PORTFÖY BAROMETRE
Olumlu rüzgar sürüyor
Yılın sonlarında başlayan olumlu hava, ocak ayında da devam etti. Borsa tarihi rekorlar kırarken faizde düşüş ve kurda dengelenme sürdü. 2020 yılının ilk çeyreğine ilişkin geçen sayımızda yaptığımız ankete göre yaptığımız son ankette beklentiler daha da pozitifte. Anketimize katılan 11 katılımcının beklentileri şöyle:
BORSA: Önceki anketimizde en iyimser beklenti 120.00-125.000 seviyesindeyken son anketimizde en düşük beklenti, 120.000-125.000 bandında. Dört katılımcı, yükselişin devamında 130.000 üstü seviyelerin görüleceği tahmininde bulunuyor.
DÖVİZ: Piyasalarda dolar kuruyla ilgili stabil beklenti eğilimi korunuyor. Önceki anketimizde olduğu gibi son anketimizde de beklenti 5,75-6,25 aralığında kaldı. Ancak son anketimizde 6,00-6,25 bandı daha çok öne çıktı.
FAİZ: Ocak ayında 75 baz puan indirimle yüzde 11.25’e çeken MB’nin, şubat ve mart toplantılarında 100 baz puana kadar indirim yapabileceği beklentisi var. Böyle bir ortamda da gösterge faizde en düşük yüzde 9,00-10,00 beklentisi ortaya çıktı. Önceki anketimizde en düşük beklenti yüzde 10,00-11,00 idi.
TAKVİM
Kredi notu yükselir mi?
3 Şubat: Türkiye, TÜİK ÜFE verileri
7 Şubat: ABD, tarım dışı istihdam
10 Şubat: Türkiye, işsizlik oranı
14 Şubat: Türkiye, TCMB, cari açık
19 Şubat: Türkiye, TCMB faiz kararı
21 Şubat: Fitch, Türkiye değerlendirmesi
19 Şubat: Türkiye, özel sektör dış borç (Aralık)
20 Şubat: Türkiye, merkezi yönetim bütçe dengesi (Ocak)
24 Şubat: Türkiye, tüketici güven endeksi
27 Şubat: ABD, 2019 son çeyrek büyüme
28 Şubat: Türkiye, 2019 son çeyrek büyüme
SORU-YANIT
Sarten Ambalaj CEO’su Zeki Sarıbekir
“Döviz kurunda 2020’de ne bekleniyor? Stabilizasyon korunur mu?
Yatırım Finansman Genel Müdürü Ömer Eryılmaz
“Merkez bankalarının tutumu önemli”
“Hükümet yetkililerinin reel kurun değerlenmemesi yönünde açıklamalarını takip ediyoruz. Aynı zamanda reel faizlerin de yavaş yavaş ortadan kalktığını düşündüğümüzde, TL’nin üzerinde sınırlı bir yükseliş baskısı oluşabilir. Diğer bir değişle mart sonu itibariyle dolar/TL’nin 6’nın çok az üzerine çıkabileceğini değerlendiriyoruz. Öte yandan doların küresel seyri de dolar/TL’nin seviyesini belirleme konusunda önemli bir unsur olacak. Global merkez bankalarından daha da güvercin bir evrilmeyle karşılaşırsak, beklentilerimizin tersi şekilde TL’de değerlenme süreciyle karşılaşabiliriz. TC Merkez Bankası’nın ise şubat ve mart PPK toplantılarında toplamda en az 100 baz puan daha indirim yapabileceğini düşünüyoruz. Keza son yapılan üç aylık bono ihracında da ortalama faiz yüzde 9,60 gerçekleşti.”
BES FON
Hisse fonlar öne çıktı
Son dönemde borsa TL bazında rekor seviyelerini gördü. Bu hareketin etkileri BES fon getirilerinde de etkisini gösterdi. 31 Aralık-23 Ocak tarihleri arasında en yüksek getiriyi sağlayan ilk 10 fonun tamamı, hisse fonlarından oluştu. İlk sırada yüzde 10,7 getiriyle Katılım Emeklilik’in katılım hisse fonu var. Onu yüzde 10,69 getiriyle Bereket Emeklilik’in hisse katılım fonu ve yüzde 9,3 getiriyle Fiba Emeklilik’in hisse grup fonu takip etti.
