Demir-çelik sektörünün öncülerinden Erdemir, sürdürülebilirlik konusunda izlediği politikalarla ve yaptığı çalışmalarla dünya çapındaödüller almaya hak kazanıyor. Çelik sektöründe Türkiye’nin ilk AR-GE merkezini kurarak öne çıkan şirket, çevre faaliyetlerini bundan sonra “sürdürülebilirlik direktörlüğü” bünyesinde devam ettirecek. Bu göreve atanan Aygül Özsu’nun en önemli hedefi, 2015 sonunda ‘yaşam döngü analizi’ çalışmasını tamamlamak ve sürdürülebilirlik raporu hazırlamak. Bu çalışmayla çelik üretiminin çevreye olan etkisinin bir fotoğrafını çıkaracaklarını belirten Özsu, çıkan verilerin şirketin sürdürülebilirlik politikasında pusula görevi üstleneceğini söylüyor.
Aslında şu anda harekete geçmeyerek sera gazı krizinin gelecekteki maliyetlerinin katlanmasına izin veriyoruz. Üstelik gelecekte ortaya çıkacak sonuçların geriye dönüşü de olmayacak. İklim değişikliğinden kaynaklanan meydan okumalara çözüm bulmak için hem riskler acilen değerlendirilmeli hem ekonomik ve çevresel sonuçlar geri dönülemez bir hal almadan önce eyleme geçilmeli.
Bugün 150 yaşında olan BASF, mevcut sürdürülebilirlik çalışmalarına yenilerini eklemek için adeta fırsat kolluyor. Bu hedef doğrultusunda dev şirket, “akıllı enerji”, “gıda” ve “şehir yaşamı” olmak üzere 3 global zorluk alanında çözümler üretmeye odaklanmış durumda. Şirket “Her şey sürdürülebilir bir dünya için” mottosuyla bu 3 temel alanda yaratıcı çözümler bulmak için çalışıyor.
Bosch, dünyanın AR-GE’ye en fazla kaynak ayıran şirketlerinden. Geçen yıl şirketin araştırma ve geliştirme harcamaları yaklaşık yüzde 9 artarak 5 milyar Euro'ya ulaştı. Böylece cirosunun yüzde 10,1’ini ARGE’ye ayırmış oldu. Bosch Yönetim Kurulu Başkanı Volkmar Denner, AR-GE harcamalarının neredeyse yarısını çevre dostu teknolojilere ayırdıklarını belirtiyor. Denner, “Geleceğin teknolojisi elektrikli araçlar için her yıl ortalama 400 milyon Euro harcıyoruz. 2007’de kendimize 2020 yılına kadar karbondioksit emisyon seviyesini yüzde 20 azaltma hedefi belirlemiştik. Geçtiğimiz yıl bu hedefimizi neredeyse gerçekleştirdik ve bu oran yüzde 19,9 oldu” diyor.
Daha az nakliye çevreye daha az zarar vermek demek. Bu nedenle milyonlarca tüketiciye ulaşmak için çok sayıda tedarikçiyle çalışan ve kilometrelerce yol yapmak durumunda kalan markalar, artık bu konuda daha hassas. Dağıtım ve nakliye optimizasyonu yaparak hem karbon salımlarını azaltıyor hem operasyonel maliyetlerini ciddi ölçüde aşağı çekiyorlar. Örneğin hızlı tüketim devi P&G uygulamaya aldığı çok sayıda projeyle dağıtımda önemli bir iyileştirme sağlamış durumda. P&G Türkiye/Kafkasya Lojistik Operasyonları Direktörü Burak Akkiriş, “2020 yılına dek karayolu nakliyesini yüzde 20 oranında azaltmaya çalışıyoruz” diyor. Yıldız Holding’in hedefi ise 2024’te dağıtım faaliyetlerinin neden olduğu karbon salımını yüzde 20 daha azaltmak…
Enerji sistemleri bugün çok sayıda ülkede önemli değişikliklere uğruyor. Artık ajandamızın üst sıraları, dağıtık enerji üretimi, akıllı enerji şebekeleri, konvansiyonel olmayan kaynaklar ve elbette yenilenebilir enerjilerle dolu. Ancak yenilenebilirlerde görülen patlamaya rağmen fosil yakıtlar, kritik bir rol oynamaya devam edecek.
