- Anasayfa
- İŞ DÜNYASI
İŞ DÜNYASI
Lokal markalarla büyüyeceğiz
TURAN ERDOĞAN, 17’si yurtdışında olmak üzere toplam 23 şirketi olan Vestel’in CEO’su. 16 bin çalışanı yönetiyor. Vestel’i Avrupa’da yaptığı başarılı satın almalarla televizyon pazarında 2’nci sıraya yükselten Erdoğan, yeni girdikleri cep telefonu pazarında da beklentilerin üzerinde büyümeye imza attı. “Cep telefonunda yok satıyoruz. Gelecek yıldan itibaren ana işimiz cep telefonu olur” diyen Erdoğan, diğer kategorilerde de pazarda yüzde 30 büyüyüp ilk ya da ikinci sıraya yükselmeyi hedefliyor. Erdoğan, “Lokal markalarla büyüme stratejimiz devam ediyor” diyor.
"İçeride arz fazla, dışarıya döndük"
Atlasjet yeni kurumsal kimliği olan Atlasglobal markasıyla gözünü yurtdışına dikti. Yakın zaman içinde şirketin uçuşlarında yurtdışının ağırlığı yüzde 70 olacak. 2021 yılına kadar tüm dünyada yapacağı havayolu yatırımlarıyla 100 uçağı geçmeyi hedefleyen şirket, öncelikli olarak yakın coğrafyalarda büyümeyi planlıyor. Atlasglobal Yönetim Kurulu Başkanı , Murat Ersoy “Hızla globalleşen dünyada lokal kalmak büyümenizi yavaşlatıyor, hatta sizi geriye götürüyor. O yüzden globalleşmek zorundasınız” diyor.
Beğendik alım sinyalini Capital'e vermişti
Beğendik'in 10 Tesco Kipa mağazasını 40 milyon TL'ye devralmak için anlaşma görüşmelerinin sürdüğü konuşuluyor. Kipa tarafı henüz bir anlaşmaya varılmadığını açıklasa da Hacı Beğendik, Capital'e satın almayla ilgili ilk sinyalleri geçen yıl vermişti.
Eski nesil patronlar ne kadar teknolojik?
Yeni neslin teknolojiyle içli dışlı olması son derece doğal. Peki ya 50’li yaşlara gelmiş, hatta aşmış patronların teknolojiyle arası nasıl? Doğan Holding Onursal Başkanı Aydın Doğan, “Teknolojiyle aram iyi değil” diyor. Hamdi Akın, Nafi Güral, Ahmet Zorlu gibi patronlar ise yeniliklere açıklar ve kendilerine yettiği kadar bu teknolojilerden faydalanıyorlar.
Dijital heyecan
Tüketicinin her geçen gün daha çok mobilize olması, şirketleri “her zaman, her yerde” olmaya zorluyor. Bunu sağlamanın tek yolu ise dijitalleşmek. Zaten bu yüzden, internet ve mobil kanalların toplam satışlardaki oranı ciddi biçimde artmış durumda. Gelecek 5 yılda ise rakamlar çok daha çarpıcı olacak. Dijital kanallardan gelir elde etmeye odaklanan şirketlerin iddialı hedefleri de bunu ispatlıyor. Garanti Bankası, 5 yıl sonra toplam işlemlerin yüzde 95’ini dijital kanallardan yapmayı hedeflerken Teknosa, satışlarının yüzde 25’ini, LC Waikiki global cirosunun yüzde 10’unu, Boyner ise toplam satışının yüzde 15’ini dijitalden sağlamayı planlıyor.
Pay kaybında kritik eşik
2015 rekabetin yoğun, satışların yavaş, kâr marjlarının eridiği ve tahsilat sorunlarıyla anılacak bir yıl olmaya doğru gidiyor. Yılın ilk 6 ayı tüketici talebinin ve güveninin negatif görünümüyle geçti. Bu kritik ortamda pazarın kazananları ise pay kaybetmeden yoluna devam edenler olacak gibi görünüyor. Ancak pazar payını korumak hiç kolay değil… Bazı sektörlerde durum daha da kırılgan… Hatta sigorta, ev tekstili, otomotiv, beyaz eşya gibi sektörlerde yüzde 1 ila 2 arasında pazar payı kaybı şirketlerin tehlike sınırına ulaştığını gösteriyor. 19 farklı sektörde pazar payı kaybında tehlike eşiğini araştırdık. Tehlike eşiği sektörden sektöre değişiyor. Cep telefonu ve televizyonda eşik en fazla 5 puan iken otomotiv ve gıda perakendeciliğinde 1 puan…
"İlk 3 içinde olmak istiyoruz"
Organize perakendenin en önemli oyuncusuydu. Ancak kâr etmiyor, cirosu artmıyor üstelik müşteri kaybediyordu. Sabancı’nın çoğunluğu almasıyla büyük bir dönüşüm başladı. Bu dönüşüme ise MEHMET NANE liderlik yaptı. 2014’te cirosunu yüzde 20 artıran şirket, uzun zaman sonra ilk kez kâra geçti. 2015’e hızlı giren şirket, başta Kiler olmak üzere toplam 500 milyon TL’lik 3 kritik satın alma yaptı. CarrefourSA Genel Müdürü Mehmet Nane, önümüzdeki süreçte de organik büyümenin yanı sıra inorganik büyüyeceklerini de söylüyor ve ekliyor: “Gelecek 5 yılda müşterinin kalbinde ve aklında bir numara olmak istiyoruz. Tüm sektörde ise ilk 3’te olacağız.”
