Faktoringde şubeleşme dönemi

19.01.2017 14:33:270
Paylaş Tweet Paylaş
Faktoringde şubeleşme dönemi
Bankacılıktan sonra finansın farklı alanlarında da şubeleşmede yeni konseptler öne çıkıyor. Son yıllarda riski tabana yaymak adına ülke çapında şubeleşmeye giden faktoring şirketleri, yeni noktalarda yeni nesil konseptlerle ilerliyor.
SONUÇLARINA BAKACAĞIZ
Garanti Factoring de yeni nesil şube açanlardan. Bu yeni nesil şubelerden ilkini Antalya’da hizmete geçirdiklerini aktaran Garanti Factoring Genel Müdürü Hulki Kara, söz konusu şubeleri uygulama sonuçlarına göre yaygınlaştıracaklarını açıklıyor. Şirket, İstanbul başta olmak üzere KOBİ’lerin yoğun olduğu illerde yeni nesil şubelerle büyümeyi hedefliyor. Kara da bu konuda “Yeni nesil şubelerde ‘tam servis’ faktoring hizmeti vereceğiz. Müşterilerimiz bu yeni konseptli şubelerimizde doğmuş, doğacak vadeli alacaklarının temliki karşılığında tahsilat, garanti ve finansman hizmeti alacak. Bu şubeler kanalıyla özellikle KOBİ segmentindeki işlem hacminde yüzde 20-25 civarında büyümeyi hedefliyoruz “ diyor. MÜŞTERİYE YAKINLIK KRİTER Finans Faktoring Genel Müdürü NERGIS AYVAZ BUMEDIAN ise faktoring şirketlerinin bankalarla kıyaslandığında daha küçük bilançolara sahip olması ve ürünlerini kullanan müşteri kitlesinin daha sınırlı olması nedeniyle sektörde istenilen miktarda şubeleşmeye gidemediklerini aktarıyor. Yine de şirketin 2017 yılında 4’ü İstanbul’da, 4’ü Anadolu’da olmak üzere 8 yeni şube açma hedefi mevcut. Yönetici, “Böylece toplam 20 şubeye ulaşmayı hedefledik. Şubelerimizin özellikle kapsadıkları bölgede KOBİ segmentindeki firmalarla yakın iletişim içinde olmalarına önem veriyoruz. Bu amaçla şubeleşiyoruz. Ayrıca çalıştığımız tüm müşterileri yerinde ziyaret etmek temel prensibimiz, her şubeyle müşterilerimize daha yakınlaşıyoruz. Önümüzdeki dönemde özellikle teknolojik yatırımların ön planda olacağına inanıyorum” şeklinde konuşuyor.

Bankalar yönetici arayışında
Bankacılıkta insan kaynakları kökten bir değişim geçiriyor. Yüzde 90 içeriden terfi sistemiyle çalışmayı tercih eden bankalar, son 2 yıldır danışmanlık şirketleri ve rakiplerinden genel müdür yardımcısı transfer ediyor. Odeabank’ın genel müdür yardımcılığına Denizbank’tan Gökhan Sun’u getirmesi ve Akbank’ta dijital bankacılığın başına Accenture’dan Tolga Ulutaş’ın gelmesi bunun en yakın örnekleri. Bu değişimin nedenlerini ve geleceğini insan kaynakları yöneticileriyle konuştuk: REKABET ZORUNLU KILIYOR
HumanGroup Yönetici Ortağı GAYE ÖZCAN, bu değişimde en önemli nedenin dijitalleşme ve artan rekabet olduğunun altını çiziyor. Özcan, “Artık kurumlar ‘en iyi’nin peşinde. Mevcut ekiplerinde uygun nitelikle yöneticiler olmadığını düşünüyorlarsa çözümü kurum dışında arıyorlar. Teknolojinin bu hızlı gelişimi neticesinde, özellikle dijital yetenek gerektiren pozisyonlar için bankanın içeriden aday çıkarabilmesi gitgide zorlaşıyor” yorumunda bulunuyor. Korn Ferry Bankalar yönetici arayışında trend Faktoringde şubeleşme dönemi  Finans Yöneticisi Neslihan Akan da “Risk konusunun önem kazanması, dijitalde yaşanan yenilikler sonucu banka çalışma modelleri değişiyor. Bir de kârlılık üzerindeki baskılarla organizasyonda daha sade yapılanmalara gidildiğini görüyoruz. Özellikle bireysel bankacılıkta 3-4 fonksiyonun tamamını yapacak yönetici bulunamıyor ve transfer için rakiplerine bakıyor. Ayrıca dijitalde yeni bir vizyon getirebilecek, iş birimlerini aynı hizaya getirebilecek yönetici ihtiyaçları için e-ticaret, yönetim danışmanlığı şirketlerinden transferlere şahit olduk” diyor.
2017’DE DEVAM EDER
Uzmanlar, dışarıdan yönetici bulma trendinin önümüzdeki dönemde belli alanlar için devam edeceği görüşünde hemfikir. Gaye Özcan’a göre dijital bankacılıkta özellikle niş alanların, internet ve mobil trendlerin artan ivmesini devam ettirmesiyle mobil ve internet üzerinden pazarlama ekipleri önem kazanacak. Akan, Türkiye’de hala büyümeye destek verebilecek, süreçlere sadece risk ve uyum açısından değil müşteri gözüyle bakabilecek yönetici profillerinin yeterli sayıda olmadığını düşünüyor.