Bakım ve onarımlarını kendileri yapan petrol sahaları; ev teknelerden çalışan üretim mühendisleri ve dijital asistanlar… Acaba petrol ve doğalgaz endüstrisinin geleceği 2050 yılında böyle mi olacak?
Norveç Trondheim’daki eşi benzeri olmayan bir laboratuvarda Siemens araştırmacıları, enerji santrali bileşenlerinin aşırı su basıncına maruz kalması durumunda nasıl tepki vereceğini inceliyor. 2020 yılına gelindiğinde bunun gibi bir sistem 3 bin metre derinlikteki büyük petrol ve doğalgaz üretim sahalarından enerji tedariki yapmaya başlayacak.
Akbank, bu yıl 11’incisi düzenlenen Akbank Kısa Film Festivali’nin tanıtımı için Instagram film projesini hayata geçirdi. #kısayoldan adı verilen projenin Türkiye’de ilk olduğunu söyleyen Akbank Kurumsal İletişim Bölüm Başkanı Murat Göllü, “Her bir Instagram kullanıcısının kendi seçimleriyle farklı farklı hikayelerin içine düşeceği bir macera yarattık. Böylece Türkiye’nin ilk interaktif Instagram filmini hayata geçirdik” diyor.
Silikon Vadisi’nin harika çocuklarından ve online itibar yönetimi şirketi Reputation.com’un CEO’su Michael Fertik, son kitabı “İtibar Ekonomisi”nde (The Reputation Economy) yakın gelecekte itibarın para veya güçten çok daha önemli olacağına dikkat çekiyor. Fertik, herkesin dijital ayak izi olduğunu, bunun da online itibarı yarattığını söylüyor. Şirketlere “Markanız Apple kadar büyük ve ürünleriniz Apple kadar iyi değilse dijital ayak izlerinizi mutlaka yönetin” diyen Fertik, liderlere de “Sosyal medyada kendinize özgü bir tarzınız olması önemli” tavsiyesinde bulunuyor.
Tüketiciler sosyal medyanın tüm kanallarını etkin kullanmaya başladıkça şirketler de gözlerini bu mecraya dikti. Sosyal medyadaki yorumlar, eleştiriler ve “mention”lardan yola çıkarak ürünleri ve hizmetleri hakkında geleneksel yöntemlerle elde edemeyecekleri kadar samimi bilgiler elde ettiler. Yani kısaca yeni ve hızlı bir öğrenme sürecine girdiler… Peki şirketler bu öğrenme sürecini nasıl somut faydaya dönüştürüyor? İşte Turkcell’den Yemeksepeti’ne, THY’den Pepsico’ya dev şirketlerin sosyal medyadaki geri dönüşlerle imtihanı…
Kaygılarınızı bırakın Gülfem Çakmakçı Lenovo Türkiye Genel Müdürü
AtlasGlobal, özel havayolu sektöründeki önemli oyunculardan biri. Geçen yıl yeni hatlarla büyüyen şirket, gençler için de gelecek vadediyor. AtlasGlobal İnsan Kaynakları Başkanı Fulya Suzhun, sektörde en çok kabin memurlarına ve pilotlara ihtiyaç olduğunu söylüyor. Özellikle pilotlarda sektördeki açığın sürdüğüne dikkat çekiyor. Suzhun, Atlantik Uçuş Akademisi’nde yılda 120 kabin memuru, 80 pilot mezun ederek sektöre önemli bir katkıları olduğunu söylüyor.
Üniversite yıllarında okul içinde de eşsiz deneyimler elde etmek mümkün…Gençler, üniversite içinde kurulan öğrenci kulüplerindeki faaliyetleriyle iş hayatının çalışma sistemini tecrübe edebiliyor. Düzenledikleri etkinlik ve organizasyonlarda ise iş dünyasının önde gelen isimleriyle tanışıp networklerini genişletiyor. Bu bağlantılarla öğrencilere staj ve iş kapıları açılıyor. Türkiye’nin önde gelen üniversitelerinin işletme ve ekonomi alanlarında faaliyet gösteren öğrenci kulüpleri, projelerini, hedeflerini ve düzenledikleri konferans, eğitim, festival gibi önemli etkinlikleri Genç Capital’e anlattı.