Değer Liderleri
Deride kilo başı ihracat geliri 6,5 dolar. Oysa kürk kategorisinde sektör ortalamasından 44 kat fazla gelir elde ediliyor. Plastik sektöründe kilo başı ihracat geliri ortalama 3,12 dolar. Yapışkan bantlarda bu rakam 10 kat artıyor. Çelikte paslanmaz ürünler, otomotivde binek otomobiller, halıda yün halıların ihracatından daha fazla gelir elde ediliyor. Peki bu kategoriler neden daha fazla kazandırıyor? İşin sırrı, AR-GE ve inovasyonda yatıyor. Bunların üzerine tasarım ve markalaşmayı da ekleyenler başarıyı yakalıyor.
"Çalkantıda yaşamayı öğrendik"
Tüpraş, petrol fiyatlarındaki yaklaşık yüzde 50’lik gerilemeye rağmen döviz fiyatlarının yukarı yönlü hareketi nedeniyle ciroda önemli bir kayıp yaşamadı. 2013 sonunda 41 milyar TL olan ciro, 2014’ün sonunda 39,7 milyar TL’ye geriledi. Tüpraş Genel Müdürü YAVUZ ERKUT, çalkantılı piyasalarda yaşamayı öğrendiklerini belirtiyor. Tüpraş’ın yaşamını sürdürebilmesi için her yıl en az 200 milyon dolar yatırım yaptıklarını söylüyor. Yeni yatırımlar için önce 3 milyar dolarlık dev yatırımı hazmetmeleri gerektiğine dikkat çeken Erkut, “Bir an önce borçlarımızı ödersek yeni yatırımlara girişebiliriz” diye konuşuyor.
Sektörlerin kritik gündemi
Bugünlerde her sektörde farklı bir hareket var. Gıdadan ilaca çok sayıda sektör düşen kârlılıkları yükseltmenin yollarını arıyor. Türkiye ekonomisinin en temel 30 sektöründe ekonominin nabzı nasıl atıyor? İşte yanıtlar...
"Türkiye ihracat üssü olacak"
Philip Morris/Sabancı Türkiye Genel Müdürü Enrique Jimenez, Türkiye’nin yatırım potansiyeli yüksek bir ülke olduğunu belirterek yatırımlarını sürdüreceklerini söyledi.
"En önemli değerim: Ailem ve çalışma arkadaşlarım"
Saim Yüksel, iş hayatına 1984’te dekorasyon sektöründe çırak olarak başlıyor. Kalfalık ve ustalık derken 2001 yılında Paşa Alçı’yı kuran Yüksel’in iş hayatındaki en önemli dönüm noktası ise 2008’de gerçekleşiyor. Paşa Söve ile birlikte kendi imalathanelerini kurduklarını ve yola Paşa Yapı olarak devam ettiklerini belirten Yüksel, “Daha önceleri müşteriye karşı siparişleri yetiştirmekte zorluklar yaşarken Paşa Söve ile bu sorun ortadan kalkmış oldu. İsmimizin değeri kat be kat arttı” diyor. Şirketin başarısında ekiplerinin önemli payının altını çizen Yüksel, kimseyi “eleman” olarak görmediklerini belirtiyor. Başarılarının sırrını bu yaklaşım sayesinde tüm çalışanların şirketi kendi işi gibi sahiplenmesi olarak açıklıyor.
"Bir nevi terzilik yapıyoruz"
Akçay’da 1988 yılında kurulan Can Yapı, günümüzde faaliyetlerine merkezinin yanında Altınoluk, Edremit ve Ayvalık’taki şubeleriyle devam ediyor. Firmanın ortağı Can Ürer, küçük bir dükkanla yola koyulduklarını ve şu anda tüm Türkiye’ye mal satan bir yapıya dönüştüklerini ifade ediyor. Ana faaliyet alanlarının inşaat demiri toptancılığı olduğunu söyleyen Ürer, “İnşaat projesine göre hazır demir üretiyoruz. Bir nevi terzilik bizimkisi, inşaatın ölçülerine göre ona elbise dikiyoruz” diye konuşuyor.
"Önceliğimiz mutlu müşteriler yaratmak"
Altuğ Acar, Silikon Vadisi’nde mobil uygulamalar alanında çalıştıktan sonra Türkiye’ye dönüp Turkcell’de işe başladı. Sonra 2009 yılında eşi Pınar Kart Acar ile Mivento’yu kurdu. Mivento, bugün müşteri ilişkileri alanındaki özgün çözümleriyle fark yaratıyor. Şirketin CEO’su Altuğ Acar, “Yükselen başarı grafiğiyle büyürken müşteri memnuniyeti odaklı, titiz, dürüst çalışma prensiplerimizle mutlu müşteriler yaratmak her zaman birinci önceliğimiz oldu” diyor. Şirket, e-ticaret ve mobil teknolojileri entegre ederek geliştirdiği mobil hediye çeki uygulaması Hediyemo ile Avrupa’da bir ilke imza attı.
Büyümenin önündeki engeller
KOBİ’lerin büyümesine engel olan faktörlerin başında finansmana ulaşamamak geliyor. Finansman dışındaki engeller de daha çok şirketlerin içsel sorunlarından kaynaklanıyor. Kurumsallaşamamak, nitelikli insan kaynağı eksikliği, teknoloji ve inovasyonda yetersizlik, markalaşamama gibi konular büyümenin önündeki diğer önemli sorunlar. Uzmanlara göre, tüm bu sorunların çözümünde ‘eğitim’ kritik rol oynuyor.