderek daha önemli fırsatlar sunuyor. Sektörün öncülerinden Allianz da bu anlayışla sağlık branşını ayrı bir iş birimi haline getirdi. Bu gelişme üzerine Allianz Türkiye Sağlık Genel Müdür Yardımcısı Pınar Oruç Lembet ile bu alandaki fırsatları ve oyun planlarını konuştuk:
PAZARI GENİŞLETECEĞİZ “Türkiye’de toplam sağlık harcamasının GSMH’ye oranı yüzde 5,2. 2015 verilerine göre Almanya ve Fransa’da bu oran yüzde 11. Bu da Türkiye’de bu alandaki gelişme potansiyelinin yüksek olduğunu gösteriyor. Tabii söz konusu harcamaların temel finansörü kamu. Türkiye’de özel sağlık sigortalarının burada aldığı pay da yüzde 3 gibi oldukça düşük. OECD ülkelerinde ise özel sağlık sigortaları, harcamaların yüzde 19’unu karşılıyor. Türkiye olarak hızla büyüyen ve yaşlanacak bir demografik yapıya sahibiz. Dünyada olduğu gibi diyabet, hipertansiyon, kalp rahatsızlıkları gibi bulaşıcı olmayan hastalık seviyesinde artış olacağını tahmin ediyoruz. Dolayısıyla özel sağlık sigortacılık hizmetlerine olan ihtiyacın ve talebin artmasını, Avrupa ortalamasına doğru yükselmesini bekliyoruz. 2015 yılı itibariyle özel sağlık sigortası penetrasyonu ülkemizde binde 18 iken Avrupa’da yüzde 0,5. Allianz olarak sektörü geliştirmeyi, farklı müşteri kitlelerine ulaşarak pazarı genişletmeyi misyon edindik. Bu amaçla sağlık branşını ayrı bir iş birimi haline getirdik. Sağlık sigortacılığında 2016 yılını yaklaşık yüzde 36 pazar payıyla lider olarak tamamladık.
HER SEGMENTE ÖZEL ÜRÜN 2016 yılı sonu itibariyle sağlık branşında prim üretimimiz yaklaşık 1,5 milyar TL’ydi. Bu yılı da yaklaşık yüzde 10 düzeyinde bir büyümeyle kapatmayı hedefliyoruz. Her segmentin ihtiyacına göre uyarlanabilen Modüler Sağlık, ayrıca Tamamlayısı Sağlık (TSS) ve Karma Grup Sağlık Sigortası gibi ürünlerimizle cevap vermeye devam edeceğiz. Tamamlayıcı sağlık sigortasının devrim yaratacak bir ürün olduğuna inancımız tam. Tamamlayıcı sağlık sigortasını bireysel müşterilerimizin yanı sıra kurumsal müşterilerimize de sunuyoruz. 2015 yılından itibaren pazarda bulunan karma ve bireysel sağlık sigortası ürünlerimizle sağlık sigortası pazarını büyütmeyi hedefliyoruz.
CEO AJANDA
GÜÇLENECEK ALANLAR
2017, finansın her alanı için yılbaşındaki beklentilere göre daha iyi büyümelerle sürüyor. Bu ortamda da finans kurumları, bu yılı fırsat gördükleri, rekabette ilerlemek istedikleri noktalarda daha da güçlenmek için kullanıyor. Biz de farklı finans alanlarından deneyimli yöneticilere şirketlerinde bugünlerde güçlendirmek istedikleri alan ve projeleri sorduk:
HASAR YÖNETİMİNE YATIRIM Özellikle fiyat rekabetinin yoğun yaşandığı sigorta sektöründe maliyetleri en etkin şekilde yönetmenin bir zorunluluk olduğunun altını çizen Unico Sigorta Genel Müdürü Cenk Tabakoğlu, bu anlamda hasar yönetimine özel olarak eğildiklerini belirtiyor ve şunları söylüyor:
“Hasar yönetiminde belki küçük gibi gözüken maliyet avantajları yaratmak dip toplamda baktığımızda ciddi rakamlara ulaşabiliyor. Bu yıl için özellikle oto ürünleri hasar yönetimimizi güçlendirme konusunda çalışıyoruz. Hem insana hem sistemlere yatırım yapıyoruz. Yılbaşında 1 yıldır üzerinde çalıştığımız yeni bir hasar sistemine geçiş yaptık ve altyapımızı sağlamlaştırdık. Yıl içinde yine sistemde yapacağımız ek geliştirmelerle burayı daha da geliştireceğiz. Yine yedek parça tedariki, eksper kullanımı ve oto servis optimizasyonu üzerinde hem müşterilerimize olan hizmetin seviyesini artırma hem maliyet avantajı yaratmada yoğun çalışmalarımız olacak.”