CEO Ajanda 
Sahadan ne öğrendim?

İş dünyasında her alanda sahanın sesini dinlemek, işleri masa başı yerine müşterilerle karşılıklı konuşarak yapmak kazandırıyor. Finans sektörünün yöneticileri de bu nedenle yoğun iş tempolarında şube ve müşteri ziyaretlerine zaman ayırmaya özen gösteriyor. İşte önemli yöneticilerin sahadaki tecrübelerinden kurumlarına aktardıkları…
VAKTİMİN YARISINI VERİYORUM
Bank Pozitif Yönetim Kurulu Başkanı ve CEO’su HASAN AKÇAKAYALIOĞLU, özellikle kredi tarafında sahada olmanın önemine inanıyor. Yönetici, “Bankacılığın doğası gereği müşterilerimizle birlikte bazı riskleri üstleniyoruz. Kredi işinde paranın geri dönüşü banka kredi müşterisinin işlerinin iyi gitmesine bağlı. Bu açıdan ben sahadaki çalışmaya çok önem veririm. Müşterileri tanımak, işlerini öğrenmek, düzenli ziyaretlerle bunları fiilen görmek önemli. Bu açıdan vakit yönüyle en az yüzde 50 sahada olduğumu söyleyebilirim. Ayrıca saha tanımına, yapılan işin operasyonel yapısını da katarsak bu oran çok daha fazla artar. Zira kendime ait bir ofisim yok. Banka organizasyonu içinde açık alanda oturmaya karar verdim. Böylece günlük işleyişte her kademede çalışan eğer bir desteğe ihtiyacı varsa bana kolaylıkla ulaşabilir” şeklinde konuşuyor. MASABAŞINDA HATA OLUR
“Geçmişte bankacılık deneyimimde şubelerden sorumlu bir pozisyondaydım. O yüzden sahada olmayı seviyorum” diyen Vakıf Katılım Bankası Genel Müdürü İKRAM GÖKTAŞ, yeni şube açılışları için son 1 aydır sürekli çeşitli illerde iş dünyasıyla buluştuğunu aktarıyor. Göktaş, “Sahanın sesini dinlemek çok önemli. Çünkü şube açılışlarında özellikle Anadolu’da bölgedeki şirketlerle görüşüyoruz. Örneğin son dönemde şirketler, eksperlerin Güneydoğu’daki gayrimenkulleri olduğundan çok daha düşük değerlediklerinden şikayetçi, kredi kullanımı için kat kat fazla ipotek verdiklerini söylüyor. Ayrıca şirketlerin kamu bankalarından zor zamanlarda daha büyük beklentileri oluyor. Normalde kredi çalışmalarını kağıt üzerinde yapıyoruz ama müşteriyi yerinde ziyaret etmek, büyüklükleri görmek çok önemli. Sahanın sesini dinlemez, kağıt üzerinde kalırsanız bu durum sıkıntılara neden oluyor” diyor.
YÖREYİ BİLMEDEN OLMAZ
Strateji Faktoring Yönetim Kurulu Başkanı ZAFER ATAMAN, iş hayatına şubede başladığı için saha çalışmasının önemini net olarak bildiğini söylüyor ve ekliyor: “Bir yöneticimin dediği gibi ‘yöre-töre’yi bilmeden yapılan her türlü işlemin riske ve başarısızlığa neden olacağına inanıyorum. 90’lı yıllarda Türkiye’nin birçok ilinde şubeler açıyorduk. Sürekli olarak bu bölgelere yaptığımız seyahatlerde ziyaretler, paneller ve STK’larla toplantılardan aldığımız bilgi ve tecrübeleri genel organizasyonda kullandık. Bugün de devam ediyoruz. Bölgelerimizi açarken algı araştırması yapıp ilgili yerleri ziyaret ederek oradaki ticaretin oluşumuna göre ürünümüzü, pazarlama ağımızı şekillendirmeye çalışıyoruz.”

GÖSTERGE
IMF’ye göre küresel borç 152 trilyon dolarla rekor düzeyde. Bu rakam tüm dünya GSMH’sinin 2,2 katına denk geliyor. Borç stokunun 2/3’ü özel sektöre ait.

CEO TWEET
NURGÜN EYÜBOĞLU “Rol modelin iyisi kötüsü yoktur. İkisi de öğretir. Önemli olan öğrendiklerinizi size verilen role uygun kullanmayı becermeniz.”
MEHMET ŞİMŞEK “TÜFE sepetindeki ağırlıklar hane halkı anketleriyle belirlenir. Bir müdahale söz konusu değildir, asla.” olmayacaktır.”
ALİ İHSAN GÖKER “GSMH’nin 3’te 2’si tüketici harcamalarından. Tüketici de neye para harcıyor bilin bakalım? İthal mala.”

Türkiye ve dünya ekonomisine yön veren gelişmeleri yorulmadan takip edebilmek için her yeni güne haber bültenimiz “Sabah Kahvesi” ile başlamak ister misiniz?


YAZARIN DİĞER YAZILARI TÜMÜNÜ GÖRÜNTÜLE

Yorum Yaz