GÖRÜŞ
“Hisse ağırlığı yüksek olmalı”
Ziraat Yatırım model portföyünde yüzde 45 hisse, yüzde 10 TL mevduat, yüzde 10 tahvil bono, yüzde 5 ÖST fon ve yüzde 30 altın önerisinde bulunuyor. Bu öneri portföyünü korumaya devam ettiklerini söyleyen Ziraat Yatırım Genel Müdürü Uğur Boğday, şu değerlendirmelerde bulunuyor:
“Büyüme hikayesi ve sabit getirilerdeki düşük faizler, yatırımcıların hisse senetlerine olan talebini destekleye devam edebilir. Ek olarak, yurt dışı piyasalardaki genişlemeci politikalar ve düşük faiz ortamı, azalan küresel büyüme endişeleriyle birlikte gelişmekte olan ülkelere fon akışını hızlandırıyor. Bu nedenle portföydeki hisse ağırlığı yüksek kalmalı. Ons/altın ve kurda ilk çeyrekte yükseliş eğilimi görülebilir. Bu kapsamda, portföyde altın ağırlığı yüzde 30’a seviyesinde korunabilir. Faizlerdeki düşük seviyeler nedeniyle de portföylerdeki sabit getirili varlıkların ağırlığının düşük kalmasını öneriyoruz.”
PARAYI NE YAPMALI?
FAİZ/ GETİRİ DÜŞÜK TCMB’nin faiz indirimleri sınırlı da olsa devam ediyor. Enflasyonun geldiği nokta da dikkate alındığında sınırlı düşüş devam edebilir. Böyle bir ortamda getirisi iyice düşen, enflasyon dikkate alındığında reel getiri sunmayan TL faize olan ilginin azalma eğilimini koruduğu görülüyor. Bu ortamda TL mevduat, tahvil bono ve ÖST fonlara yüzde 25 civarında bir pay ayrılabilir.
DÖVİZ/RİSKTEN KORUYOR Brexit, ABD-Çin ticaret anlaşmaları, İran-ABD gerilimi gibi faktörler, dış piyasalar tarafında yakından izlendi. Yaşanan gerilimler, dolar/TL’yi 6.00 seviyesine yaklaştırırken TCMB’den olası faiz indirimleri de yakından izleniyor. Bu ortamda kurda 6,00-6,25 bandına doğru hareketlere neden olabilir. Böyle bir ortamda da riskten korunma amaçlı yüzde 15 gibi döviz bulundurulabilir.
BORSA/ İLGİ ARTIYOR Borsadaki toparlanma eğilimi devam ediyor. Borsanın en büyük rakibi TL faizin düşük getiri sunması, dövizde sert dalgalanma beklentilerinin azalması, hisse senedi piyasasına ilgiyi artırıyor. Böyle bir ortamda portföylerde yüzde 35-40 seviyesinde hisse senedi önerilmeye devam ediyor. Bu süreçte özellikle temettü verimi yüksek hisselere olan ilginin artması bekleniyor.
ALTIN/YATIRIMCI SEVİYOR Altın, küresel borsaların rekor kırdığı ve risk alma iştahının en yüksek olduğu dönemde bile 1.550 dolar bandının altında kalıcı fiyatlama yapamadı. Keskin bir kırılma olmadığı sürece altında ons bazında yukarı yönlü hareketler sürebilir. Kur tarafında da bir miktar yukarı yönlü hareket, gram altın fiyatını 300-320 TL bandına taşıyabilir. Böyle bir ortamda mevduattan çıkan nakdin bir bölümü altına yönelebilir. Portföylerde yüzde 20 civarında altın tutulabilir.
Türkiye ve dünya ekonomisine yön veren gelişmeleri yorulmadan takip edebilmek için her yeni güne haber bültenimiz “Sabah Kahvesi” ile başlamak ister misiniz?