MİKRO KOBİ’LERE ULAŞMA Faktoring sektörünün kârlılıkta lider şirketlerinden Kapital Faktoring de bu yıl verimliliği koruyarak müşteri portföyünü sağlamlaştırmayı planlıyor. Kapital Faktoring Genel Müdürü Yiğit Özkes, bu amaçla çalışmalarını şöyle aktarıyor:
“Bu yıl mikro KOBİ’lere ulaşarak müşteri sayımızı daha da artırmayı hedefliyoruz. Mikro KOBİ’lere ulaşmak için aktif pazarlama yapmanın maliyeti yüksek olabiliyor. Biz de bu maliyeti minimize etmek adına tedarik zinciri platformlarına yönelmeyi düşünüyoruz, birkaç firmayla görüşmelere devam ediyoruz. Tedarik zinciri platformlarını sistemimize entegre ederek, karar alma ve müşteri adayına dönüş hızımızı olduğundan daha da iyi seviyelere çıkartmayı hedefliyoruz. Böylelikle hem bu segmente uygun maliyetlerle ulaşırken hem de mikro KOBİ’ler için rekabetçi fiyat ortamı yaratacağız.”
SOSYAL YARDIM İÇİN ÇÖZÜM Akıllı ödeme ve akıllı şehir teknolojileri alanlarında hizmet veren Birleşik Ödeme’nin CEO’su İlker Sözdinler, bu yıl üzerine eğildikleri alanı şöyle belirtiyor:
“Ülkemizde yerel yönetimlerin yüzde 85’i ihtiyaç sahibi vatandaşlara sosyal yardımda bulunuyor. Bu yardımların yüzde 52’si de nakit sunuluyor. Burada kullanıcı kitlesi finansal hizmetlere uzak, teknoloji ve akıllı telefon penetrasyonu düşük bir kitleydi. En büyük çekinceleri bu sosyal yardım tutarının güvencesiydi. Bu kitleyi de düşünerek bir ödeme platformu hazırladık. Projemizde kullanıcılar, üzerinde alışık oldukları barkod tasarımı kartlarla yerel yönetimler tarafından onaylanmış üye iş yerlerinde barkod bilgilerini okutarak ödemelerini yapabiliyor. Platformumuzdan şu an binlerce kişi, aylık milyon TL seviyesinde harcama yapıyor. Önümüzdeki dönemde bu platformu kullanan yerel yönetim sayısını artırarak belediye ve son kullanıcılarımızın hayatlarını kolaylaştırmak istiyoruz.”
GÖSTERGE
“Bu yılın ilk çeyreğinde en güçlü büyüme oranları gelişmekte olan ülkelerde. Çin ilk üç ayda yüzde 6,9 büyürken Hindistan’da bu oran yüzde 6,1 oldu. Türkiye ve Endonezya’da yüzde 5 büyüme yakaladı.”
CEO TWEET
MEHMET ŞİMŞEK
“Önümüzdeki dönemde Hazine garantili kredilerde imalat sanayi yatırımlarını önceliklendireceğiz.”
ÖZGÜR DEMİRTAŞ
“İlk çeyrek büyüme rakamı reformlar yüzünden yüksek gelmedi. Devlet, Kredi Garanti Fonu ile piyasaya para akıttığı için yüksek geldi. Bir başka deyişle maraton koşusu olan büyüme serüveninin ilk 100 metresi, steroid alarak hormonlu olarak hızlı geçildi.”
NURGÜN EYÜBOĞLU
“Kısa vadede ufak olarak görünen sapmalar uzun vadede hedeflerden çok uzaklaştırır. Rotası bozulan gemiler gibi…”
Türkiye ve dünya ekonomisine yön veren gelişmeleri yorulmadan takip edebilmek için her yeni güne haber bültenimiz “Sabah Kahvesi” ile başlamak ister misiniz?